Derbi öncesi iki takımın Başkanı’nın, yöneticilerinin ve futbolcuların saha dışı ve saha içindeki görüntüleri, Türk futbolunda dostluk rüzgarları adına umut verici güzel görüntülerdi. Saha içine baktığımızda F.Bahçe ve Beşiktaş’ın yabancı futbolcular ile perçinlenmiş kadrolarını gördük. Ama adı yıldız olan bu yabancı oyuncular o kadar pas hatası yapıyordu ki civataların gevşeyip parçaların her an dağılacağını düşünüyordunuz. Ev sahibi F.Bahçe sadece İstabul değil, İstanbul dışından gelen muhteşem seyircisi önünde oyuna rakip sahada presle başladı. 15. dakikada Aatif’ın kafa topu Karius’un ellerinde erimesi, ilk kırılma noktasıydı. Arkasından Şener’in pas hatasıyla Babel’in sert şutu Reyes’e çarpıp korner oldu. Ancak maçın esas kırılma noktaları daha sonra yaşandı. Ayew, kaleciyle karşı karşıya kalmasına rağmen yerden plase bir vuruş yapmadı. Bunun yerine sert şutuyla stadın üstündeki kuşları hedef aldı. Hemen sonrasında Hasan Ali’nin uzaktan sert şutu direkten döndü. Atiba, Quaresma, Babel ve Tolgay dörtlüsü orta sahada oyuna ağırlığını koydu. Gökhan, Pepe, Vida, Caner gibi Türkiye Ligi’nin en önemli 4’lü savunma hattı, F.Bahçe’nin Slimani’sini, Benzia’sını ve Aatif’ını ilk yarıda durdurdu. Şenol Güneş ilk yarının sonunda doğruyu bulup Babel’i sol çezgiye çekti. Lens’i ortaya alması Beşiktaş’ı biraz daha rahatlattı. Babel’in ilk yarının sonlarında Roman, Reyes ve Mehmet Topal’ın arasından çektiği füze, direğin içine vurarak ağlara takıldı. Biz bu gole şapka çıkarırken Harun’un da yapacak bir şeyi yoktu. Reyes ve Roman derbide bu kadar rahat oynuyorsa, Beşiktaş’ın da sahaya santrforsuz çıkmasında sakınca yoktu. Quaresma ve Lens’in kötü futboluna rağmen Beşiktaş ipleri eline aldı. Maç öncesi yanıma gelip, “Derbiyi kim kazanır?” diye soranlara “Berabere biter” yanıtını vermiştim. İkinci yarı başladığı anda Beşiktaş’ta Quaresma ve Lens’in yanında başka futbolcular da düşmeye başlayınca F.Bahçe daha etkili gelmeye başladı. Ayew’in golü de harikaydı. Hem Babel hem de Ayew herhalde kendi attıkları gollere inanamıştır! Beşiktaş’ta Quaresma, Lens ve Oğuzhan ortalarda gözükmedi. Sonradan giren Ljajic ve Larin de etkisizdi. Beşiktaş ligi böyle götüremez. Bu dediğim F.Bahçe için de geçerli. Rakibinde bu kadar kötü oynayan futbolcu varken kendi saha ve seyircin önünde kazanamıyorsan, sen de şampiyon olamazsın! En iyi futbolcun sol bek Hasan Ali’yse gerisini siz düşünün. F.Bahçe’nin tek tesellisi derbilerdeki namağlup istatistiğin sürmesi oldu. Cocu ve Comolli’nin, “Zaman lazım” dediği süre tükeniyor, Ali Koç ve yönetimi uzun bir gece bekliyordu. NOT: Herkes maç öncesi bana, Soldado’nun neden kadroya alınmadığını sordu. Bunun cevabını yarın okuyacaksınız.