Yazarlar

Hüseyin Besli tüm yazıları

Olması gerekenden fazla titiz akademisyenliği, nobran bürokratlığı, absürt siyaset anlayışı ve buna bağlı siyasi pratikleri bir tarafa;

Ömer Dinçer benim dostumdu(r), benim için özel ve önemli birisi(dir)ydi.

Hal böyleyken; Ömer Dinçer ‘Türkiye’de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor’ isimli kitabıyla ilgili bir eleştiri yazısı yayımladığı için bana kırılmış. (Bu duygusunu halen devam ettiriyor mu bilmiyorum)

Demem oydu ki; İşletme Yönetimi dalında (ki ekonomiyi de içerir ister istemez) akademik kariyer hiyerarşisinin son basamağına çıktıktan (yani prof. olduktan) sonra, günümüz bilim yapma anlayışında bir dalda basamakları çıkmanın hayatın bütünlüğü içinde küçük bir alana isabet eden bir izlek üzerinde yürümek olduğu yorumu ve anlayışı nedeniyle, tarih ve felsefe okumaları yapan Ömer Dinçer’e batı aydınlanmasının ve modernleşmesinin dini olan Protestanlığın ve kapitalizmin omurgasını oluşturan ‘ilerlemeciliği’ kutsamak yakışmıyor demiştik ve de ‘ilerlemeci’ düşüncenin insanlık için nihai erimde hayırlı bir şey söylemesinin mümkün olamayacağını ima etmeye çalışmıştık.

Şimdi, corona virüs vesilesiyle açıkça ve net olarak gördük ki sürgit ‘ilerlemeci’lik ne teknik olarak mümkün, ne de insan türünün hayrına bir şey.

Hele ki, Müslümanlar olarak bizim sürekli ilerlemek diye bir derdimiz olamaz. Bizim zamanın ve mekanın ruhuna göre sorumluluklarımız ve görevlerimiz vardır.

Nihai sonucu, biz ‘gaybı taşlamak’ olarak niteleyenbir anlayışa mensup olarak zamanın ve mekanın sahibine bırakırız, vesselam.  

Hüseyin Besli Diğer Yazıları