Yazarlar

Seçim bitti. 

Yargı süreci başladı. 

Devam eden yargı süreci için herkesin üzerine düşen nedir? 

Saygı... 

Ekrem İmamoğlu mazbatasını almadan kendisini başkan ilan etti. 

Sadece kendisini “komik” duruma düşürmekle mi kaldı? 

Hayır. 

Aynı zamanda şu an sürecin patronu konumunda olan YSK’ya da “saygısızlık” etmiş oldu. 

YSK’daki hakimlerin kanaatlerini etkilemek için “gösteri” yapmanın gereği yok. 

Hakimler tribünlere  değil maddi kanıtlara göre karar veriyorlar çünkü. 

***

Tutanaklarda şaibe... 

Geçersiz oylarda şaibe... 

Rakamların YSK sistemine kaydedilmesinde şaibe... 

Bir de buna Büyükçekmece’de “20 bin sahte seçmen” eklendi. 

Süreç tamamlandığında üç beş bin oy sonucu belirleyecek. 

Ve sadece bir ilçede 20 bin sahte seçmenden söz ediyoruz. 

Seçmenin tertemiz iradesini sayım-döküm sahtekarlıkları ile kirletenler rahat yüzü görebilecekler mi? 

Asla... 

Kimsenin yaptığı yanına kar kalmaz. 

***

Seçmen vicdanı rahatsız. 

Peki nasıl rahatlar? 

Yol belli. 

Ya yeniden sayım... 

Ya yeniden seçim... 

Başka türlü içimizdeki zalim şüphe kalkmaz. Karanlıklar aydınlığa çıkmaz. 

hhh

Günler oldu. 

Kafamızı sandığa gömdük. 

Etrafımızı göremez olduk. 

Oysa gerilmenin, daralmanın alemi yok çünkü  biz ne dersek diyelim son sözü YSK söyleyecek. 

Hepimize de Bayburtlu Yusuf gibi “eyvallah” demek düşecek. 

Sonuç her ne olursa olsun ortada bir gerçek var. 

Türkiye’de iktidar değişmedi, hükümet görev başında ve Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan sağlam iradesi ile milletin en büyük güvencesi olmayı sürdürüyor. 

“Esas mesele” budur. 

Yerel seçim sonuçları üzerinden Türkiye’yi kaosa sürüklemeyi hedefleyenler amaçlarına ulaşamadı, ulaşamaz da. 

Milletin güveni de, kararlılığı da tam. 

Türkiye 2023 hedeflerine ne pahasına olursa olsun yürüyecek. 

Hatta bununla da kalmayacak daha da bilenmiş vaziyette son sürat koşacak. 

Şüphesi olanlar kuru kalabalık yapmasın. 

Serkan Fıçıcı Diğer Yazıları