Yazarlar

Mustafa Kartoğlu

Mustafa Kartoğlu

mustafa.kartoğlu@aksam.com.tr

Müsterih olun, Türkler Atatürk gibi davranır

Avustralya Başbakanı Scott Morrison’ın “Erdoğan’ın sözleri Anzakların anısına hakarettir;  Atatürk’ün verdiği sözün ihlalidir. Türkiye’yle ilişkilere dair tüm seçenekler masadadır” açıklamasına ve Anzak torunlarının geleneksel Gelibolu ziyaretini de ‘yeniden değerlendireceği’ ifadesine çok şaşırdım. 

Zira; 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Şayet aynı niyetle gelecekseniz sizi de dedeleriniz gibi uğurlayacağımızdan şüpheniz olmasın” ifadesiyle, Anzakların torunlarına değil, Yeni Zelanda’da katliam yapan teröristin ‘ruh ikizlerine’ hitap ettiği gayet açıktı. 

Neyse ki Ankara-Canberra arasındaki diplomasi Morrison’ı aydınlattı; “Meseleyle ilgili ilerleme sağlandı” dedi. 

Başbakan’ın ‘bağlamı’ kaçırmasına ve bu kadar ‘kolay’ ve ‘hızla’ bu kadar ileri gitmesine şaşırdım...

***

Çünkü; 

İki yıl önce 24 Nisan’da Anzak (ANZAC-Avustralya Yeni Zelanda Orduları Birliği) anmaları nedeniyle Avustralya’daydım. 

‘Gelibolu 1915’i konuşmak üzere davet edilmiştim; ardından Melbourne’da Anzak Anıtı önündeki sabah ayinine katıldım, yürüyüşü izledim. 

Etkileyiciydi. 

Yürüyüş, koloniyal tren garı ile Anzak Anıtı arasındaki 1,5 kilometrelik yolda yapılıyor ve Anzak ordusuna asker veren yerleşimci milletler katılıyor. Her grup, geldikleri ülkelerin kıyafetleri, bandoları ve bayrakları eşliğinde yürüyor. 

İngiltere, İskoçya, İrlanda, İtalya, Yunanistan.... 

Yürüyüşte tek bir ‘düşman’ grubu var: Türkiye. 

Çünkü, Atatürk’ün Anzak askerlerinin annelerine yönelik “Gözyaşlarınızı dindiriniz. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra artık bizim çocuklarımız olmuşlardır” sözü üzerine Türkiye artık ‘dost’ kabul ediliyor. 

O yüzden, Anzak Anıtı’nın yanındaki parkta bir ‘Türk Dostluk Anıtı’ da bulunuyor. Anıt, Viktorya Muharipler Derneği Başkanı Ramazan Altıntaş öncülüğünde Türk toplumu tarafından yaptırıldı. 

Melbourne’da Avustralyalı yetkililer ve Türk toplumunun önde gelen isimleriyle geçirdiğim birkaç gün bile beni ‘evimde’ hissettirdi.

***

Sayın Başbakan; 

Atalarınız, Gelibolu’da Türk askerinin işgalci düşmanına karşı bile ‘savaş ahlakını’ terk etmeyen kahramanlığını gördüler; 

Bunu, savaş sırasındaki mektuplarında ve savaş sonrası anılarında yazdılar; 

Evlerine döndüklerinde Türklere yenilmeyi değil, kendilerini 15 bin kilometre uzaktaki bir işgale götürenleri sorguladılar; 

Bu sayede size bir ‘bağımsızlık’ ve ‘milli kimlik’ bıraktılar. 

Atatürk, ülkesini işgal için getirilenlere karşı savaştı; 

Savaşın sonunda sadece ülkelerine ‘dost’ olarak dönenleri değil, geride bıraktıklarını da ‘dost’ saydı...

***

Müsterih olun; 

Türkler, bugüne kadar Atatürk gibi davrandılar, gelecekte de Atatürk gibi davranacaklar. 

Melbourne’da kendini evinde hisseden bir Türk olarak Erdoğan’ın dediğinden bundan başka bir şey anlamadım. 

Atalarınızın ‘savaşırken’ bile ‘konuşmayı’ ve ‘anlamayı’ başardığı Türklerin ‘ne dediğini’ anlamaktan bu kadar hızlı uzaklaşmayın.

***

Sayın Başbakan; 

Geçen yıl Gelibolu’yu ziyaret ettim. 

Atalarıma şükranlarımı ve dualarımı sunarken yanımda, savaşı babasından dinlemiş yaşlı Anzak çocukları vardı. Birlikte dua ettik. 

Bana mihmandarlık yapan Çanakkale Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir adına söz verebilirim; 

Bir ay sonra, 24 Nisan’da sizi de ağırlamaktan ve atalarınızın ‘düşman’ olarak getirildikleri topraklarda Türkleri nasıl tanıdığını ve nasıl ‘dost’ olarak döndüğünü anlatmaktan memnuniyet duyacaktır. 

Mustafa Kartoğlu Diğer Yazıları