FOTO GALERİ
Sancaklar Cami ödüle doymuyor
Alışılagelmiş klasik cami mimarisinin dışında bir forma sahip olan ve yeraltına inşa edilen Büyükçekmece'deki Sancaklar Camisi, ibadete açıldığı günden bugüne sayısız ödüle layık görüldü.
Alışılagelmiş klasik cami mimarisinin dışında bir forma sahip olan ve yeraltına inşa edilen Büyükçekmece'deki Sancaklar Camisi, ibadete açıldığı günden bugüne sayısız ödüle layık görüldü.
İslam felsefesinin ana özelliklerinden olan tevazu unsuru ve ibadetin özü üzerine tasarlanan yeraltı camisine, Türkiye'nin yanı sıra Avrupa'nın birçok ülkesinden ziyaretçiler akın ediyor.
Sancaklar Camisi İmam Hatibi Ali Elmacı: "Caminin en büyük özelliği sadeliği. Diğer camilerdeki gösterişli süslemeler camimizde yok. Namaza durduğumuz zaman Allah ile aramızda başka bir şey düşünecek hiçbir şekil yok. Halımız da sade. İnsanlar mimaride de farklılık arzu ediyor. Böyle bir eseri de görünce, mutlu olan insanlar var"
Sancaklar Vakfı tarafından Büyükçekmece'de 7 bin 400 metrekarelik alanda, bin 200 metrekarelik kapalı alana sahip olan Sancaklar Camisi, İslam'ın özünden yola çıkılarak gösterişten uzak, sade ve mütevazı olmasına dikkat edilerek tasarlandı.
Tasarımı mimar Emre Arolat tarafından yapılan Sancaklar Camisi'ni diğer camilerden ayıran en büyük özelliği, eğimli arazisi nedeniyle yerin altındaymış hissi vermesi.
Kırşehir'de, Bakara Suresi'ndeki bir ayetten esinlenilerek iç dizaynı yapılan cami, çimleri andıran halı döşemesi, tavanındaki gökyüzü ve duvarlarındaki ağaç resimleriyle dikkati çekiyor.
Yenice Mahallesi'nde 1910'lu yıllarda kerpiçten küçük bir mescit şeklinde yapılan ve zamanla ihtiyacı karşılamayınca yıkılıp yeniden inşa edilen Hamidiye Camisi, içine yapılan resimlerle cemaatini adeta cennet bahçesinde yaşatıyor.
Azerbaycanlı bir mimar tarafından iç resimleri yapılan ve bu yıl açılan camiye ibadet etmek için kentin farklı yerlerinden kişiler geliyor.
Camide, Bakara Suresi'nin 22. ayetindeki ifadelere uygun olarak giriş bölümüne asma ağaçları, pencere aralarına kavak ağaçları, mihraba şelale, tavanına gökyüzü ve bulutlar resmedilen ve zeminine çimeni andıran yeşil renkli halı serilen camiye gelenler hayran kalıyor. Caminin dış duvarlarında büyük harflerle Arapça "Allah" ifadesi yer alıyor.
"Sanki cennet bahçesinde namaz kıldık"
Mehmet Mermer Hamidiye Camisi imamı Sefa Ekinci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1910'lu yıllarda 115 metrekare bir mescit şeklinde yapılan caminin ihtiyaca cevap vermemesi üzerine 2015-2017 yıllarında yenilendiğini, iç mekanı genişletilerek yeniden ibadete açıldığını söyledi.
Samsun'un Çarşamba ilçesinde, 1206 yılında çivi kullanılmadan yapılan Göğceli Camisi, 811 yıldır ayakta duruyor.
Hasbahçe Mahallesi, Göğceli Mezarlığı içinde yer alan cami, Anadolu'nun ahşap mimarisinin en güzel örneklerinden birini oluşturuyor.
Çivi kullanılmadan "kurtboğazı" geçme tekniği ile inşa edilen cami, Türkiye'de ayakta kalan en eski ahşap camilerden biri olarak gösteriliyor.
Sekiz asırdır ayakta duran caminin zemininde deprem takozu kullanıldığı için depremlerde yıkılmadığı belirtiliyor.
Kök boya kullanılan camideki motifler de ilk günkü canlılığını koruyor.
"Yıkılırsa kıble yönüne yıkılacak"
Göğceli Cami imamı Ahmet Özköse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 811 yıllık camide hizmet etmekten gurur duyduğunu ifade etti.
Malatya'nın Darende ilçesine bağlı Balaban Mahallesi'nde 1960 yılında yaptırılan cami, ilginç mimarisiyle dikkati çekiyor.
Projesini Yüksek Mimar-Mühendis Şerif Ali Akkurt'un yaptığı, 15. yüzyılda yaşamış, hayatının son yıllarını Darende'de geçirmiş ünlü mutasavvıf Şeyh Hamidi Veli'nin (Somuncu Baba) kayınpederi alim Abdurrahman Erzincani'nin adını taşıyan cami, beşgen mimarisi ve eğik duvarlarıyla farklı mimari özellikler yansıtıyor.
Duvarları yüzde 20 dışa eğimli olarak inşa edilen, beşgen mimarili, 6 köşeli cami, yan duvarlarında az sayıda pencere bulunmasına rağmen çatısından aldığı ışıkla aydınlanıyor.
Malatyalı mutasavvıf Es-Seyyid Osman Hulusi Ateş Efendi'nin öncülüğünde 1960 yılında inşa edilen cami, döneminin beşgen prizma temelli ilk camisi olarak dikkati çekiyor.
Cami imamı Vedat Burç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, caminin Türkiye'de yapılmış farklı mimariye sahip eserler arasında yer aldığını söyledi.
"Caminin beşgen yapısı İslam'ın 5 şartını, 6 köşesi de imanın altı şartını simgeliyor. Beşgen mimari döneminin yapıları arasında ilktir. Minarede de aynı şekilde İslam'ın beş şartı dikkate alınmıştır. Selçuklu eserlerine benzer, kubbe kullanılmamış, farklı bir çatı ile kapatılmıştır. Işık içeriye tavandan yansıyarak giriyor Mekan bir bütündür ve içinde kolon yoktur. Duvarlar yukarıya doğru açılarak geniş bir iç hacim sağlanmıştır."
Her detayı tasarım harikası"
Burç, caminin ana mekanında da kolon bulunmadığını belirterek, "Burası çok özel bir mekan, dolayısıyla her detayında tasarım harikası olacak şekilde düzenlemeler yapılmış.
Caminin yapımında büyük katkıları bulunan Hulusi Efendi'den sonra kurduğu vakıf da hala imar ve ihyasını yürütmekte. Görenlerin şaşırdığı ve sıra dışı kabul ettiği bu yarım asırlık cami, bazı teknik üniversitelerde ders konusu olarak işlenmektedir." diye konuştu.
İlginç mimarisi ve minaresi ile mahallenin tanıtımına katkı sağlayan cami, ziyaretçilerin yoğun ilgisini çekiyor.
Sivas'ta yapımına geçin yıl başlanan ve "ay-yıldız" şeklindeki mimarisiyle dikkati çeken caminin inşaatı büyük bir titizlikle devam ediyor.
Yukarı Tekke Mezarlığı yakınlarındaki belediye ve hayırsever vatandaşların yapımını üstlendiği 7 bin metrekare kapalı alan üzerine kurulu "ay-yıldız" şeklindeki caminin inşasına geçen yıl eylül ayında başlanmıştı.
Yıldız şeklindeki kapalı alanında 3 bin 500, hilal şeklindeki avlusunda ise 5 bin kişinin namaz kılabileceği caminin yıl sonunda ibadete açılması hedefleniyor.
Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte cenaze namazlarının genellikle şehir merkezinde bulunan tarihi Ulu Cami'de kılındığını, öğle ve ikindi vakitlerinde cenaze namazları olduğu için şehir içi trafiğinin ciddi şekilde olumsuz etkilendiğini belirtti.
Bu sorunu çözmek için Yukarı Tekke mezarlık alanında yeni bir cami yapma kararı alındığını ifade eden Aydın, inşaatına başlanan camide kapalı alanda aynı anda 3 bin 500 kişinin namaz kılabileceğini, açık alanla beraber bu sayının 8 bin 500 kişiye kadar çıkabileceğini dile getirdi.
Aydın, Sivas'ın sert kış koşullarının yaşandığı bir şehir olduğuna dikkati çekerek, insanlar camiden çıkmadan cenaze namazlarına katılabilecekleri şekilde planlama yaptıklarını aktardı.
Cami yerleşkesi içinde açık ve kapalı otoparklar, mezarlık ziyaretinde bulunan insanların dinlenebilecekleri alanlar ve 5 taziye salonu bulunduğunu aktaran Aydın, "Dolayısıyla insanlar cenazeye geldiklerinde bütün işlemlerin yapıldığı, tamamlandığını ve en son taziyenin verildiği bir ortam oluşmuş olacak. Projenin içerisinde kütüphaneler var, dolayısıyla isteyenler orada kitap okuma imkanı bulacaklar." diye konuştu.
"Ay-yıldızlı formda yapılmış ilk proje"
Caminin mimarisiyle de dikkati çektiğine işaret eden Başkan Aydın, şunları kaydetti:
"Farklı bir form olsun istedik. Üstten projeye bakıldığı zaman ay yıldızı, bayrağımızı yansıtan bir form projede benimsendi. İnşaat çalışmalarına kasım ayı gibi başlamıştık ve inşallah bu yıl içerisinde de tamamlamayı hedefliyoruz.
Kaba inşaatı tamamlanma aşamasında, ince işlerin de siparişleri verildi. Sivas için güzel bir proje, güzel bir hizmet olduğu kanaatindeyiz.
İnşallah tamamlandığı zaman şehrimizin önemli bir ihtiyacını da bu projede karşılamış olacağız. Ay-yıldızlı formda yapılan bir cami Türkiye'de de yok, dünyada da yok, bu anlamda ilk. Bu proje ay yıldızlı formda yapılmış ilk proje."
Cami projesini belediyenin yürüttüğünü ve hayırsever vatandaşların katkı sağladığını ifade eden Aydın, "Mesela bir vatandaşımız 5 lira yatırmış ve mesajında 'istedim ki bir tuğla da benden olsun' demiş. Çocuklar katkı sunuyor, yurt dışından katkı sunan vatandaşlarımız oluyor.
Sağ olsunlar birçok insanımızın burada katkısı var. Böyle bir projede isteyen her vatandaşımız bir tuğlayla da olsa istediği gibi ay yıldızlı cami inşaatına katkı sunabilir." dedi.
