Türkiye Taşkömürü Kurumu 1972 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nden 14 adet Chevrolet Suburban marka araç ithal ederek bünyesinde kullanmaya başladı. Araçlar ilk günlerde makam aracı olarak kullanılsa da zamanla yolcu taşımacılığı ve kaçak kömür mücadele ekiplerinin hizmetinde kullanıldıktan sonra hurdaya ayrıldı.
22 yıl sonra yeniden talip oldu
Şoför olarak çalıştığı TTK'dan ihale ile satın aldığı aracı 6 ay kullanan Kemal Albayrak, ısrarı üzerine bir arkadaşına satma kararı aldı. Arkadaşının vefat etmesi üzerine 22 yıl sonra çocuklarına ulaşan Kemal Albayrak, aracı geri satın aldı. Emekliliğini araçla ilgilenerek geçiren Albayrak, 28 aylık restorasyon sürecini tamamlayarak yollarla buluşturdu.
Yıpranan yedek parçalarını Amerika'dan ithal etti
Aracın kullanımdan kaynaklı lamba, sinyal, cam lastiği gibi yedek parçalarını Amerika Birleşik Devletleri'nden ithal eden Albayrak, bir süre kapalı garajda muhafaza etti. Belli sürenin sonunda garajı kullanamayacak olması sebebiyle yol kenarına park ettiği aracına bazı kişiler tarafından zarar verildiğini gören Albayrak, sahip çıkamadığı düşüncesi ile satılık ilanı verdi.
Üzülerek aracını satma kararı aldığını, kendisi gibi değer verecek kişiye satacağını söyleyen Kemal Albayrak şöyle dedi:
"Türkiye Taşkömürü Kurumu'ndan emekliyim. Şoförlük yaptım. Bu araçlar 1972 senesinde kargo gemisi ile Amerika'dan ithal edilmişti. 6 bölgeye o zamanlar TTK Bölge Müdürlükleriydi. İlk etapta makam arabası olarak kullanıldı.
Sonraları toplu taşımada, kaçak kömürle mücadele ekiplerine verildi. En son hurdaya ayrıldı. Bir tanesini ben aldım. Üzülmez bölgesindekini aldım. Hala sağdır. İlk makam sahibi olan kişi Vahit Çelikel bey. O da zaman zaman gelir arabaya bakar. Onun makam arabasıydı. Emekli olduğumda ihale ile almıştım. Arabayı sattım 22 sene bir başka arkadaşımdaydı. Arkadaşım vefat etti. Çocuklarına rica ettim arabayı geri aldım. 28 aylık restorasyondan sonra bu hale getirebildim. Epey emek verdim. 22 yıl araba benden uzak kaldı. 22 yıl sonra emekli olduktan sonra insan hobilerinden vazgeçemiyor. Ben eskiden müzisyenlik yapardım. Zonguldak Motosiklet Kulübü'nü kurdum. Orayı da sağlık sebeplerinden dolayı bıraktım. Boşluğa düşmemek için oyalanmak için bir taraftan da aracı restore etmek istedim. Böyle bir işe giriştim."
"Bazı kendini bilmezler aracı çizince üzüldüm"
52 yıllık klasik aracı yol kenarına park ettikten sonra kimliği belirsiz kişilerce çizildiğini ve buna üzüldüğünü anlatan Albayrak, "52 yıllık bir araba. Kolay kolay parça bozmuyor. Ancak kullanımdan kaynaklı bazı parçalar yıpranıyor. Onları da Amerika'dan ithal ettim. 22 yıl sonra 28 aylık restorasyonun ardından aracı bu hale getirdik. Kapalı bir garajımız vardı. Orayı kaybettik. Aracı maalesef dışarıya çıkartmak durumunda kaldık. Araçla ilgili kıskançlıklar başladı. Bazı kendini bilmezler aracı çizmeye başladılar. O da beni üzmeye başladı. Baktım araca sahip çıkamıyorum. Garajı olan en az benim kadar iyi bakabilecek birisine satmak düşüncesi hasıl oldu" diye konuştu.
"Satılık ilanına koydum, ev teklif eden oldu"
Seçici olduğunu ve aracını değer verip sahip çıkabilecek kişiye satmak istediğini söyleyen Albayrak sözlerini şöyle tamamladı:
"Aracı satılık ilanına koydum. Ev teklif eden oldu. Ben biraz seçici insanım. Para benim için ikinci planda. Araca bakabilecek, yürütebilecek insanı bulursam. Bir çok da yedek parçam var. İyi birisine giderse araç üzülmem. 68 yaşına geldim. İsterim ki 45-50 yaşlarında bu işin hazzını yaşayabilecek bir kişi sahiplensin."
Kullanım kılavuzlarını da sakladığı aracın yakın süreçte eksiksiz bir şekilde fenni muayeneden geçtiğini söyleyen Albayrak, tüm parçalarıyla tek tek ilgilendiğini söyleyerek görenlerin hatıra fotoğrafı talebini ise geri çevirmediğini sözlerine ekledi.