Oruç fidyesi nedir, kimler verebilir? Fidye ne kadar, kaç TL? Ramazan günlük oruç bedeli 2020 sizlerle...

Oruç fidyesi hakkında detaylı bilgi almak isteyen kişiler arama motorlarında yoğun olarak Fidye miktarı ne kadar, kaç TL? Fidye nedir, kimler verebilir? sorularının yanıtını araştırıyor. Ramazan ayının gelmesiyle beraber vatandaşlar Ramazan günlük oruç bedelini yakından takip etmeye başladı. Diyanet, 2020 fidye miktarını açıkladı. Detaylar haberimizde.

Fidye miktarı ne kadar, kaç TL? Oruç fidyesi nedir, kimler verebilir? Ramazan ayının gelmesiyle beraber konu hakkında aramalar hız kazandı. Diyanet kimlerin oruç tutup tutamayacağı açıklamasında 2020 fidye miktarını da duyurdu. Ramazan ayında oruç tutamayanların oruç fidyesi ödemesi gerekiyor. Haberimizin içerisinden fidye hakkında detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.

FİDYE NEDİR?

Fidye kelime olarak bir kimsenin içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtarmak için ödenen bedel anlamına gelmektedir. Dinen ise karşılığı ise bazı şartlar nedeniyle oruç tutamamayanların vermesi gereken miktardır.

Kur'an-ı Kerim'de, "Oruç tutmaya güç yetiremeyenler, bir yoksul doyumu fidye öder." (Bakara, 2/184) buyrulmaktadır. Buna göre ihtiyarlık ve şifa ümidi olmayan bir hastalık sebebiyle oruç tutamayan kimse, daha sonra bu oruçları kaza etme imkânı bulamazsa, her gününe karşılık bir fidye öder (Serahsî, el-Mebsût, III, 100; İbn Kudâme, el-Muğnî, IV, 395-397).

2020 FİDYE NE KADAR?

Sağlık durumları hiçbir şekilde kaza oruçlarını tutmaya el vermeyenlerin tutamadıkları her bir gün için fakirlere bir oruç fidyesi ödemeleri gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 2020 yılı için fitre miktarı 27 TL olarak belirlendi.

FİDYE ÖDEYEMEYECEK DURUMLAR OLANLAR

Senenin hiçbir mevsiminde oruç tutamayacak kadar yaşlı olan (pîr-i fânî) kimselerin, maddî durumları uygunsa Ramazan'ın her bir günü için bir fakire fidye (yani bir fitre) vermeleri gerekir. İyileşme umudu olmayan hasta da bu hükme tâbidir (Bakara, 2/184).

ORUÇ FİDYESİ KİMLERE VERİLEBİLİR?

Oruç fidyesi, fıtır sadakasında olduğu gibi onları verecek kişinin bakmakla yükümlü olmadığı yoksul müslümanlara verilir. Fıtır sadakası ve oruç fidyesini vermek durumunda olan kimsenin bunlardan doğrudan ya da dolaylı olarak yararlanmaması esastır. Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl (üst soy) ve fürûuna (alt soy) veremez. Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürû ise, çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.

Yine, bir kimse hanımına zekât, fitre ve fidyesini veremeyeceği gibi, hanımı da kocasına bunları veremez.

Bunların dışındaki kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir (Zeylaî, Tebyîn, I, 301).