Yazarlar

Vedat Bilgin

Vedat Bilgin

vedat.bilgin@aksam.com.tr

Neden Kemalizm yeniden tartışılıyor?

Vedat Bilgin tüm yazıları

Tam da Ortadoğu’da kaynayan kazanlar patlamak üzereyken; Irak’ta İran’ın iki numarası diye nitelenen General Süleymani’ye ABD tarafından bir suikast düzenlenmişken; Türkiye Akdeniz’de olup bitene razı olmayacağını gösterip, doğrudan ‘mavi hukukunu’ savunmak üzere hamle yaparken yeniden geriye dönüp Kemalizm’i tartışmak ne anlama gelmektedir? 

Burada birçok problem bulunmaktadır; birincisi Ortadoğu denilince her ne kadar resmi ideolojik söylemde bu ‘bataklık’ olarak görülse de, burası bizim dışımızda olan bir yer değildir. Daha doğru bir ifadeyle Türkiye buranın içinde, hem de tam kalbindedir. Bunu görmemek ‘biz bu dünyadan çoktan koptuk, Batı dünyasında yerimizi çoktan aldık, artık Avrupalıyız’ gibi bir kimlik inşa etmeye girişilse de Batılıların sizin kim olduğunuz konusunda kafaları karışık değildir. 

BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİ 

Hatta daha ileri giderek şunu söylemek isterim ki Türk toplumu tarihsel hafızasını kaybetmekle kalmayıp, din değiştirerek Batılıların inandıklarına inandığını açıklasa da durum fazla değişmeyecektir. Ortadoğu ülkelerindeki bazı Araplara, bırakınız sıradan insanları Edvard Said gibi aydınlara bile nasıl baktıklarını unutmamak gerekir. Batı’nın iki yüz yıllık Batılılaşma çabalarından, soğuk savaş boyunca ileri karakol olarak NATO bünyesinde aldığı risklere rağmen Türkiye’ye nasıl baktığını, görmek gerekir. 

İkincisi; Batı sisteminin, Akdeniz, Ortadoğu stratejisi, öncelikle Türkiye’nin bölgesel bir güç merkezi haline gelmesini, çekim merkezi oluşturmasının önüne geçmesiyle ilgilidir.  Bu strateji, Türkiye’nin bir trilyon doların üzerine çıkan bir ekonomik büyüklük olmasının önünü kapatmak, bölgesel ilişkiler ağını genişletme teşebbüsünü kırmak, kısaca gelişmesinin yolunu kesmek planlanmıştır. Aksi takdirde, neden FETÖ gibi bir devşirme örgüt harekete geçirilmiş, neden PKK/PYD terör yapılanması silahlandırılmış, neden AB’ye üye yapılmamış, neden ekonomik saldırılar yapılmıştır? 

HANGİ ATATÜRK? 

Tam da bu aşamada Kemalizm tartışmak iki anlama gelebilir. Birincisi, Gazi Paşa bu ülkenin bağımsızlık mücadelesinin kahramanı olmasıyla ilgilidir. Türkiye’nin bahsedilen bu mücadele sürecinde birliğe ihtiyacı vardır ve herkes için kahramanların, milli sembollerin birleştirici bir manevi bir misyonu bulunmaktadır. Bugün bu coğrafya da emperyalist kuşatmayı yarma mücadelesinde Atatürk’ün hatırasının vazgeçilmez anlamı vardır, dolayısıyla ondan bahsedilmesi gayet anlamlıdır. 

Diğeri ise farklıdır; daha çok Mustafa Kemal Paşa’nın vefatından sonra Tek Parti Yönetimi’nin kurduğu baskıcı otoriter rejimin, Atatürk’ün manevi kişiliğinden istifade etmek üzere icat etmeye çalıştığı ‘Batıcı bir lider’, kendi halkına yabancılaşmış bürokratik iktidar zümresinin, idolü olarak takdim ettikleri bir Atatürk ve onun isminden mülhem bir ideoloji olarak, Kemalizm anlayışıyla ilgilidir. Bu anlayış açıktır ki Türkiye’nin bütün askeri cuntalarının, darbecilerinin de savunduğu, Batıcı/işbirlikçi anlayıştır. Bugünkü Türkiye tıpkı Milli Mücadele’de olduğu gibi Gazi Paşa’nın bağımsızlıkçı yolundadır. 

Vedat Bilgin Diğer Yazıları