Adana’da ‘ilk aşkım’ dediği kocası tarafından şiddete maruz kalıp, fuhşa zorlanan ve yargılandığı davada 15 yıl hapse mahkum edilen bir çocuk annesi Çilem Karabulut, ’50 bin TL’lik kefaletle serbest bırakıldı. Özgürlüğünün tadını doyasıya yaşayan Karabulut, baba evinde alkışlarla karşılandı. “Geç gelen bir adaletti ama yerini buldu” diyen Karabulut, “Katil bir insanın koynunda yaşamaktansa özgür olmak çok güzel bir şey” yorumunu yaptı.
1
SONER KAN / ADANA
Adana’da kendisine şiddet uygulayıp, fuhşa zorladığı ve ‘ilk aşkım’ dediği 33 yaşındaki Hasan Karabulut’u öldürme suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Çilem Karabulut, 50 bin liralık ‘kefalet’in ödenmesi sonrasında serbest kaldı. Cezaevinden çıkıp, çocuğunu kucağına alan genç kadın, baba evinde alkışlarla karşılandı. Karabulut, “Geç gelen adaletti ama yerini buldu. Katil bir insanın koynunda yaşamaktansa özgür olmak çok güzel bir şey” dedi.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ ÖMÜR BOYU HAPİS
Olay, 8 Temmuz 2015 tarihinde merkez ilçe Seyhan’a bağlı Yeşilyurt Mahallesi’nde yaşandı. İddiaya göre; kendisini dövüp, fuhşa sürüklemek istediği 33 yaşındaki eşi Hasan Karabulut’u tabancayla öldüren bir çocuk annesi Çilem Karabulut, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Karabulut hakkında da ‘yakın akrabayı öldürme’ suçundan hakkında Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası’ istemiyle dava açıldı.
AZRAİL’İ BEKLEYEN ÖLÜ GİBİYDİM
Dava boyunca kendisini; “Azrail’i bekleyen ölü gibiydim” diye savunan Karabulut, 15 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Ancak Çilem’i yargılayan mahkeme heyeti başkanı Ogün Maden, bu karara ‘muhalefet şerhi’ koydu. Yaklaşık bir yıldır cezaevinde olan Karabulut, avukatı İsa Ayanoğlu’nun 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne itirazda bulundu. O başvuru kabul edildi ve mahkeme, Karabulut için ’50 bin lira kefalet’ ve ‘adli kontrol şartı’ koydu.
ALKIŞLARLA KARŞILANDI
Avukat İsa Ayanoğlu, söz konusu kefalet ücretini bankaya yatırıp, gerekli yazışmaları da yapınca Çilem Karabulut da tutuklu olduğu Mersin’in Tarsus ilçesindeki Kadın Cezaevi’nden tahliye oldu. Sonrasında Adana’ya geçen Karabulut, Kiremithane Mahallesi’ndeki babaevine geçti. Burada mahalle sakinleri ve kadınlar tarafından alkışlarla karşılanan Karabulut, 2.5 yaşındaki kızını kucağına alarak, büyük sevinç yaşadı.
GEÇ GELEN ADALET YERİNİ BULDU
Daha sonra babaevine geçen Karabulut, burada ‘geçmiş olsun’ dileklerini kabul etti. Gazetecilere açıklamalarda da bulunan Çilem Karabulut, “Geç gelen bir adaletti ama yerini buldu. Adalete güveniyordum. Uzun yıllardır bu adaleti arıyordur. Gerek avukatım İsa Bey, gerekse kadınlar, dışarıda oluşan kamuoyu, medya bizi yalnız bırakmadı. Yalnız olmadığımı bilmiyordum. O kapıdan çıkacağımı biliyordum. Bugün ya da yarın diyordum” dedi.
BİR BELAYI DEF ETTİM
Karabulut, konuşmasını da şöyle sürdürdü; “Yargıtay kararını beklemiyordum. Bana söz vermişlerdi; ‘Yargıtay kararından önce seni çıkartacağız’ diye. Ben de buna yürekten inanıyorum. Gerçekten de sözlerini tuttular. Kızıma kavuştuğum için çok mutluyum. Bir belayı def ettim. Karışık duygular yaşıyorum ve bu duyguların tarifi yok.”
KADIN MÜCADELESİNDE SEMBOL OLDUM
“Kadın mücadelesinde sembol oldum” diyen Karabulut, şöyle devam etti; “Çünkü şiddete karşı boyun eğmedim. Koruma kararları çok aldırdım ancak sesimizi duyan olmadı. Ben bir insanı öldürdüm, bir insanın canına kıydım ama buna mecburdum. O şiddete maruz kalan, sesini bir türlü duyuramayan, koruma kararlarının sessiz kaldığı bir kadındım ve artık tüm kadınların sesiyim.”
KATİL BİR İNSANIN KOYNUNDAYDIM
Bir yıldır cezaevinde olduğunu hatırlatan Karabulut, “ Ben bir yıldır içeride tutsakken, benim için mücadele eden kadınlar çok oldu. Ben de ömrüm yettiğince ben de kadınlar için mücadele edeceğim. Cezaevindeyken de bunu kendi kendime söz vermiştim. Şiddet maruzu bir kadınım. Hala etkisinden kurtulamadığım bir durum. Artık o günler geride kaldı ve şuan tarifi imkansız bir mutluluk yaşıyorum. Katil bir insanın koynunda yaşamaktansa özgür olmak çok güzel bir şey” ifadesini kullandı.