'KOAH'tan % 85 sigara sorumludur'

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, KOAH hastalığına yüzde 85 oranında sigaranın yol açtığını, egzoz dumanları ve hava kirliliğinin de diğer faktörler olduğunu söyledi.Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, KOAH hastalığına yüzde 85 oranında sigaranın yol açtığını, egzoz dumanları ve hava kirliliğinin de diğer faktörler olduğunu söyledi.

'KOAH'tan % 85 sigara sorumludur'

ZEKİ GÜMÜŞ / zeki.gumus@aksam.com.tr

Korona virüs karşısında en savunmasız olanlardan biri KOAH hastaları. KOAH; Kronik Obstrüktif (Tıkanan) Akciğer hastalığının ilk harflerinin bir araya getirilmesinden ismini alan bir hastalık. Akciğerleri tekrarlayan zarar verici maddelere maruz kalması ile fonksiyonlarını yapamaz duruma getiren bir süreci tanımlar. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, bu zarar verici maddelerin başında sigaranın geldiğine dikkat çekti. Prof. Akkoyunlu “Neredeyse tüm KOAH hastalarının yüzde 85’inden sigara sorumludur. En sık neden sigara olmakla birlikte egzoz dumanları, odun-kömür gibi organik kökenli yakıtlar ve hava kirliliği de KOAH’a neden olan diğer faktörlerdir.” dedi.

Akkoyunlu, sigara gibi akciğere zarar veren partiküllerin ilk olarak hava yollarına ulaştığını kaydederek, “Bunlar hava yollarında hasar oluşturuyor ve bunun sonucu hava yolları daralıyor. Aldığımız nefesin akciğerde kanı temizleyen ve oksijenleyen bölgeye ulaşması engelleniyor. Ayrıca bu zararlı partiküller akciğerlerde kana oksijenin aktarıldığı bölgelere de hasar veriyor. Böylece daralan hava yollarından geçebilen temiz havanın kullanılabilmesi de mümkün olamıyor. Yani hasta nefes alamıyor, aldığı nefesi kullanamıyor ve kullanılan atık nefes dışarı çıkarılamıyor” şeklinde konuştu.

TEDAVİDE İLK ADIM FARKINDALIK

KOAH’ın erken dönemlerinde hastalar tarafından fark edilmediğine dikkat çeken Prof. Dr. Akkoyunlu, “İlk zararlı dumanlar akciğeri hasarlamaya başladığında akciğerler öksürerek bu zararlıları uzaklaştırmaya çalışır. Ama hasta bunun sigara tarafından oluşturulan alerjik bir durum olduğunu düşünür. Hasar ilerler, akciğerler balgam kanallarını iyice açar. Balgam ile birlikte akciğerde oluşan hasarın atıklarını ve zararlı dumanları atmaya çalışır. Hastalar bu durumu sigaranın sabahları yaptığı azıcık balgam olarak tarifler. Sigaraya devam eder. Artık yavaş yavaş efor sırasında nefes tıkanmaya başlar. Bu durum da çok yavaş geliştiğinden dolayı hastalar hareketlerinin kısıtlandığının farkına varmaz.” dedi. Prof. Akkoyunlu sözlerine şöyle devam etti:

“Mesela ‘Nefesiniz daralıyor mu?’ dediğimizde ‘Yok üç kilometre yürürüm’ derler. ‘Peki yokuşta daralıyor mu?’ diye sorduğumuzda ya da ‘Kaç kat merdiven çıkabiliyorsunuz?’ dediğimizde ‘Merdivende biraz tıkanıyorum’ ya da ‘Yokuşta yürümeyi sevmiyorum’ diye cevap verirler. Aslında aylar yıllar içinde yokuş ve merdiven gibi yüksek eforlar sırasında yaşadığı sıkışıklık hastayı bu eforları yapmaktan alıkoymuş ve sessizce alışmasını sağlamıştır. Hasta bu kısıtlamanın farkında değildir. Ancak farkına varıp bize geldiğinde hastalık ilerlemiştir. Bu durumda bize başvuran hastamızın akciğerleri genel itibari ile fonksiyonun yüzde 50’sinden fazlasını kaybetmiş ve geri dönüşümü olmayan bir yola girmiştir. Akciğerler hastamıza, sigarasını bırakması için yıllarca şans vermiş ama hastamız bu şansı kullanmamıştır.”

Bu kadar olumsuz tablo içinde tıbbın tamamen çaresiz olmadığının da altını çizen Prof. Akkoyunlu, “KOAH’ın hangi döneminde olursa olsun ilaçları düzenli kullanmak, sigarayı bırakmak, enfeksiyonlardan uzak kalmak ve efor yapmak hastalığın olumsuz etkilerini olabildiğince azaltır. Bu nedenle bu hastalarımıza öncelikli olarak sigarayı bırakmayı öneriyoruz. Grip ve gerekirse zatüre aşılarını öneriyoruz. İlaçları genel olarak solunum yolu ile alınan ilaçlar grubunda olup yüksek teknoloji içerir ve yan etkileri oldukça azdır. Bu ilaçların düzenli ve doğru bir şekilde kullanılması tedavi için oldukça önemlidir.” şeklinde konuştu.

YAŞAM KALİTESİ DÜŞÜYOR

Mevcut tedaviler hastalığın şiddetini ve nefes darlığını azaltsa da hastalığı tamamen ortadan kaldırmıyor. Tedaviye uyumun olmaması ve sigaraya devam etmek durumlarında hastalık ilerleyip solunum yetmezliğine neden oluyor. Bu durumlarda yemek, içmek ya da tuvalete gitmek gibi en temel insani ihtiyaçların karşılanmasında bile problem yaşanabiliyor. Sözkonusu sıkıntılar bir, iki saat ya da birkaç gün devam eden sorunlar değil ne yazık ki. KOAH’ın ilerlemesi ile geri dönüşümü olmayan bir süreç içine giren hastalar hayatlarının sonuna kadar böyle yaşamak zorunda kalıyorlar. 

Tüm Cumartesi haberleri için tıklayın