İster kabul edin, ister etmeyin, bu ligin en iyi top oynayan takımı Başakşehir Futbol Kulübü’dür. Yaşarken hiçbir zaman geniş kitleleri peşinden sürüklediklerini görmeyeceğiz belki; ama oynadıkları futbol, herkesin kendi takımından oynamasını isteyeceği oyun olacak. Büyük takım gibi oynuyorlar, cümlesindeki gibi artık bir fazlalık. Artık oynadıkları futbol, bir büyük takım oyunudur.
Üstelik bunu, aldıkları sonuç ne olursa olsun, ligin en istikrarlı futbolunu oynama konusunda en iyisi olan Trabzonspor’a karşı deplasmanda yaptılar.
Trabzonspor, orta saha merkezinde lig ortalamasının üzerinde ikilisi varken, sakatlıklar nedeniyle hiç alışık olmadıkları Yusuf-Kamil ile oynamak zorunda kaldı. Şansızlıktı. Buna rağmen ilk gole kadar oyun ve oyuncu kalitesi yüksek Başakşehir’i kendi sahasına iyi sıkıştırdılar. Ancak Emre Belözoğlu, Arda Turan, Mossoro, Robinho ve İrfan Can Kahveci gibi topu çok iyi kullanan oyuncularla bu baskıdan uzun top ile sıyrıldığı ilk atakta Başakşehir golü buldu. Rakipleri bu oyunculardan birini kadrosuna katmaya çalışırken, hepsinin on birde olması da bir mesaj olarak algılanmalı.
Maçın skoru üzerinden ligin geleceği üzerine fal bakmadan önce, şunu söylemeli. Ligin ilk yarısını zirvede tamamlayan iki takım, bunun puan tablosundan ibaret olmadığını, karşılaştıkları maçta oyunun senaryosu ile gösterdiler. İyi bir futbol ziyafeti çektiler. Zorlandığı anlar olsa da hiçbir zaman kaybedeceği izlenimi vermeyen Başakşehir kazanan taraf olurken, bu iki takım zirve senaryosunun içinde olacağının sinyalini güçlü şekilde verdi.