FOTO GALERİ

Osmanlı´nın şifa şurubu! Organlardaki mikrobu temizliyor

Osmanlı döneminde mutfak kültüründe önemli bir yere sahip olan ve misafirlere ikram edilen 'Meyan kökü şurubu' günümüze kadar uzanarak yaz aylarında vazgeçilmez lezzetler arasında yer alıyor.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 1
  • 12

Su, meyan kökü, limon, fesleğen ve nar çiçeğinden oluşan karşım, bunaltıcı sıcak havalarda serinletici özelliğinin yanı sıra kronik akciğer rahatsızlıklarına, akciğer enfeksiyonuna, yutaktaki enfeksiyona ve iltihaba faydalı olmasıyla dikkat çekiyor.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 2
  • 12

Meyan kökü şurubunun meyan kökü bitkisinin ekstresinden elde edilen bir karışım olduğunu anlatan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Teknikeri Ayşen Çebiç, "Meyan kökü şurubumuz, meyan kökü bitkisinin ekstresi şeklinde elde ettiğimiz bir şuruptur. İçeriği tamamen saf ve doğaldır. Kronik akciğer rahatsızlıklarına, akciğer enfeksiyonuna, yutaktaki enfeksiyona ve iltihaba birebirdir.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 3
  • 12

Kişide eğer öksürük varsa, akciğerleriyle alakalı sıkıntı varsa KOAH, astım hastaları tercih edebilirler. Şimdi meyan kökünün akciğer temizliği konusunda çok büyük önemi vardır. Akciğer konusunda bizim birçok müşterimize önerdiğimiz bir şurup cinsidir. Bunun hazırlanışı meyan kökü şurubumuzun içerisine saf su, limon, taze nane yaprağı olabilir, fesleğen olabilir, nar çiçeği olabilir nar çiçeğinin de akciğer üzerinde çok büyük etkisi vardır.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 4
  • 12

Bununla birlikte C vitamini içerir ve şurubumuzu renklendirmeye yarar. İkisinin birlikte kullanımı da çok güzel olur. Kişinin bağışıklığını güçlendirir. Hastalıklara karşı direnci arttırır ve en önemlisi göğüsteki hırıltıya ve boğaz enfeksiyonuna boğazdaki iltihaba çok iyi gelir.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 5
  • 12

Akciğer rahatsızlığı olanlar ve öksürük problemi çeken kişiler bu şurubu tercih edebilirler. Yaz aylarında serinletici etkisi vardır ve içimi çok keyiflidir" dedi.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 6
  • 12

"ŞEKERLE DEĞİL, BALLA TÜKETİN"


Bazı bitkilerin tüketimini kolaylaştırmak için doğal balın tercih edilmesi gerektiğine dikkat çeken Bitki Teknikeri Ayşen Çebiç, "Bazı bitki grupları vardır birinci sınıf, ikinci sınıf, üçüncü sınıf ve dördüncü sınıf bitkiler çok acıdır. Tüketmesi oldukça zordur. Biz o bitkilerimizi şekerle değil balla tüketilmesini öneriyoruz bitkinin kullanımı çok önemlidir.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 7
  • 12

Acı bitkilerin şekerle değil, balla içilmesi çok daha keyifli bir hale getirir. Bununla birlikte papatya, melisa, bu tarz bitki gruplarının da tüketilmesini ve tatlandırılmasını, tatlandırılırken de organik bal kullanılmasının taraftarıyız. Kişi bitkiyi alıyor, kaynatıyor, içiyor ve tadı acı olduğu için tiksinme oluyor içemiyor ve kullanamıyor.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 8
  • 12

Bununla birlikte yapılacak formülasyonu verdiğimiz zaman, bitkinin nasıl kullanıldığını anlattığımız zaman hem kişinin hoşuna gidiyor içimi, hem de daha sağlıklı bir yol izlemiş oluyoruz" şeklinde konuştu.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 9
  • 12

" Yaşlılarımız bunu günde 1 su bardağı şeklinde tüketebilirler. Orta yaş grubu 2 ila 3 su bardağı içebilirler. Ürünümüz tamamen saf ve doğaldır.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 10
  • 12

İçerisinde herhangi bir kimyasal madde içermez. Bununla birlikte hem doğal olması hem de bitkisel olması kişinin formuna ve vücut sağlığına çok iyi gelmektedir

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 11
  • 12

Ben de bir anneyim, benim de bir kızım var 7 yaşında çocuğumu daha doğal yollardan beslemeyi daha doğal tüketimi elimden geldiği kadarıyla özen gösteriyorum.

İbrahim Ferhat Bilbay

  • 12
  • 12

Okul çağındaki çocuklar için annelerimiz gazlı içecekler ya da hazır paketli gıdalar yerine bu tarz evde yapım doğal ürünler tercih edebilirler. Bu hem çocuğun vücudu hem bağışıklık kazanır, hem de büyüme hormonlarına katkı sağlar" diye konuştu.