Yazarlar

Ahmet Kekeç

Ahmet Kekeç

Davutoğlu bu ülkede hiç Başbakanlık yapmadı mı?

Ahmet Kekeç tüm yazıları

Kobani gözaltılarının ikinci ayağında, Gelecek Partisi genel başkanı Ahmet Davutoğlu, HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar’ı arayıp, “üzüntülerini” ve “geçmiş olsun” dileklerini iletiyor.

Peki, Kobani gözaltılarının birinci ayağında yönetici olarak kim vardı?

Kim olacak?

Davutoğlu...

Hem de Başbakandı.

İstese o “gözaltıları” durdurabilir, bugün bir HDP davamız olmazdı. Demirtaş da özgür bir siyasetçi olarak takılmaya devam ederdi.

Hatırlayalım:

6-7-8 Ekim günlerini kapsayan o küçücük zaman dilimine bir devrim sıkıştırmaya çalışmışlardı. “Sokağa çıkın” emrini, HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş vermişti.

Sonucu biliyorsunuz:

12’si güvenlik elemanı olmak üzere, 54 vatandaşımız PKK canileri tarafından katledildi. Aralarında, kurban eti dağıtmaya çıkan Yasin Börü de vardı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, PKK cenahına çok sert eleştiriler yöneltti... “Katil” bile dedi... Karşılığında HDP cenahından çok sert eleştiriler aldı.

Mesela Sezgin Tanrıkulu şu sert açıklamayı yapmıştı (Hakaret içeren satırları atlıyorum): “Davutoğlu beni hedef göstermiştir. Çağrılarımızda, gösterilerin demokratik çerçevenin dışına taşmaması gerektiğini ısrarla vurguladık ve bu çağrımızı yineliyoruz!”

Başka çıkışlar da olmuştu ama duygusal ve rikkatli Davutoğlu’nu üzmeyelim.

Peki, Davutoğlu şimdi ne diyor?

Sorumluluğunda gerçekleşen Kobani provokasyonuna ilişkin hangi değerlendirmeyi yapıyor?

İnanamayacaksınız ama şunları söylüyor: “2014-2015 tarihleri arasında yaşananlar çok boyutludur. 6-8 Ekim’deki olaylar da konuşulmalıdır. Ama bu yapılanlar (ikinci Kobani gözaltılarını kastediyor A. K. ) hukuki değildir. Yaşananlar ülkeye zarar vermektedir. Türkiye’yi hukuk devletine götürecek adımlar atılmalıdır.”

Ey Davutoğlu...

Gözaltıların birinci ayağında sen Başbakandın... Yani asıl geniş gözaltı ve tutuklamalar senin döneminde gerçekleştirildi.

Niçin çıkıp da, “Bu yapılanlar hukuki değildir. Yaşananlar ülkeye zarar vermektedir. Türkiye’yi hukuk devletine götürecek adımlar atılmalıdır” demedin?

Davutoğlu’nun o dönemde tartışılan farklı beyanları da oldu...

Mesela, “misliyle karşılık verilecektir” dedi.

Yani?

Yani Kobani gösterilerinde şehit edilen 54 yurttaşımıza karşılık, karşı taraftan en az iki çarpı 54 yurttaşımız telef edilmeliydi.

Bu çıkışa Kemal Kılıçdaroğlu’nun tepkisi çok sert oldu.

Çünkü, Davutoğlu, katliamı gerçekleştiren yarı sivil, yarı paramiliter “topluluk” için “Vandallar” ifadesini kullanıyordu...

Kılıçdaroğlu neden alınganlık gösterdi bilmiyorum ama “Vandallar” çıkışı konusunda oldukça tavizsizdi: “54 kişinin ölümü önemli değil. Önemli olan, Davutoğlu’nun, ‘şiddete misliyle karşılık verileceği’ sözleridir... Davutoğlu’nun sözleri, vandallıktır...”

Hülasa...

Bugün HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar’la cilveleşen Ahmet Davutoğlu, tam bir “Küçük Enişte”ydi ve döneminin “en şahin” Başbakanıydı.

Maksat kayıtlara geçsin.

(Not: Bu yazıdaki alıntılar, Vakit yazarı Ali Karahasanoğlu’ndan alıntıdır.)

Ahmet Kekeç Diğer Yazıları