2022 Dünya Kupası'na bilet almak için takımlar sıraya girmeye başladı bile.... Bu hafta maç var zira... İyi... Bu minvalde aday kadrolar açıklandı... Haliyle bakıyoruz Beşiktaş'tan kim var diye... Kimse yok! Dorukhan'la Cenk Tosun'un ismi gözüküyor ama her hâlinden almış olmak için alınmış olduğu belli! Mesele bu değil ama? Mesele, ligin en üst sırasında bir takımın ve 10 maçta gol yemeyen Fenerbahçe maçında çok iyi performans gösteren Beşiktaş'ın kalecisi Ersin'in kadroda olmaması... Bakıyorum kalecilere Mert, Altay, Uğurcan, Gökhan.... Altay'la Uğurcan'a lafım yok... İkisi de hak ediyor formlarıyla... Lakin Mert ve Gökhan'ın kendi takımlarındaki performansları tartışılır... Hem de ciddi ciddi tartışılır... Ersin'e haksızlık yapıldığı düşüncesindeyim... Sonra Rıdvan... Neden yok? Tamamen objektif bakıyorum sol arkada Caner var Umut Meraş var... Rıdvan yok... Kaldı ki Umut Meraş kendi ligindeki maçlardan dolayı Bir maçı kaçırabilir. Gençlik aşısı diyorsunuz Rıdvan yok. Enes var Halil Akbunar var Rıdvan yok! Ağalar, beyler; Böyle olmamış, biliyorsunuz değil mi?
ACİL TAHKİME GİDİN
Bu yazının gazetede çıkış tarihinden tam 10 gün önce Beşiktaş Basketbol Takımı'nın anasının ak sütü gibi helalden son saniyede yendiği bir Tofaş maçı var... Çocuklar orta sahada sevinirken maçı geri aldılar, Kuralsızca.... İtiraz ettik... Dedik ki, "Hakemler bir kural hatası yaptı, Basketbol Federasyonu bunu düzeltir..." Nerdeeeeeeeee! Onlar daha kötüsünü yapıp yanlış yapan hakemlerinin arkasında durdular. Kararı onadılar. İşin garibi, hiç gerekçe göstermediler sorgusuz, sualsiz... Beşiktaş resmi sitesi "Yok hükmünedir" diye açıklama yaptı ama saman alevi gibiydi... Taraftar baskıyı sosyal medyadan verdi, Olmadı, Akatlar'a gitti basın açıklaması yaptı. Olmadı, iki üç yönetici arkadaşın çırpınması haricinde giden yine tertemiz çocukların emekleri oldu... Naçizane Beşiktaş yönetimi tahkime gitmeli, bütün basını komple kulübe çağırmalı, 30 tane mikrofonu masanın üzerine kurdurtup Basketbol Federasyonu'na açıkça sormalıdır... "Maçı Beşiktaş aleyhine onamanın gerekçeli kararı nedir?" Hadi... Siz sorun biz de bekleyelim Bakalım ne diyecekler?
KÖYBAŞI KÖYBAŞI...
VAR protokolü ikinci sarıya karışamıyor ya, hah! Hakemin önce penaltı verip sonra "frikik"e çevirdiği pozisyon var hani Galatasaray'ın Rize ile oynadığı maçta, mevzunun içinde de önceden sarı kartı olan Galatasaraylı oyuncu Yedlin... Hakem penaltıydı, frikikti derken o hengâmede göstermesi gereken zamanda ikinci sarıyı gösterip arkadaşa sen biraz dinlen demedi ya milletin içine dert olmuş... Niye? VAR uyardı hakem attı... VAR'ın uyarmaya hakkı yok! diye... Ba ba ba ba! Doğru olan bir şeyi, yapılması gerekeni yaptılar diye sırf mevzuata ters diye çemkiriyorlar! Çoğu da eski hakem ha! Doğruyu yapmak için VAR'a gerek yok. Hakem arkadaş iyi yapmış diyeceğine neler söylüyorlar, hale bak! Yazık... Lakin unuttukları ve bilmedikleri bir şey var. Hakeme "Yedlin'e 2. sarıyı unuttun, aman ha!" diyen VAR değil... İsmail Köybaşı...
TEŞVİKİ MESAİN FİNİTOYDU
Erol Bulut maçtan sonra, "Yakaladığımız pozisyonları atsaydık galip gelirdik." demiş... Ben bu cümlelerdeki kelimeleri yanlış kullanmaktan kaynaklandığını düşünmeye başladım... Yani kavram karmaşası yaşıyor olabilir sevgili Erol Bulut... Bu gafları başka maçlardan sonra da yaptı... "Bir kere geldiler gol oldu." gibi mesela... Yoksa bunları demesi mümkün değil.... Ayıp değil ki kardeşim ya tercüman tutsunlar, ya da basından sorumlu yönetici konuşsun... Gerçi onlar da konuşunca başka yerlere gidiyor mevzu ya! Şu son oynanan maçta Beşiktaş'ın kaçırdıklarını Altay'ın kurtardıklarını önüne isteyip seyretse bunları demez. Bak hocam maçın adamı kim olmuş... Kaleciniz Altay... "Yakaladığımız pozisyonları atsaydık." da ne demek? Biz yakaladıklarımızı atsaydık ne olurdu biliyor musun? Şu anda yönetiminiz kuvvetle muhtemel başka hoca arıyor olur, yine kuvvetle muhtemel Fenerbahçe'yle teşviki mesain finitoydu... Sevgiyle sıhhatle...