UNESCO heyetinin çalışmaları sonrası yeniden "yeşil kart" ile tescillenen Kula-Salihli Global Jeoparkı, ülke turizmine katkı sağlamaya devam edecek.
UNESCO Küresel Jeopark Ağı'na 2013 yılında dahil edilerek Türkiye'nin potansiyel jeoturizm alanı olma özelliğine sahip olan jeoparkta, yeşil kart mutluluğu yaşandı.
Denetimler sonunda bazı kriterleri yerine getirmediği için 2017'de "sarı kart" verildikten sonra gerekli çalışmaları yapması için 2 yıl süre tanınan alan, UNESCO heyetinden bu kez tam not aldı.
İstenilen çalışmaları yapmamı halinde UNESCO Küresel Jeopark Ağı'ndan çıkarılma tehlikesi yaşayan alan, denetçiler tarafından titizlikle incelendi. Yeni tip koronavirüs nedeniyle yeniden tescil sürecinde bir süre gecikme yaşansa da dijital ortamda yapılan toplantılar sonrası alan yeniden yeşil karta kavuştu.
Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkı Koordinatörü Prof. Dr. Tuncer Demir, 2 yıl süren zorlu bir sürecin sonunda yeniden yeşil kart almanın heyecanını yaşadıklarını söyledi.
Yeşil kartla Türkiye'yi 4 yıl daha uluslararası arenada temsil etmeye hak kazandıklarını belirten Demir, "2017 yılında yapılan denetimde istenilen kriterlerin yerine getirilmemesi sonucu sarı kart alınmış ve iki yıl süre verilmişti. Ekibimizle birlikte yürüttüğümüz hummalı çalışmalar neticesinde bu denetime hazırlandık. Denetimden tam not alarak yeniden sarı olan kart rengimizi yeşile döndürüp Türkiye'yi UNESCO Global Jeoparklar Ağında temsil etmeye devam edeceğiz." diye konuştu.
Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Serdar Aytaç da alanın bir açık hava laboratuvarı niteliğinde olduğunu dile getirdi.
Jeoparkın aynı zamanda akademik ve bilimsel çalışmalara da ev sahipliği yaptığını anımsatan Aytaç, "Bu alan, içerisinde barındırdığı tarihi güzelliklerin yanı sıra jeolojik mirasında en iyi örneklerine sahip. UNESCO şemsiyesi altında desteklendiği için yurt dışından da misafirleri ağırlıyoruz. Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkı'nın bundan sonra turizmden alacağı payı daha da artıracağını ve bölge ekonomisine de katkı sunacağına inanıyorum." dedi.
Kula Belediye Başkanı Hüseyin Tosun da jeoparkın ilçenin turizm potansiyelinin ciddi noktalara erişmesine katkı sunacağını belirtti.
Kula'nın tarihi ve turizm kenti olduğunu vurgulayan Tosun, "Kula'nın UNESCO tescilli jeoparkının yıllık ziyaretçi sayısı 4 binlerden 100 bine kadar çıktı. İlerleyen süreçte bu sertifikanın turizme ciddi bir ivme kazandıracağını inanıyoruz." diye konuştu.
Antik Çağ coğrafyacısı Strabon'un "Geographika" eserinde "Katakekaumene-Yanık Ülke" olarak tanımladığı Kula, yaklaşık 900 kilometrekarelik alanda 80'den fazla volkan konisi ile peri bacaları, karstik mağaralar, kanyonlar, kaya mezarları, taş köprüler ve tarihi evlerin yanı sıra pek çok jeolojik, jeomorfolojik ve doğal mirası bünyesinde barındırıyor.
Kula Global Jeoparkı'nın, Salihli ilçe sınırları da dahil edilerek mevcut alanı 2320 kilometrekareye çıkarıldı. Bu sayede Salihli'de bulunan Adala Kanyonu, Sart Harabeleri, Bin Tepeler Höyük Mezarları, Kurşunlu Kaplıcaları, Artemis Tapınağı ve Gölmarmara Gölü de jeopark ağına dahil oldu.