Yazarlar

Emin Pazarcı tüm yazıları

CHP’de “Atatürk-Mustafa Kemal kavgası” başladı. Bana da partinin içinden mesajlar yağıyor. Adeta CHP’de bir savaş var! Neymiş, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, “Atatürk” yerine “Mustafa Kemal” demiş. Atatürk adını ağzına almak istememiş.

İyi de bana ne?

Ben, Kaftancıoğlu’nun “Burjuva Kemal” ya da “Beton Mustafa” demediğine şükrediyorum. Çünkü, o mahalleden, o gelenekten geliyor. Farklı davranmasını, saygı duymasını beklemem ki!

Ama CHP’liler şaşırmış, veryansın ediyorlar…

Kimi, “Bu kadına ders verilmeli”, kimisi “Senin CHP’de işin yok” diyor. Kimi de “Olmaz, olamaz” türünden mesajlar paylaşıyor.

Tepkiler sürüp gidiyor:

“Mustafa Kemal olsaydı, sen CHP’de olamazdın.”

“Atatürk ismine her zaman sahip çıkacağız.”

“Atatürk ismini anmakta tereddütlü olanlar, O’nunla problemleri olanlardır.”

Eyvallah… Ama tekrarlıyorum bana ne? Bana neden mesaj gönderip tepkilerini ortaya koyuyorlar? Anlamış değilim!

***

“Özür dileriz, haklıymışsın” deseler, anlayacağım. Ama onu söylemiyorlar, sadece tepki mesajları gönderiyorlar.

Ben yıllardır uyarıyorum zaten. Canan Kaftancuoğlu’nun nereden ve niçin getirildiğini anlata anlata dilimde tüy bitti. CHP’nin, yıllar önce partinin kapatılmasını isteyen 10 Aralık Hareketi mensuplarının ve Atatürk’le problemi olanların eline geçtiğini söyledim.

Kendimi paraladım…

Örnekler verip anlattım. Konuşa konuşa yoruldum. Son kurultayda ortaya çıkan listeyi görünce “Bitti bu iş” dedim. Hatta daha da ileri gidip “Atatürk’ün partisi işgal altında” ifadesini kullandım.

Bir kulaklarından girip öbüründen çıktı.

Bu arada sosyal medyada sövenler oldu. Hiçbiri çıkıp da “Yapmayın, ayıptır. Adamın söylediklerine bir bakalım, üzerinde düşünelim!” demedi.

Şimdi bana tepki mesajları gönderiyorlar.

O yüzden tekrarlıyorum: Bana ne? Ben görevimi yaptım, defalarca uyardım. Dinleyen olmadı. Üstelik atı alan Üsküdar’ı geçti.

O yüzden, “Şimdi oturup derdinize yanın” diyorum.

***

Ayrıca, CHP içinde zaman zaman nükseden bu Atatürk hassasiyetini de anlayamıyorum. Atatürk ya da Mustafa Kemal’den iz mi kaldı CHP’de?

2010 Yılında CHP Genel Başkanı olan Kemal Kılıçdaroğlu, TESEV üyesi bazı isimlerle “Arama Toplantıları” düzenlemedi mi? CHP yönetimini by-pass ederek TESEV’cilerle İstanbul ve Van’da CHP’ye yeni bir yol aramadı mı?

Mustafa Kemal’in mücadele ettiği ve “ahır köpekleri” dediği emperyalist batılılara kim gidip Türkiye’yi şikâyet etti? Son yerel seçimde Türkiye düşmanı bölücüler ve batı uşağı FETÖ artıkları ile kim seçim ittifakı yaptı?

3-5 oy uğruna “Mustafa Kemal’in itleri” diyenlerle kim aynı yolda yürüdü?

Sahi, Atatürk’ten herhangi bir iz mi kaldı CHP’de?

Kaftancıoğlu’nun geldiği mahalle belli. Geçmişi ortada. Yıllar boyunca birikmiş eski alışkanlıkları var. Zaman zaman nüksediyor bunlar. Yeni değil ki bu çıkışı.

Kırk yıllık Kani, olmaz ki yani!

O yüzden yadırgıyorum CHP’den yükselen bu gecikmiş tepkileri. Ben görevimi yaptım, kendilerini defalarca uyardım. Şimdi kalkmış, dün benim söylediklerimi bugün bana satmaya kalkıyorlar!

Büyük bir hayret ve şaşkınlık içinde, ibretle izliyorum…  

Emin Pazarcı Diğer Yazıları