Yazarlar

Serkan Fıçıcı tüm yazıları

İngilizce öğrenmeye çalışan herkesin bildiği şarkıdır.

“Henüz küçük bir kızken / Anneme sordum ne olacağım diye...

Güzel olacak mıyım / Zengin olacak mıyım?

İşte bana söylediği: Ne olacaksa olacak / Her şey olacağına varır.”

Taciz-tecavüz skandallarıyla sarsılan CHP’de nihayet biri konuştu. İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil “CHP’nin içinde taciz, tecavüz vakaları oldu mu, oldu. Tabii ki olacak. Toplumsal cinsiyet eşitliğine sahip olmayan bir ülkede ve 18 yıldır sizin iktidarınızda yaşıyoruz” dedi.

Bu sözlerden şunu anlıyoruz: CHP’liler taciz ve tecavüzlerden habersiz değilmiş. Bilerek susmuşlar, tasarlayarak “3 Canan”ı oynamışlar. Açıklamadaki “tabii ki olacak” kısmı aslında tartışmayı bitiriyor. Artık bunun üzerine söz söylenmez. Fark ettiğiniz üzere, kendisi de bir şeyler söylemeye çalışmış ve saçmalamış. İşin buraya geleceği baştan belliydi ama CHP “örtebileceğini” düşündü.

Maltepe’nin ardından peş peşe tecavüz skandalları patlamaya başlayınca çevrilen fırıldakları hatırlayalım.

İmamoğlu’na suikast girişimi yalanı...

İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve eşi Fatmanur Altun’un 5 maaş aldıkları iftirası...

Kılıçdaroğlu’nun “telefonlarım dinleniyor” yaygarası...

Artık kabak tadı veren içi boş “Tank-Palet” saçmalaması...

Türkiye-Çin ihracat treni üzerinden “Çin Treni Nerede” çuvallaması...

“Şehit babasına vergi borcu yüzünden hapis” safsatası...

CHP-HDP ortak yapımı “Gercüş’te ne oluyor” tantanası...

“AK Partililere el altından aşı yapılıyor” zırvası...

Hakkını teslim edelim. CHP, her gün yeni bir halkanın eklendiği taciz-tecavüz skandalları zincirini gündemden düşürebilmek için olağanüstü çaba sarf etti. Ama olmadı. Sera Kadıgil “olacak tabii” diyerek CHP’nin çaresizliğini seslendirdi aslında. Bunun bir adım sonrası “ne olmuş yani”dir. Peşinden “oh iyi olmuş” gelir.

CHP içine düştüğü acınası durumu fark ederek yalan, hakaret ve iftiralar üzerinden gündem saptırma çabasından vazgeçip acilen şarkıya dönmeli.

Ne olacaksa olacak.

Her şey olacağına varır.

QUE SERA SERA... 

Serkan Fıçıcı Diğer Yazıları