Son Dakika Haberi: İstanbul tanzim satış noktaları ve satılacak ürünlerin fiyatları açıklandı. Sebze ve meyve fiyatlarını kontrol altına alabilmek ve vatandaşa daha uygun fiyatlardan satın alma imkanı sunmak için geliştirilen ‘tanzim satış’ özelliği kısa süre içerisinde ilgi odağı oldu. Peki, İstanbul’da nerelerde tanzim satış noktaları bulunuyor? Tanzim etmek düzene koymayı veya düzen getirmeyi vurgular. Tanzim satmak ise kamu kurumlarının piyasaya müdahale şeklidir. Belediyeler ve halka hizmet amaçlı çalışan kamu kurumlarının halkın iyiliğine piyasaya ucuz ürün sunmasıdır.
İSTANBUL’DA 50 NOKTADA
“Tüm ekip arkadaşlarımız, zabıta ve halkla ilişkiler ekibimiz öncülüğünde satışlarımızı bu noktalarda gerçekleştireceğiz” diyen Baraçlı, ürünlerin kalitelerinin ön planda olacağını, amacın enflasyonla mücadele ederek vatandaşın temiz ve lezzetli ürünleri almasını sağlamak olduğunu vurguladı.
Baraçlı, “İstanbul’daki 50 tanzim satış noktasında vatandaşın sebze ve meyve fiyatları ile ilgili problemlerini ortadan kaldırmak için ilk etapta domates, salatalık, ıspanak, patates, soğan, patlıcan ve biber olmak üzere çalışmalarımız başlayacak.” değerlendirmesini yaptı. Satış noktalarındaki tüm araçlarda BELTUR görevlileri olacağı öğrenilirken, Arnavutköy, Adalar, Şile, Silivri ve Çatalca’da üreticilik yapıldığı için bu 5 ilçede satış olmayacağı belirtildi.
Belediye görevlileri tarafından kurulan tanzim satış noktasında hafta içi hergün sebze satışı yapılacak. ‘Halk sebze, üreticiden tüketiciye', ‘Enflasyonla topyekun mücadele' pankartları asılan çadırda patates, soğan, kabak, domates, salatalık, biber ve patlıcan, marketlerdekinden daha uygun fiyata tüketiciye satılacak. Kredi kartının da geçerli olacağı tanzim çadırlarında fiyatlar pazartesi günü belirlenecek. Tarım Kredi Kooperatifleri'nden gelecek ürünler, kar amacı gütmeden halka verilecek.
KAĞITHANE MEYDANI
ÜMRANİYE MEYDANI
MECİDİYEKÖY MEYDANI
ESENLER MEYDANI
AVCILAR MEYDANI
ESENYURT MEYDANI
ÇEKMEKÖY MEYDANI
BAKIRKÖY MEYDANI
K.ÇEKMECE MEYDANI
AKSARAY MEYDANI
ZEYTİNBURNU MEYDANI
EMİNÖNÜ MEYDANI
BAHÇEŞEHİR 1.KISIM
TAKSİM MEYDANI
BAŞAKŞEHİR 2.ETAP METRO ÇIKIŞI
KASIMPAŞA KIZILAY MEYDANI
BÜYÜKÇEKMECE
BEYLİKDÜZÜ MEYDANI
EYÜPSULTAN MEYDAN
BAYRAMPAŞA MEYDANI
ATAŞEHİR ÖRNEK MAHALLESİ
BAĞCILAR MEYDANI
BEYKOZ KAVACIK MEYDAN
GÜNGÖREN MEYDANI
ÜSKÜDAR KİRAZLITEPE
SULTANBEYLİ MEYDANI
FATİH KARAGÜMRÜK MEYDAN
SULTANGAZİ MEYDANI
BOSTANCI LUNAPARK
GOP MEYDANI
PENDİK SAHİL MEYDAN
SARIYER MEYDANI
HALKALI MEYDAN
BEŞİKTAŞ MEYDANI
ÜMRANİYE MEYDAN AVM OTOPARK
ÜSKÜDAR MEYDANI
ATAŞEHİR MEYDAN
ŞİRİNEVLER MEYDANI
İSTİNYE İSPARK
KARTAL MEYDANI
ZEYTİNBURNU AVM
MALTEPE MEYDANI
ALİBEYKÖY SİLAHTAR
PENDİK MEYDANI
HALİÇ
TUZLA MEYDANI
BAYRAMPAŞA YILDIRIM MAHALLESİ
SANCAKTEPE MEYDANI
ESENLER 100.YIL MAHALLESİ
TANZİM SATIŞ NOKTALARINDA HANGİ SEBZELER SATILACAK
Belediyelerin fiyatları kontrol altında tutabilmek için satışlarını gerçekleştireceği sebzeler şöyle; domates, biber, patlıcan, salatalık, ıspanak, soğan, patates.
Öte yandan bazı bölgelerde meydanlar çok büyük olduğundan 34 ilçede 50 ayrı noktada büyük çadırlar konuşlandırılacak. 5 ilçede (Arnavutköy, Adalar, Şile, Silivri, Çatala) üreticilik yapıldığından dolayı buralarda satış olmayacak
MOBİL TANZİM SATIŞI BAŞLADI
Sebze meyve fiyatlarını düşürmek için Gaziosmanpaşa’da mobil tanzim satış noktası kuruldu. Sebze meyve fiyatlarını düşürmek için İstanbul’daki ilk mobil tanzim satış noktası Gaziosmanpaşa’da hayata geçirildi. Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta, mobil tanzim satış noktası açılışında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın artan sebze ve meyve fiyatlarını düşürmek için hayata geçirdiği tanzim satış noktası projesi kapsamında İstanbul’daki ilk mobil tanzim satış noktasını hayata geçirdikleri için mutlu olduklarını söyledi.
Usta, sebze ve meyvenin direkt üreticiden, tüketiciye erişmesi için belediye olarak sorumluklarını yerine getireceklerini belirterek, satış noktaların pazar ve marketlerdeki fiyatları indireceğini, fiyatların vatandaşların alım gücüne uygun olduğunu vurguladı. Haftanın belirli günlerinde her mahalleye sırayla mobil tanzim satış aracının gideceğini ifade eden Usta, hangi mahallede hangi gün satış olacağını belediyenin sosyal medya hesaplarından bildireceklerini ve hiçbir kar uygulamadan ürünlerin satışını gerçekleştireceklerini dile getirdi.
Usta, mobil tanzim satış noktalarında plastik poşet yerine doğa dostu bez çanta kullanarak sıfır atık projesine de destek vermeye devam edeceklerini ifade etti. Pazardan alışveriş yapmak yerine mobil tanzim satış noktasını tercih eden vatandaşlardan Ali Osman Gökkaya, projenin çok anlamlı olduğunu ifade ederek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hayata geçirdiği tanzim satış noktaları için teşekkür etti.
Tanzim satış ne işe yarar?
Tanzim etmek düzene koymayı veya düzen getirmeyi vurgular. Tanzim satmak ise kamu kurumlarının piyasaya müdahale şeklidir. Belediyeler ve halka hizmet amaçlı çalışan kamu kurumlarının halkın iyiliğine piyasaya ucuz ürün sunmasıdır.
Tanzim satış nedir?
Tanzim, kelime manasıyla düzen verme ve yoluna koyma anlamı taşımaktadır. Tanzim satış ise Türkiye'de 1973 yılında Tansa adı ile satışa başlamıştır. 1976 yılına gelindiğinde, "Tanzim Satışlar Müdürlüğü" çatısı altında, İzmir Konak'ta ilk mağaza açıldı; mağaza sayısı, 1986 yılında 12'ye ulaştı. Bu gelişmeyle birlikte ortaya çıkan şirketleşme düşüncesi doğrultusunda, 15 Aralık 1986 tarihinde Tansaş İzmir Büyükşehir Belediyesi İç ve Dış Ticaret A.Ş. kuruldu.
1996 yılında, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ait Tansaş hisselerinin %32.98'i halka açıldı. 1999 yılında hisselerini Doğuş Grubu satın aldı. Tansaş, hizmet kalitesini yükseltmek ve verimliliği daha üst seviyelere çıkarmak amacıyla, 2002 yılı içinde, Macrocenter'ı kendi bünyesine kattı. Tansaş, 10 Kasım 2005'te Migros bünyesine satıldı. Sektör lideri ile birleşmenin etkisi ile sektördeki gücünü artırarak müşterilerine hizmete devam ederek büyümektedir. 2008 yılı sonunda Tansaş mağaza sayısını 270'e çıkartmıştır. 2016 yılında Migros ile birleşmiştir.
Tanzim satış yerleri
İlk etapta Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri tarafından uygulanmaya başlanacak. Özellikle fiyatında regülasyona ihtiyaç duyulan sebze meyvelere öncelik verilecek. Hangi ürünlerin, nerelerde satılacağını büyük şehir belediyeleri duyuracak.
İstanbul ve Ankara’da tanzim satış yerleri nerede olacak?
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı belediyelerin düşük fiyatla sebze-meyve satacağı tanzim satış noktalarına ilişkin detaylar belli oldu. Uygulama, gelecek hafta Ankara ve İstanbul'da başlayacak. Belediyeler, üreticinden doğrudan satın aldıkları gıda ürünlerini düşük karla satacak. Sera yatırımlarına Ziraat Bankası üzerinden destek, büyük şehirlere ise tanzim satış noktaları geliyor. Hükumet, sebze-meyve fiyatlarındaki yükselişe karşı harekete geçti. Buna göre, belediyeler, gelecek haftadan itibaren belirledikleri noktalarda tanzim satış yerleri kuracak. Belediyeler tarafından üretici hallerinden satın alınan meyve ve sebzeler düşük karla satılacak, böylece komisyoncular ve aracılar devre dışı kalacak.
Tanzim satış hangi illerde olacak?
İlk etapta Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri tarafından uygulanmaya başlanacak. Özellikle fiyatında regülasyona ihtiyaç duyulan sebze meyvelere öncelik verilecek. Hangi ürünlerin, nerelerde satılacağını büyük şehir belediyeleri duyuracak.
İSTANBUL
İstanbul’un târihi çok eski çağlara dayanır. Nitekim Kadıköy’ün Fikirtepe semtinde yapılan kazılarda M.Ö. 3000 senelerine âit âletler ve iskeletler bulunmuştur. İstanbul’un ilk sâkinleri, Traklardır. Bilâhare Rumlardan bir kafile Megare şehrinden “Byzans” idâresinde bu bölgeye gelirken Sarayburnu-Ahırkapı arasında “Bizantion” (Bizans) şehrini M.Ö. 657-658’de kurmuşlardır. Balıkçılık ve çiftçilikle geçinen bu şehir sâkinleri, kısa zamanda zenginleşmişler ve şehir Boğaz’dan geçen gemilerin uğradığı bir ticâret merkezi olmuştur. İlk surlar “Bizas” (Vizas) tarafından M.Ö. 7. asırda yapılmıştır.
Roma İmparatoru Constantinus bu şehri genişletip 7 tepe üzerine inşâ ederek M.S. 324’te başkent yapmış ve şehre kendi ismini vermiştir. Haliç’ten Cerrahpaşa semtine kadar surlar yaptırmıştır. M.S. 395’te Roma İmparatorluğu ikiye bölününce bu şehir, Doğu Roma İmparatorluğunun (Bizans) başkenti olmuştur. İstanbul’a “Deutera Rome” (İkinci Roma) da denmiştir. İstanbul’u 447 senesinde Türk Hun imparatoru Attila kuşattı. Yapılan anlaşma netîcesinde Bizans’ı yıllık vergiye bağladı. Avar Türkleri 616’da İstanbul önlerine geldiler. 626’da İstanbul’u kuşattılar. Aynı târihte Sâsânîler de, Kadıköy-Üsküdar’da kuşatmaya katıldılar. Bizans ağır şartlarla sulh anlaşması imzâlıyarak bu kuşatmadan kurtuldu.
Hazret-i Peygamberin İstanbul’un fethedileceğine dâir müjdesi ve şehri fethedecek emir ve askerleri medh etmesi, asırlar boyunca bütün İslâm ordularının gönlünü tutuşturarak, onların îmân seli hâlinde dalga dalga bu şehre akmalarına sebeb oldu. Nitekim üçüncü halîfe hazret-i Osman’ın hilâfeti zamânında, Sûriye vâlisi olan hazret-i Muâviye, Bizans’a karşı ilk deniz seferini başlattı. Bizans donanmasını Finike’de 655 senesinde yendi. 668-669 senesinde İslâm orduları İstanbul’u kuşattılar. Bu kuşatmaya Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) sancaktârı Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb-i Ensârî (radıyallahü anh) ile pekçok Sahâbe-i kirâm (radıyallahü anhüm) ve hazret-i Muâviye’nin oğlu Yezid katıldılar. O esnâda 80 yaşında bulunan Eyyûb Sultan hazretleri (Ebû Eyyûb-i Ensârî radıyallahü anh) şehid oldu (Bkz: Ebû Eyyûb-i Ensârî). Yine hazret-i Muâviye devrinde İstanbul ikinci defâ kuşatıldı (673-680) ise de “Gregeois” adı verilen Rum ateşinin verdirdiği zâyiatlar sebebiyle kuşatma kaldırıldı.
Emevî’ler devrinde Halîfe Süleymân zamânında 713-717 arasında İslâm orduları Mesleme emrinde, İstanbul’u kuşatmışlar ve şehir düşme hâline gelmişken, netîce alınamamıştır. 781 senesinde Hârun-Reşid şehri muhâsara etmişse de, senelik vergiye bağlayıp geri çekilmiştir. 813 senesinde Bulgar Türkleri lideri Kurum Han, Bizans ordusunu Edirne Meydan Muhârebesinde imhâ etti, fakat surları aşamadı. 1090’da Peçenek Türkleri Küçükçekmece’ye kadar geldiler, şehri kuşattılar. Şehir düşmek üzereydi. Bizanslılar Kuman Türkleri ile anlaştılar. Kuman Türkleri, Peçenek Türklerini yenerek İstanbul’u kurtardılar. 1071 Malazgirt Zaferinden birkaç sene sonra Selçuklu Türkleri, Üsküdar önlerine geldiler. İznik’i başkent yaptılar. Bu sırada Haçlı Seferleri başladı. Böylece İstanbul’un fethi ve Türklerin Avrupa kıtasına çıkması, 3.5 asır engellenmiş oldu. Anadolu’da Türkiye Selçukluları Devletini kuran Anadolu Fâtihi Süleymân Şah, 1080 senesinde bir bahar günü Üsküdar tepelerinden birinin üzerinde İstanbul’u seyrettikten sonra şehâdet parmağı ile İstanbul’u göstererek, şu veciz ve mânâlı konuşmayı yaptı:
“Bu güzel belde neden bizim olmasın? Neden gazâ meydanlarında zaferden zafere koşturduğumuz bayraklarımız bu muhteşem şehrin surları üzerinde dalgalanmasın? Neden ümmeti olmakla şereflendiğimiz, yolunda olmayı hayâtımızın gâyesi bildiğimiz, âlemlere rahmet olarak gönderilen, hak ve son Peygamber, şan ve şerefi çok yüce olan sevgili Peygamber efendimizin sevgisine lâyık serdar ben, bu sevgiye layık askerler siz olmayasınız?”
Haçlı seferlerinin dördüncüsü, 16 Nisan 1204’te, Bizans’ı Türklerden kurtarmak gâyesiyle tertip edildi. Haçlı ordusu şiddetli bir savaştan sonra İstanbul’a girdi. Bu orduda bulunan fakir Avrupalı askerlerin İstanbul’un zenginliği karşısında gözleri kamaştı. Üç gün üç gece şehri yağma edip 10 binlerce Bizanslıyı öldürdüler. Şehrin eserlerini yakıp yıktılar. Kıymetli eşyâları yağma ettiler. Kadınların ırzına tecâvüz ettiler. Bu barbarlığa, askerlerle birlikte Katolik râhip ve papazları da katıldılar. 1204-1261 arasında Haçlı Ordusu İstanbul’u harâbe hâline getirmiştir. 1261’de Paleologoslar emrindeki Bizanslılar, Lâtinleri kovdular. Bizans İmparatorluğunun başkentini İznik’ten yeniden İstanbul’a taşıdılar. Haçlı seferleri bitince Bizans ile Osmanlılar karşı karşıya kaldılar.
Osmanlı Devletinin ikinci sultanı Orhan Gâzi Üsküdar’a geldi. Bizans İmparatoru ile görüştü. Bizans İmparatorunun İstanbul’a dâvetini kabul etmedi. 1390 ilkbaharında Yıldırım Bâyezîd İstanbul’u kuşattı ise de, vergi karşılığı kuşatmayı kaldırdı. Yıldırım Bâyezîd Anadolu Hisarını yaptırarak, 1397’de İstanbul’u tekrar ablukaya aldı. İstanbul’u feth için kararlıydı. Tîmûr ile 1402’de yaptığı Ankara Savaşı, bu fethi, yarım asır geriye attı. Yıldırım Bâyezîd’in oğlu Mûsâ Çelebi, 1411’de İstanbul’u muhâsara etti, fakat alamadı. Yıldırım’ın torunu Sultan İkinci Murâd, 1422 senesinde (15 Haziran 24 Ağustos arasında) İstanbul’u kuşattı. İstanbul’un düşmesi an meselesiydi. Bizans, Roma kilisesi ve İran’ın işbirliğiyle Anadolu’da büyük bir isyân çıkarıldı. Bunun üzerine İkinci Murâd Osmanlı ordusunu kuşatmadan alıp, Anadolu’ya gönderdi. Son defâ kuşatıp, şehri fetheden Fâtih Sultan Mehmed Hanın ilk icraatı Anadolu Hisarı karşısına Rumeli Hisarı (Boğazkesen Hisarı)nı inşâ ederek, İstanbul Boğazını kontrolu altına almak oldu. Boğaz’dan Türklerin izni olmadan geçmek imkânsız hâle getirildi. Anadolu Hisarını tâmir ettirdi. Matematik, balistik ilminde bir dehâ olan Sultan İkinci Mehmed Han, plânlarını kendisinin çizdiği büyük toplar döktürdü. Bizans ve Venedik donanması Haliç’te olup, Türk donanmasına nazaran çok güçlüydü. Fâtih, Osmanlı donanmasını geceleyin karadan yürüterek Haliç’e indirdi.
Nihâyet bu güzel şehir, 29 Mayıs 1453 Salı sabahı, Osmanlı ordusunun yaptığı son bir hücumla fethedildi. Böylece, hazret-i Peygamberin asırlardır, İslâm ordularını arkası gelmez dalgalar hâlinde İstanbul’a sevkeden müjdesi gerçekleşmiş, Roma İmparatorluğu da târihe gömülmüş oluyordu.