Yüz yıldır bu deliklerin içinde yaşıyorlar! Sebebini bir bilseniz

Coober Pedy, Avustralya'nın güneyinde yer alan 'Adelaide' şehrinin 846 km kuzeyinde ilginç bir yer. Kasabanın 2000'e yakın nüfusu var. Coober Pedy Kasabası, dünyanın opal madeni başkenti sayılıyor.

Opal, silis grubundan inorganik bir madde. 1915 yılından beri gezegen üzerindeki en değerli opallerin birçoğu Avustralya'daki Coober Pedy adlı bu küçük kasabada üretildi. Çok güzel parıltılar verdiğinden mücevhercilikte değerli taş olarak kullanılır. Bu nedenle kasabanın her yanında maden çıkarmak için açılan binlerce kuyu var. Aborjinler bu bölgeye 'kupa-piti' yani 'beyaz adam deliği, su deliği' olarak adlandırmışlar.

Avustralya'nın Coober Pedy kasabası sakinleri ortalama 43°C'lik sıcaklığa ve kuraklığa dayanamadıkları için bir asırdır yer altında yaşıyor. Dışarıdan bir gözlem ile bakıldığında tek katlı gibi görülen bu binalar aslında gizemini içinde tutuyor: Yer altına doğru genişleyen yaşam alanına sahip olan bina tiplerine sahip olan kasaba halkı böylelikle sıcaklığa karşı kendini savunabiliyor.

Coober Pedy'de gündüz sıcaklığı bazen 19 dereceleri görürken gece 1 dereceye kadar düşüyor. Bazen eksileri bile görüyor. Yazın ise 40 ile 70 derece arasına kadar dalgalanan sıcaklığının olduğu söyleniyor. Özetle burada yaşayanlar için yaz ayları oldukça zorlu geçiyor.

Peki kasaba sakinlerinin buna çözümü ne oldu? Coober Pedy'deki insanlar çözüm olarak toprak altında yaşıyorlar. Zaten bu kasabayı ilginç kılan asıl şey ise yeraltı evleri...

Coober Pedy'nin halkı bölgede bulunan opal madeninden kalan tünellerde 1500 ev inşa edip bunları birbirine bağlamış.

Şehrin yüzde 60'ı yer altında oyulmuş evlerde yaşıyor. Mağara duvarlarından ortama toz inmemesi için mat bir cila bile yapılmış. Bunların yanında kasabada birçok mağaza, kilise, müze ve sanat galerisi var.

Kışın ise dışarının sıcaklığı sıfıra vururken yeraltı evlerinin sıcaklığı 20-22 derece oluyor. Bu aylar Coober Pedy'de yaşayanların en çok sevdiği zamanlar.

Coober Pedy bir turist noktasından ziyade tam anlamıyla bir kasabayı andırıyor. Buradaki yeraltı evlerinin güvenlik, barınma ve konforlu bir ısı ortamı oluşturması bir yana duvarlarında gerçek opaller bulunuyor.

Bu sayede de iç mimarisi çarpıcı bir hal alıyor. Ayrıca kasaba, dışarıdaki herhangi bir yerleşim yerinde bulunan modern ulaşılabilir imkanların hemen hemen hepsine sahip.

Radeka Downunder Backpackers Inn Otel, dışarıdan bakıldığında tek katlı küçük bir yermiş gibi görünüyor. Ancak yer altına doğru kayalar kesilip açılmış yoldan ilerlendiğinde çok sayıda odası bulunuyor. 1960'larda opal madeni olan bu yer, 1980'lerde otele dönüştürülmüş.

10 motel odası, 12 ekonomik oda ve 12 tane de lüks odası bulunuyor. Motel odalarından sekizi 3,5 metre yerin altında.İki tane yer üstünde pencereli odası olan otelin lüks odaları ise 6,5 metre yer altında bulunuyor.