Film koptu mu?

Salgından en çok zarar gören sektörlerden biri de sinema oldu.

Film koptu mu"

BEDİR ACAR

Dizi setleri iptal.

Televizyonlar tekrar dizilerle top çevirmeye koyuldu.

Sinema salonları kapılarına kilit vurdu.

Sinema sektörü özellikle ABD gibi ülkelerde vergi dilimleri açısından önemli bir toplam tutuyor.

ABD'de, Kovid-19'la mücadele sürerken kamusal mekanları yeniden kullanıma açma ısrarının altında, ödedikleri vergi ile adeta 'baş tacı' olan sinema salonlarının ekonomide etkin güç olmasının yattığını düşünenler de var.

Peki Türk sinemasında durum ne?

AVM’ler kontrollü bir şekilde açıldı, ancak sinema sektörü epeyce bir zaman kendine gelemeyecek gibi görünüyor.

Ayla, Müslüm, Cep Herkülü: Naim gibi gişe rekortmeni yapımlara imza atan Mustafa Uslu, salgın bitip her şey normale döndüğünde bile sinema sektörünün kolay kolay normale dönemeyeceği görüşünde.

‘’Salgın insanlarda bir paranoya bırakacak ve kapalı ortamlardan uzak duracaklar. Bundan dolayı, sinemanın bir-iki yıl ciddi sekteye uğrayacağını düşünüyorum."

Sahibi olduğu beş sinema salonunu kapatan Uslu, yeni sinema projelerini de ertelemek zorunda kaldıklarını dile getiriyor.

Uslu’nun ertelediği projeler arasında yakın tarihimizin elim olaylarından biri olan Dumlupınar denizaltı faciası da var.

Şimdilik sinemacılar yakın vadede plan program yapamıyorlar.

Umalım ki toparlanma çabuk olsun.

Belki sinema salonlarında koltuk oturma düzenini değiştirmekle işe başlayabiliriz.

Kim bilir, açık hava sinemalarına da yeniden gün doğar.

POLYANNA GİBİYİM

Sosyal medyada yayınlanan bir sohbete katılan şarkıcı Nükhet Duru, hayatı fazla ciddiye almayarak genç kalmayı başardığını ve çevresine de her zaman neşe saçmaya çalıştığını söyledi.

Duru, sanatla uğraşan insanların genç kalmayı başardığını ve pozitif olduğunu dile getirdi.

Genetik olarak çocuksu bir yanının olduğunu dile getiren Duru, seyirci önünde bu yüzden dikkatli davranmaya çalıştığını ifade etti.

Duru, sohbetin ilerleyen bölümlerinde, salgın günlerine de değinerek olayların iyi yanlarını görmek için çaba harcamak gerektiğini söyledi. Duru "İstedikten sonra yapacak bir şey her zaman bulunuyor. Bütün mesele hayıflanıp, 'Eyvah bu da başımıza geldi' diye bunu bir üzüntü haline getirmeden olumlu tarafları yakalamaya çalışmak. Benim tedavi edilemeyen yanım bu. İlla her şeyde bir olumlu taraf arayacağım. Polyanna gibiyim. Tavsiye ediyorum, bu öğrenilebilir bir şey’’ dedi.

Ünlü şarkıcı, korona günlerinden kısa bir süre önce "Hikayesi Var" adlı yeni albümünü müzikseverlerle buluşturmuştu. Albümden hareketle bir de ‘Becoming Duru’ adlı bir sahne arkası film çekilmişti.

BİR İBN-İ SİNA FİLMİMİZ BİLE YOK!

Tiyatro ve sinema oyuncusu Ahmet Yenilmez, sosyal medya platformundan canlı yayınlanan "Gençlik ve Sanat" başlıklı söyleşide sanatseverlerle buluştu.

İbn Haldun Üniversitesi (İHÜ) Sanat Kültür Spor Daire Başkanlığının YouTube kanalında yayınlanan "Sanat Buluşmaları" etkinliğine konuk olan Yenilmez, salgın sürecinde birçok kesim tarafından sanatın öneminin farkına varıldığını söyledi.

Yenilmez, medeniyetimizin yeniden inşa edilebilmesi adına teknolojiden yaralanmak gerektiğini ifade ederek ‘’Hem üniversitenizin adını taşıyan İbn Haldun hem de medeniyetimizin diğer direklerini cemiyet hayatımızla buluşturmalıyız’’ dedi. Tıbbın babası, Türk İslam medeniyetinin ana direklerinden birisi olan İbn-i Sina’nın, bugün koronavirüse karşı alınan önlemleri 1000 yıl öncesinden madde madde yazdığını dile getiren Yenilmez, Türk sinemasında, böylesine önemli değerlerin filmlerinin çekilmemiş olmasının üzüntüsünü yaşadığını söyledi. Gençlere tavsiyelerde de bulunan Yenilmez, "İdrak aklın ürettiği bir şeydir. Sanatla irtibatınızı koparmayın’’ dedi.

HAMİT AYTAÇ’IN ‘OLMAYAN’ TALEBELERİ!

Türk hat sanatının usta isimlerinden Hasan Çelebi, Ahmet Kutluhan tarafından Instagram'da gerçekleştirilen bir yayına konuk oldu.

Cumhuriyet döneminde hat sanatını yeniden ayağa kaldıran büyük hattat Hamid Aytaç'ın vefatının 38. yılına özel düzenlenen yayında Çelebi, Aytaç'la yaşadığı anıları ve hat sanatının inceliklerini anlattı.

Çelebi, Aytaç'la 18 yıl boyunca tanışık olduğunu ve ondan sadece cumartesi günleri ders aldığını söyledi. Çelebi, sohbet esnasında üzücü bir konuyu da dile getirdi. Aytaç vefat ettikten sonra ortaya 50'den fazla talebesinin ortaya çıktığını ve kendilerini hiçbir zaman hocanın yanında görmediğini dile getiren Çelebi, "Hocanın cenazesinde gasilhaneden tabutu arabaya koymak için 3 kişi vardı. Tabutun altına girip arabaya koymak için dördüncü bir kişi yoktu. Yani bugün talebeleri çokmuş ama vefatında hiç kimse yoktu." dedi.

Tüm Güneş haberleri için tıklayın