FOTO GALERİ

İsmini bilmediğimiz meslekler

Gündelik hayatta duyup da anlamını bilmediğimiz o kadar çok meslek ismi var ki...

  • 1
  • 119
MEHMET ŞİMŞEK aksam.com.tr

Goygoyculuk, harbicilik. güllabicilik ve daha nice isim...

Gündelik dilde bolca kullandığımız bu deyimler aslında birer meslek.

İşte ismini duyup da anlamını bilmediğimiz o mesleklerden bir demet:

ÇIMACI

Gemilerin iskeleye yanaşmaları sırasında halatları iskeleye veren gemi personeli
  • 2
  • 119
HARBİCİ

Ateşli silahların içini temizlemekte görevli kişi.
  • 3
  • 119
GASSAL

Ölü yıkamakla görevli olan kişi.
  • 4
  • 119
ISKATÇI

Cenaze sahiplerinin duygusallığından yararlanarak para isteyen kişiler.
  • 5
  • 119
GÜLLABİCİ

Akıl hastanelerinde hademelere verilen isim
  • 6
  • 119
MANİFATURA

Fabrika yapımı her türlü kumaş ve bez gibi dokumalar.
  • 7
  • 119
KLİŞECİ

Baskıda kullanılmak amacıyla, üzerine kabartma resim, şekil, yazı çıkarılmış metal levha yapan kişi.
  • 8
  • 119
VATMAN

Tramvay sürücüsü.
  • 9
  • 119
HAZANLAR

Musevilerin dini törenlerinde dua okuyan görevliler.
  • 10
  • 119
CELLAT

Ölüm cezalarının infazını gerçekleştiren kişinin ünvanı. Arapça "Kırbaçla Vurmak" anlamına gelen "Celd" kökünden türemiştir.
  • 11
  • 119
KAMAROT

Gemilerde yolcuların hizmetine bakan görevli.
  • 12
  • 119
DEBBAĞ

Derileri sepileyip meşin, sahtiyan, kösele vesaire yapan.
  • 13
  • 119
SEYİS

Ata bakan, tımar eden kimse, at bakıcısı.
  • 14
  • 119
RAPORTÖR

Bir komisyonun verdiği kararların gerekçesini kaleme alıp genel kurul karşısında savunmakla görevlendirilen üye.
  • 15
  • 119
SON ÜTÜCÜ

Tekstil ürününe son biçimini veren kimse.
  • 16
  • 119
NARKOZİTÖR (Anestezi uzmanı)

Ameliyat sırasında hastaya narkoz veren uzman.
  • 17
  • 119
ZÜMRE BAŞKANI

Birden fazla öğretmen bulunan bölümde en kıdemli öğretmene denir.
  • 18
  • 119
ZANGOÇ

Kilise çanının ipini çeken kişiye denir. Genelde kilisenin temizliğinden de sorumludur.
  • 19
  • 119
ÇARKÇIBAŞI

Gemilerin makina mühendisi
  • 20
  • 119
SARAÇ

Koşum ve eyer takımları yapan veya satan kimse.
  • 21
  • 119
KALAYCI

Bakır ve demir kapkacağa kalaydan bir cilâ çekip beyazlatan kişi.
  • 22
  • 119
GEVENDE

Düğünlerde müzik yapıp şarkı söyleyen ve misafirleri eğlendiren orkestra. özellikle Adıyaman bölgesinde
  • 23
  • 119
KUŞBAZ

Süs kuşları yetiştiren kuş meraklısı. Kuş alıp satan kimse
  • 24
  • 119
MAHYA

Ramazan gecelerinde, camilerde iki minare arasına gerilen ipler üzerine kandil veya elektrik ampulleriyle yazılan yazı veya yapılan resim yapan usta.
  • 25
  • 119
JOKEY

Yarış atlarına binen, yetenekleri bu amaca göre geliştirilmiş kimse.
  • 26
  • 119
KOMİ

Lokantalarda garson yardımcısı.
  • 27
  • 119
SAKATATÇI

Kesilmiş hayvanın yürek, karaciğer, böbrek, işkembe, beyin, vb. gibi iç organlarıyla baş ve ayakları.
  • 28
  • 119
DÜLGER

Yapıların kaba ağaç işlerini yapan kimse.
  • 29
  • 119
FORMEN

İşçilerin düzenli ve verimli çalışmasını sağlayan ve işçiler üzerinde otoritesi olan işçi.
  • 30
  • 119
BİLEYCİ

Kesici aletleri bilemeyi iş edinmiş olan kimse.
  • 31
  • 119
MURAKIP

Denetlemeyle görevli kimse, murakıp, kontrolör.
  • 32
  • 119
ÇİLİNGİR

Anahtar yapan, satan veya onaran, kilitli kapıları açan kişi.
  • 33
  • 119
MÜBAŞİR

Mahkemede duruşmaya girecekleri ve tanıkları çağıran, yargıcın emirlerini bildiren, kâğıtları getirip götüren görevli, çağrıcı.
  • 34
  • 119
CASUS

Bir devlet veya kuruluşun gizli amaçları için çalışan kimse, dil avcısı, çaşıt, ajan.
  • 35
  • 119
VALE

Eğlence mekanlarına gelen araçlarını park eden kimse.
  • 36
  • 119
INTERN DOKTOR

Tıp fakültelerinin 6. sınıfında okuyan öğrenci.
  • 37
  • 119
SÜFLÖR

Tiyatroda oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri seyircilere duyurmadan hatırlatan kişi.
  • 38
  • 119
PİŞMANİYE

Pişmaniyenin ilk yapıldığı yer İran, pişmaniye kelimesi ise Farsça yün yapağı anlamına gelen “Peşm-peşmin-peşmek” sözlerinden türemiş.
  • 39
  • 119
SU SAKALARI

Osmanlı'da evlere, çeşmeden su taşımayı iş edinmiş olan kimse.
  • 40
  • 119
KAVAS

Elçilik, konsolosluk ve TBMM'de görev yapan eleman.
  • 41
  • 119
KAZZAZİYE

Elbiselere işlenen bu tellerden, örgü teknikleri kullanılarak farklı takılar yapılıyor. Kazaziye sanatında gerdanlık, bileklik ve ayakkabılar da üretiliyor.
  • 42
  • 119
SERİGRAFİ

Bir şablona gerilmiş ipeğin yüzeyine foto emisyonları yardımıyla grafik aktarılır. Sonra bu şablon üzerine dökülen mürekkebin ragle lastiği basıncı ile grafiğin baskı yapılacak malzemeye transferi işlemidir.
  • 43
  • 119
ORMANCI

Orman işlerine bakan, kaçak ağaç kesimini engelleyen kimse, görevli.
  • 44
  • 119
ÇIĞIRTKAN

Otobüs terminallerinde müşteri çekmek için yüksek sesle bağıran kişi.
  • 45
  • 119
ENSPEKTÖR

Geminin sefere hazır olmasını ve daima hazır bulundurulmasını sağlamakla görevli armatör çalışanı.
  • 46
  • 119
APRANTİ

At yarışlarında 50 den az yarış kazanmış, deneyimi jokeylere göre daha az genç binici.
  • 47
  • 119
YEDDİEMİN

Hukuki olarak hiç bir tarafa kesin bir şekilde ait olmayan bir malın sorumluluğunu devralan kişi.
  • 48
  • 119
KAHYA

Konak, çiftlik vb. yerlerde türlü işleri yapmakla görevli kimse
  • 49
  • 119
ATEŞEMİLİTER

Bir elçiliğe bağlı askerlik uzmanı.
  • 50
  • 119
MAKYÖZ

İyi görüntü sağlamak, belli bir tipi yaratmak veya yalnızca bazı düzeltmeler yapmak için oyuncunun yüzünde ve başka organlarında boyama ve değişim yapan kadın
  • 51
  • 119
KALAFATÇI

Onarma, süsleme, sahte süs veya tamir, düzen. Ahşap gemilerin içine suyun girmemesi için gerekli yerlerdeki tahtalar arasına üstüpü sıkıştırıp, üzerine kaynamış katran dökme işlemini yapan usta.
  • 52
  • 119
ATTAR

Güzel kokulu bitki özleri, yağlan vb. satan, güzel koku ticareti yapan kimse.
  • 53
  • 119
REMAYÖZCÜ

Trikoların yakasını yapan makina.
  • 54
  • 119
ARMATÖR

Ticaret gemilerini işletenlere verilen ad.
  • 55
  • 119
HAFRİYAT

İnşaatlar yapılırken ya da yıkılırken ortaya çıkan beton, toz toprak gibi atıkları toplama işi. (Arapça kazı yapmaktan)
  • 56
  • 119
CENAZE LEVAZIMATÇISI

Ölüler için kefen, tabut... vb malzemeleri satan kimselere verilen ad.
  • 57
  • 119
OMBUDSMAN

İngilizce kökenli bu söz hukukta “ Parlamento tarafından görevlendirilen, vatandaşları resmî makamların keyfî ve yasa dışı davranışlarına karşı korumakla görevli kişi veya kurum, kamu denetçisi.
  • 58
  • 119
OVERLOKÇU

Konfeksiyon ürünlerinin üretiminde, sanayi tipi overlok makinesi ve yardımcı aletler kullanarak parçaları birleştiren, sağlamlaştıran ve kenar kısımlarını temizleyen kişi.
  • 59
  • 119
MAL MÜDÜRÜ

İlçede devlete ait gelirleri toplayan, para ve malları koruyup saklayan ve giderlerin hak sahiplerine ödenmesine karar veren kamu görevlisi.
  • 60
  • 119
MASLAHATGÜZAR

Genellikle çeşitli sebeplerden büyükelçi atanmayan veya atanamayan bir ülkeyle diplomatik ilişkileri yürütmek üzere görevlendirilen kişi.
  • 61
  • 119
TUHAFİYE

Çorap, mendil, eldiven gibi giyim ile kurdele, dantel gibi giysi süsüne yarar şeyler. (Arapça'da 'tuhfe'den (armağan) türeme)
  • 62
  • 119
MİÇO

Küçük gemi kaptanı
  • 63
  • 119
GEMİ SÜVARİSİ

İç sularda, körfez ve limanlarda yolculuk yapan bir gemiyi sevk ve idare eden, seferin emniyetle yürütülmesini sağlayan kişi.
  • 64
  • 119
KONDÜKTÖR

Trende bilet kontrolü yapan kimse
  • 65
  • 119
GURME

Fransız kökenli bir sıfat olan 'gurman'dan gelir. Gourmet, "lezzeti keşfetmiş, damak tadına sahip kişi" demek. Ayrıca, "yemesini bilen" anlamına da gelir.
  • 66
  • 119
MEZARCI

Mezar kazan görevli.
  • 67
  • 119
MEFRUŞAT

Perde ve perdecilik konusunun önemli bir yer tuttuğu ev giydirme işi.
  • 68
  • 119
ITRİYAT

Kadın malzemelerine (parfüm, makyaj malzemeleri, güzellik malzemeleri vb.) verilen genel isim.
  • 69
  • 119
SAHAF

Genellikle kullanılmış ve eski ve değerli kitap alıp satan kitapçı.
  • 70
  • 119
PATOZCU

Kaba yemleri, kültür yem bitkilerinin sap ve dallarını öğütmek veya fındığın dış kabuğunu ayırma işlemini yapan kişi.
  • 71
  • 119
ÖRÜCÜ

Kumaş ve örgülerdeki yırtıkları, delikleri onaran kimse veya bu işlerin yapıldığı yer.
  • 72
  • 119
CASTİNG

Güzel sanatların görsel alanında konuya ve içeriğe göre oyuncu seçme işi.
  • 73
  • 119
MÜTERCİM TERCÜMAN

Çevirmen, mütercim veya tercüman, bir metni veya bir konuşmayı bir dilden başka bir dile çevirmeyi meslek edinen kişilerin genel adıdır.
  • 74
  • 119
KOMODOR

Amiral yetkisiyle görevli deniz subayı
  • 75
  • 119
SAYACI

Ayakkabının yumuşak olan üst bölümünü yapan kişi.
  • 76
  • 119
FISKACI

Cam madenini potadan alıp, demir çubuğa üflereyerek biçim veren usta.
  • 77
  • 119
TAŞLAMACI

Kot beyazlatmak veya eskitmek için dünyada makina kullanılarak yapılan işin elle yapılması.
  • 78
  • 119
ZÜCCACİYE

Cam, porselen vb. maddelerden yapılmış eşya. (Arapça cam anlamına gelen 'zücc'den türeme)
  • 79
  • 119
ARTEZYENCİ

Burgu ile delinerek açılan ve Suyu yükseğe fışkırtan usta.
  • 80
  • 119
ÇERÇİ

Köy, pazar vb. yerlerde dolaşarak ufak tefek tuhafiye eşyası satan kimse.
  • 81
  • 119
NALBANT

Hayvanların ayağına nal çakan kimse
  • 82
  • 119
SIĞIRTMAÇ

Sığır güden kimse, sığır çobanı
  • 83
  • 119
MÜCELLİT

Kitapları ciltleyen kimse.
  • 84
  • 119
GOYGOYCULUK

Dilenci, Derviş. Eskiden Muharrem ayının ilk haftasında aşure yapmak için sırtlarında torbalarla mahalle aralarında buğday, nohut, pirinç, şeker, fasulye, kuru üzüm gibi şeyler toplamak üzere dolaşırlardı. çoğu kör ve topallardan oluşurdu. içlerinden gür sesli biri "gökte melek, yerde can ağlar" dedikten sonra hepsi bir ağızdan "hoy goygoy canım" diye makamı tamamladıkları için bunlara halk arasında "goygoycu, goygoycular" denirdi.
  • 85
  • 119
HIRDAVAT

Kilit, menteşe, tel, çivi, vida gibi metal eşya. önemsiz, ufak tefek eşya, gereksiz eşya anlamına gelir.
  • 86
  • 119
YAMAK

Aşçının yardımcısı
  • 87
  • 119
HAMURKÂR

Fırınlarda hamur yoğuran kimse
  • 88
  • 119
KARTOGRAF

Haritacı.
  • 89
  • 119
ZERZEVAT

Çürümeye bırakıldıklarında mantar oluşturan, genellikle yeşil renkli, pişirilerek ya da pişirilmeden yenen, bitkinin kök, gövde, yaprak, çiçek ve meyve gibi organlarına verilen genel ad.
  • 90
  • 119
SOĞUK DEMİRCİ

Demir ve saç şeklindeki metal parçaları keserek, delerek, diş açarak, her türlü kaynak yapmak suretiyle şekillendiren kişi.
  • 91
  • 119
SEMERCİ

At, eşek, katır vb. hayvanların sırtına yerleştirilen, üzerine yük bağlanan veya binilen, iskeleti yapan usta.
  • 92
  • 119
YER HOSTESİ

Uçağa binecek olan yolcuların bilet işlemlerini yapan, ayrıca uçağa biniş sırasında yolcuların biniş kartlarını toplayan görevli.
  • 93
  • 119
CATERİNG

Kelime anlamı olarak, yiyecek tedarik eden olmasına rağmen, günümüzde en çok toplu yemek hizmeti veren firmalar için söylenir.
  • 94
  • 119
BRÜLÖRCÜ

Yakıtın hava ile uygun oranda karıştırılarak tam olarak yakılmasını sağlayan cihazı yöneten kişi.
  • 95
  • 119
BAŞAKÇI

Tarımda hasat yapıldıktan sonra geri kalanları toplayanlara verilen isim.
  • 96
  • 119
KABZIMAL

Meyve ve sebze üreticileri ile satıcılar arasında aracılık eden kimse, sebze meyve toptancısı, çiçekçi esnafı, komisyoncu.
  • 97
  • 119
MÜRETTİP

Matbaacılıkta harfleri düzenleyen, hazırlayan, sıraya koyan görevli, dizgici.
  • 98
  • 119
AKTAR

Baharat veya güzel kokular satan kimse.
  • 99
  • 119
MUSAHHİH

Yazılı metinlerdeki imla hatalarını düzeltici, düzeltmen.
  • 100
  • 119
EBE

Doğum yaptıran kişi.
  • 101
  • 119
CELEP

Koyun, keçi, sığır gibi kesilecek hayvanların ticaretini yapan kimse.
  • 102
  • 119
MAKASTAR

Makastar: Kumaş biçen, prova yapan, parçaları patrona göre ayarlayan, iş dağıtımını yapan usta.
  • 103
  • 119
İTA AMİRİ

Devlet harcamalarının yapılabilmesi için saymanlara yazılı emir verme yetkisine sahip kişi.
  • 104
  • 119
HAYVAN CANBAZI

Hayvan alım satımıyla uğraşan kişi.
  • 105
  • 119
DEGÜSTATÖR

Profesyonel şarap tadımcısı.
  • 106
  • 119
ZAHİRE

Gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl, aşlık satan kişi.
  • 107
  • 119
HANUTÇU

Turistleri ikna edip dükkanlara çekerek oralardan alışveriş yapmalarını temin eden ve bu işlemden pay alarak geçinen kişi.
  • 108
  • 119
SARRAF

Altını veya gümüşü hammadde olarak alıp satan kişi.
  • 109
  • 119
İKRAZAT

Arapça ikraz' dan türemiştir. İkraz; borç veya ödünç verme, vadesinde iade etmek ve faiz getirmek üzere, çoğunlukla şahıs veya maddi teminat karşılığında ödünç para verme anlamında.
  • 110
  • 119
STENOGRAF

Alfabenin harfleri, noktalama işaretleri, kelimeleri yerine semboller ve kısaltmalar kullanan çabuk yazma sistemiyle kayıt yapan kimse.
  • 111
  • 119
SÜRVEYAN

Gözetmen, gözetici (Kız yurtlarındaki görevlilere verilen isim)
  • 112
  • 119
DÜBLÖR

Bir oyuncunun yerine filmin bazı sahnelerinide asıl oyuncu yerine oynayan, rol yapan kişi.
  • 113
  • 119
EKSPERTİZ

Bir malın türünü, değerini, bir dokuncanın kertesini belirtmek üzere seçilen bilirkişilerce yapılan yoklama, inceleme işlemi.
  • 114
  • 119
MENSUCAT

Dokuma ve tekstil işi
  • 115
  • 119
ANİMATÖR

İnsanların tatil yerlerinde iyi zaman geçirmeleri için bir takım eğlence ve gezi programları düzenleyen kişi.
  • 116
  • 119
GARDİYAN

Cezaevlerinde düzeni, tutukluların yasalara uygun biçimde davranmalarını sağlamakla görevli kimse.
  • 117
  • 119
NALBURİYE

Çivi, kilit, menteşe gibi yapı işlerinde kullanılan şeyleri satan kimse (Osmanlıca 'Nal' kelimesinden)
  • 118
  • 119
TELLAK

Hamamda insanları keseleyip yıkayan erkek.
  • 119
  • 119
JONKLÖR

Belirli bir sayıdaki nesneyi havaya atıp tutan, bu esnada en az bir adet nesnenin seyahat halinde (havada) olmasını sağlayan sirk veya sahne sanatçıs