Yazarlar

Barış Kocaoğlu

Barış Kocaoğlu

baris.kocaoglu@aksam.com.tr

Netflix ve sinemacılar arasında neler oluyor?

Netflix’in Türkiye abone sayısı daha önce 40 bin kişi olarak biliniyordu.

RTÜK’le aralarında anlaşmalar yapılınca gerçek rakamlarda ortaya çıktı.

Şu anda Netflix’in Türkiye’de reel 2 milyon 200 bin aboneliğe sahip olduğu belirtiliyor.

Önceden sinema filmlerine az para veriyorlarmış…

Sayı az olduğu için 100-500 bin TL arasında değişen rakamlardan söz ediliyor. 

En yüksek ücretde henüz vizyondayken platformda yayımlanan ‘Organize İşler Sazan Sarmalı’ filmiyle Yılmaz Erdoğan’a verildi.  

Şimdi sinemacılar isyan bayrağını çekmiş durumda…

Neden mi?

Abone sayısı yükselen Netflix, yapımcılara hala  az para vermeye çalışıyormuş.

Bunun içinde birçok yapımcı filmini vermek istemiyormuş.

Küçük filmler veriyor ya da yapımcılar ellerindeki filmleri biriktirip toptan veriyormuş, 10 film gibi…

Aldığım duyumlara göre film yapımcıları, Netflix’e rakip gösterilen Amazon ve Apple TV’nin yeni film ve dizi veri tabanının Türkiye’ye girmesini bekliyorlarmış.  

‘SANATÇIDAN DOST OLMAZ’ ÇOK ESKİ BİR MEVZU

‘Sanatçıdan dost olmaz’ sözü geçmiş dönemden itibaren çok konuşulur.

Yakın geçmişte de Hülya Avşar bu fikri savunarak tepki çekmişti.

Ama Avşar Kızı’nın haklılığını yıllar ispat ediyor…

Eski sanatçılar güllük gülistanlık, çok dost değildi bugünkü gibi.

Mesela herkes bilir; Zeki Müren kadroyu kendi belirlerdi.

İbrahim Tatlıses izin vermediği kimseyi sahneye çıkarmazdı.

Bülent Ersoy sanatçıların okuyacağı repertuvarı belirlerdi.

Kendi okuyacaklarını ayırır iyi şarkıları kendine fazla beğenilmeyenleri alt kadrolara verirdi.

Bugün de görüyoruz ki günümüz starlarında da benzer durumlar yaşanmamış değil.

Demet Akalın, bir Youtube kanalına çıkıp ‘ilk albümümü ünlü bir sanatçı engellemişti’ dedi, bu kişinin Pınar Aylin olduğu ortaya çıkmıştı.

Her ne kadar Pınar Aylin ben kimsenin ekmeğiyle oynamadım dese de sanat dünyasındaki samimiyete inanmamamız gerektiğinin örneği oldu.  

MALİYETİ YÜKSEK STARLAR YERİNE YENİ YÜZLER

Kim diyor gençlerin önü açılmıyor diye…

Son dönemde dizi ya da sinema filmlerine baktığımda genç kuşak no name isimler görüyorum.

Hepsi pırıl pırıl, gelecek vaat eden genç kızlarımız…

Yapımcılar artık yeni yüzleri tercih ediyor.

Eski oyuncular fiyat kaşelerini o kadar çok yükselttiler ki, yeni yüzler, yeni yetenekler eskilerin tahtına aday…

‘Zümrüdüanka’ dizisinde Ceren Yılmaz, ‘Zemheri’de Ayça Ayşin Turan, ‘Zalim İstanbul’da Bahar Şahin, ‘Kuruluş Osman’da Özge Törer ve yeni çekilecek ‘Baraj’ dizisinde Biran Damla Yılmaz….

Star isimler bölüm başı 80-150 bin arası alıyor.

No name isimler ise 30-50 bin arasında kazanç sağlıyor,

Ancak erkek oyuncularda durum farklı…

Onlarda hala star isimler tercih ediliyor.

HUZURU DOĞADA ARIYORLAR

Hafta sonları tüm aile bir araya gelip, bir yerlere gitme olanağı yaratırız.

Genellikle şehirden kaçıp sayfiye yerlerde ya da deniz kenarında zaman geçirmek isteriz.

Artık bu durum hafta içine de yayıldı…

Malum şehir hayatının karmaşası ve bu karmaşanın üzerimizde bıraktığı yorgunluk bizleri doğaya itmeye başladı.

Neredeyse huzuru doğada aramaya başladık.

İnsanda tam bir meditasyon etkisi yaratıyor.

Ünlülerimizde de yoğun geçen set ortamlarımdan bunalıp kendilerini doğaya atmaya başladı.

Hatta karavan kiralayıp yollara düşüyorlar…

Örnek mi?

Kıvanç Tatlıtuğ, Çağatay Ulusoy, Kadir Doğulu- Neslihan Atagül ve Tolga Sarıtaş…

Gittikleri yerden paylaşımlarıyla bizlere adeta ilham oluyorlar…

Beş yıldızlı otelde tatil yapmak ‘out’, karavanla doğaya açılmak ‘in’ oldu… 

Barış Kocaoğlu Diğer Yazıları