Yazarlar

Markar Esayan

Markar Esayan

markar.esayan@aksam.com.tr

Demokrasiye Rus ruleti oynatmak…

Markar Esayan tüm yazıları

Şüphesiz Amerikan tarihinin ırkçı geçmişinden tek başına Başkan Trump sorumlu tutulamaz. Çoğu “hal edilme” çatışmalarıyla geçen dört küsur yıllık başkanlığı ile belki bu konudaki en günahsız yöneticilerden biri olmalıdır. Ammavelakin protestolar Trump’a dönük darbeye dönüştü bile… Bu dönüşümde eski Başkan Obama’nın ciddi bir katkısı oldu.

***

Döneminde ırkçılığın dramatik şekilde arttığı, “Charleston katliamı” gibi siyahi cinayetlerin işlendiği Obama, sokağa çıkan göstericileri destekliyor, “Amerika’nın protestolarla kurulduğunu unutmayın. Buna Amerikan Devrimi deniyor” diyerek protesto ve protestocuları gaza getiriyordu. Halbuki kendi döneminde 18 yaşındaki Michael Brown’nun cinayetinde protestolar başladığında “Yağma yapmak ve polise saldırmak ancak kaos getirir ve adaletin altını oyar” demişti.

***

Demek ki kitlesel halk hareketleri manipüle edilmeye müsaitmiş. Gençlerin kabına sığmayan enerjilerini, dünyayı değiştirmeye dönük saygın arzularını belki de onların hiç istemeyeceği amaçlara kanalize etmek mümkün. Kaldı ki, gençlerin dışında da her ülkede durumundan memnun olmayan geniş kesimler var. Bu insanları da öfkelerinden yakalamak için çok büyük maharetlere gerek yok.

***

Demokrasinin kırılgan bir değer olmasının nedeni de bu özelliğinde yatıyor. Herkese sorumluluk yüklüyor. Demokrasiyi korumak için sokağa indiğinizde bir de bakmışsınız ki yerinde yeller esmiş. Tarihten de bildiğimiz kadarıyla devrimlerden sonra genelde gelen demokrasi ve özgürlükler değil, terördür. Çok büyük bedeller ödenmiştir. Bolşevik Devrimi ve sonuçlar ortadadır.

***

Demokrasiyi korumanın kolay bir yolu da yok. Soğukkanlı ve sağduyulu olmak, her sorunumuzu siyasetle, müzakerelerle çözmek durumundayız. Her hoşumuza gitmeyen seçilmişi sokaklara taşarak alaşağı edemeyiz. Seçimlerin zamanında yapıldığı, işleyen bir hükümet sisteminin ve devlet otoritesinin olduğu yerde sokak hareketleri demokrasinin Rus ruletidir.

***

Bütün mesele şiddeti yorumlama biçimidir. Şiddet sivil toplum için bir sorun çözme aracı mıdır? Yoksa sadece arızi hallerde bir meşru müdafaa yöntemi midir? Türkiye’de bu konuda hal bir uzlaşma sağlanmamış gibidir. 

Markar Esayan Diğer Yazıları