Sasani İmparatorluğu tarihi, Osmanlı ile arasında yaşananlar merak ediliyor. Sasani Devleti nedir? Zeytin Dalı Harekatı kapsamında teröristlerden temizlenen Afrin ilçe merkezinde teröristlerin önceden kullandığı binalarda arama tarama faaliyetleri devam ediyor. Bulunan kitaplar içerisinde Sasani İmparotorluğu'nun kitaplarda yer alması ise dikkat çekti. Tizpon şehrindeki Sasani Sarayı parlak bir kültüre ev sahipliği yapıyordu. Astronomi, sanat, tıp ve felsefe alanlarında çeşitli çalışmalar yapılıyordu. Boş zamanlarda satranç ve polo gibi oyunlar oynanırdı. Sasani sanat çalışmalarının İslam sanatı üzerinde son derece büyük bir etkisi olmuştur. Onun etkileri Çin’de, Orta Asya’da ve hatta Batı Avrupa’da bile hissedilmiştir. Sasaniler aynı zamanda kaya oymaları ile ünlenmişlerdir.
SASANİ İMPARATORLUĞU NEDİR?
Tizpon şehrindeki Sasani Sarayı parlak bir kültüre ev sahipliği yapıyordu. Astronomi, sanat, tıp ve felsefe alanlarında çeşitli çalışmalar yapılıyordu. Boş zamanlarda satranç ve polo gibi oyunlar oynanırdı. Sasani sanat çalışmalarının İslam sanatı üzerinde son derece büyük bir etkisi olmuştur. Onun etkileri Çin’de, Orta Asya’da ve hatta Batı Avrupa’da bile hissedilmiştir. Sasaniler aynı zamanda kaya oymaları ile ünlenmişlerdir.
Suriye çölünden Kuzeybatı Hindistan’a kadar yayılan imparatorluğun kuruluşu başta Roma olmak üzere, Hunlar, Tükler ve Bizans İmparatorluğu gibi önemli güçlerle uzun savaşlara neden oldu. Ermenistan’ın fethi sırasında Kral I. Şapur (M.S. 240 / 242 – 272) M.S 260 yılındaki Edesa Savaşı’nda Roma İmparatoru Valerian’ın yenip tutsak almasıyla ünlenmiştir. M.S 296 yılında Romalılar üstünlüğü yeniden ele geçirdiler. Böylece Sasaniler, Ermenistan ve Mezopatamya ’ dan çıkarıldı. İmparatorluk güçlü krallarla ( M.S. 579 yılından önce I. Khosrau gibi) ve güçlü yerel asiller arasındaki güç mücadelelerine sahne oldu. Arap fethinden önce, 7. Yüzyılda çözülme başlamıştı. Bu sürece paralel olarak Zerdüştlük inancı da gücünü kaybetmeye başladı.
Düşüşü ve Yıkılması (622–651)
II. Hüsrev'in seferi ilk bakışta büyük bir zafer olarak görülse de, aslında İran ordusunu oldukça geniş bir alana yaymış ve halkı yüksek vergilerle karşı karşıya bırakmıştı. Bizans imparatoru Herakleios (610-641) bir taktik manevrayla misilleme yaparak kuşatma altındaki başkentinden çıktı ve Karadeniz'e gemiyle geçip İran'a arkadan saldırdı. Herakleios, Hazarlar'ın ve diğer Türk gruplarının da yardımıyla, 15 yıl süren savaş sonucu yıpranan Sasaniler'e karşı yıkıcı zaferler elde etti. Herakleios'un seferi, Hazarlar tarafından terk edilen Bizanslıların Rhahzadh komutasındaki Fars orudusunu Ninova Muharebesi'nda (627) mağlup etmesiyle doruk noktasında ulaştı. Herakleios, bunun ardından Mezopotamya ve Batı İran'a yürüdü. Zerdüşt mabedi Taht-ı Süleyman'ın ateşgedesini ve Adurbadagan'da Hüsrev'in bir konutu olan Gayshawan'ı yağmaladı. Bu esnada II. Hüsrev'in suikast sonucu öldüğü haberi kendisine ulaştırıldı.
II. Hüsrev'in suikastını karmaşa ve iç savaş takip etti. 14 yıllık bir süreç ve II. Hüsrev'in iki kızı ve spahbod Şahrbaraz da aralarında olmak üzere üst üste tahta çıkan 12 kralın ardından Sasani İmparatorluğu oldukça zayıfladı. Merkezi otoritenin gücü generallerin eline geçti. İhtilaller serisinin ardından güçlü bir kralın ortaya çıkması için birkaç yıl geçecekti. Sasaniler eski gücüne tam anlamıyla hiçbir zaman ulaşamadı.[25]
632 baharında, saklanmakta bulunan III. Yezdigirt (I. Hüsrev'in torunlarından biri) tahta çıktı. Aynı yıl, ilk Arap bölükleri İran topraklarına saldırılarda bulundu. Yıllar süren savaşlar hem İranlıları hem de Bizanslıları yormuştu. Ekonomik düşüş, ağır vergiler, dini kargaşa, katı sosyal tabakalaşma, vilayet derebeylerinin artan gücü ve hükümdarların sık sık değişmesi Sasanilerin daha fazla zayıflamasına sebebiyet verdi. Bu faktörler Arap istilasını kolaylaştırdı.
II. Hüsrev'in kızı Kraliçe Purandokht, son kadın hükümdar ve Sasani hanedanının tahta çıkan son üyelerinden biri, 630.
Sasaniler ilk Arap ordularının tehditlerine karşı hiçbir zaman yeterli bir direniş oluşturamadılar. Sasaniler gibi, Bizans da yakın zamanlarda ortaya çıkan yayılmacı Araplar tarafından benzer bir tehditle burun burunaydı ve artık rahatsız edecek konumda değildi. Buna rağmen, Yezdigirt danışmanlarının kontrolü altında bulunuyordu ve küçük feodal krallıklara bölünmeye başlayan çok büyük bir ülkeyi birleştirmekten acizdi. Sasanilerle Müslüman Araplar arasındaki ilk karşılaşma 633 yılının nisan ayındaki bir savaşla başlamıştır. Muhammed'in seçilmiş sahabelerinden biri olan Halid bin Velid komutasındaki disiplinli Arap ordularıyla Sasani orduları arasında 633 yılı sonuna dek dokuz çatışma daha gerçekleşmiş ve tümü Halid bin Velid'in zaferiyle sonuçlanmıştır.
Halife Ebu Bekir'in vefatı sonrasında bu bölgedeki komutanlık görevinden çekilmiştir. 634 yılının ocak ayında Firaz Savaşı, arap ordularının zaferiyle sonuçlanmıştır. Aynı yılın ekim ayında görece küçük ordular arasındaki Köprü Savaşı'nda ise arap orduları ağır bir yenilgi almıştır.
Ömer bin Hattab'ın halifeliği sırasında bir Müslüman ordusu 637 yılında Rüstem Farrokhzad komutasındaki kendinden daha büyük bir orduyu Kadisiye Savaşı'nda mağlup etti ve Ktesifon'u kuşattı. Uzun süren bir kuşatmanın ardından Ktesifon düştü. Yezdigirt ardında imparatorluğun devasa hazinesinin çok büyük bir kısmını bırakarak doğuya kaçtı. Kısa bir süre sonra Ktesifon'u ele geçiren Araplar güçlü bir finansal kaynağın sahibi oldular. Sasaniler de kaynak sıkıntısına düştü. İmparatorluk yorgun, bölünmüş ve etkili bir hükümetten yoksun olmasa bir araya gelen ve tek bir ordu olarak hareket eden Sasani askeri kanadının özel atlı birlikleri olan Azadan (Asavaran/Asatan) kastı bir ihtimal Arapları yenebilirdi. Fakat olayların hızlı gelişmesi sonucu İmparatorlukta beliren güç boşluğunda hiçbir zaman bir araya gelemediler. Bunun sonucu İslam fethi oldu. Bir kısım Sasani valileri güçlerini birleştirerek İslam Ordularını püskürtmek isteseler de merkezi otoritenin olmaması buna engel oldu ve Nihavend Savaşı'nı kaybettiler.[21] Ordu komuta yapısı yok olan, soylular dışında kalan tımarlı birlikleri önemli ölçüde azalan, finansal kaynakları elinden giden ve azar azar yok edilen Sasani İmparatorluğu, 10 yıl boyunca Arap ordularının istilasına sahne oldu.
Nihavend Yenilgisi'nin haberini alan Yezdigirt yanindaki Fars soyluları ile birlikte kuzeyde Horasan vilayetinin iç taraflarına kadar kaçtı. 651 yılının sonlarına doğru bir değirmenci tarafından Merv'de suikast sonucu öldürüldü.[21] Diğer İran soyluları Orta Asya'ya yerleşerek bu bölgede İran kültürünü ve dilini yayacak olan ilk yerel Fars hanedanlığı Samanileri kurdular. Samaniler İslam'ın egemen olmasından sonra Sasani gelenek ve kültürünü yeniden diriltmeye çalıştılar.
NEDEN GÜNDEME GELDİ?
Zeytin Dalı Harekatı kapsamında teröristlerden temizlenen Afrin ilçe merkezinde teröristlerin önceden kullandığı binalarda arama tarama faaliyetleri devam ediyor. Türk askerlerinin tarafından yapılan aramalarda; teröristlere eğitim verildiği tespit edilen bir binada örgüte ait çok sayıda kitap ve sözde kanton yönetiminde yer alacak kişiler için hazırlanan kimlik kartları bulundu. Sasani İmparotorluğu'nun kitaplarda yer alması ise dikkat çekti.
ZERDÜŞTLÜK NEDİR?
Günümüzden yaklaşık 3500 yıl önce ortaya çıktı Zerdüştlük.
Milattan önce 5. ve 6. yüzyıllarda özellikle Perslerde yaygındı.
İnanışa göre su, toprak, hava ve ateş kutsal sayılıyor. İbadet anlayışı ise ateşe, aydınlığa veya Güneş'e bakmak.