Muhammed Mursi'nin merak edilen hayat hikayesi! Muhammed Mursi kimdir, nasıl öldü?

Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi mahkeme salonunda hayatını kaybetti. Muhammed Mursi'nin ölümünün ardından vatandaşlar Muhammed Mursi kimdir ve neden öldü? sorusunun cevabını merak etti. Muhammed Mursi, eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i istifaya zorlayan 2011 yılındaki halk devriminin ardından 2012'de ülke tarihinde demokratik yollarla göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı olmuştu. İşte Muhammed Mursi'nin hayat hikayesi.

Muhammed Mursi kimdir, kaç yaşındaydı, neden öldü? günün cevabı en çok merak edilen sorularından biri oldu. Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi (67) mahkeme salonunda hayatını kaybetti. Mısır'da askeri darbeyle iktidardan uzaklaştırılan 67 yaşındaki Mursi, "casusluk" suçlamasıyla yargılandığı mahkeme salonunda vefat etmişti. Muhammed Mursi, eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i istifaya zorlayan 2011 yılındaki halk devriminin ardından 2012'de ülke tarihinde demokratik yollarla göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı olmuştu.Mursi, 3 Temmuz 2013'te dönemin Savunma Bakanı ve ardından Cumhurbaşkanı olan Abdulfettah es-Sisi tarafından gerçekleştirilen askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılmıştı.Mısır devlet televizyonunda, "Muhammed Mursi'nin iyi huylu bir tümörü bulunduğu, sürekli tıbbi gözetim altında olduğu ve ölümünün kalp krizinden kaynaklandığı" iddia edilmişti. Mısır Başsavcılığı daha önce yaptığı açıklamada, Mursi'nin hastaneye getirildiğinde vefat etmiş olduğunu bildirmişti.

Muhammed Mursi'nin bu sözleri herkesin hafızasına kazınmıştı. "Bu haklarımızın bedeli için benim kanım akacaksa, ben hazırım. Vatan uğruna canımı kolayca veririm. Allah her şeye kadirdir. Kimse sizi aldatmasın. Sakın tuzaklara düşmeyin."

AA muhabirine konuşan Muhammed Mursi'nin avukatı Abdulmunim Abdulmaksut, Mursi'nin cenazesinin, Kahire'nin doğusunda, Medinet'un Nasr semtindeki Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) mürşitlerinin defnedildiği kabristanlıkta toprağa verildiğini, defin işlemlerine ailesi ile kendisinin katıldığını, vatandaşların katılmasına ise izin verilmediğini belirtti. Abdulmaksut, Mursi'nin defin işlemine eşi, çocukları ve iki kardeşin katılmasına müsaade edildiğini, ayrıca halen cezaevinde bulunan ortanca oğlu Usame'nin de cenazenin defni esnasında hazır bulunduğunu aktardı.

Avukat ayrıca, cenaze namazının Tora Cezaevindeki Leman mescidinde sabah namazına müteakiben kılındığını ve Mursi'nin naaşının cezaevinden mezarlığa götürülerek defnedildiğini kaydetti.



MUHAMMED MURSİ KİMDİR?

Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi 8 Ağustos 1951 yılında Mısır’ın Şarkiyye kenti Heyya ilçesi Adve köyünde doğdu. Mısır’da 2011 yılında gerçekleşen 25 Ocak Devrimi’nin ardından, Haziran 2012'de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oyların yüzde 51,73’ünü alarak Mısır Cumhurbaşkanlığı görevine geldi.

24 Temmuz 2012'de Mursi'nin Cumhurbaşkanlığını kazandığı resmen açıklandı ve Mursi, 30 Temmuz 2012'de yemin ederek görevine başladı. Müslüman Kardeşler Teşkilatı’nın (İhvan) siyasi kanadı Hürriyet ve Adalet Partisi’nin Başkanlığını da yapan Mursi, 2000-2005 yılları arasında Mısır parlamentosunda milletvekilliği yapmıştı.

Makine mühendisi olan Muhammed Mursi, evli ve 5 çocuk babasıydı. Darbe’nin ardından hakkında açılan "Hapishaneler baskını" davasında, Mursi idama mahkum edildi. Ancak bir buçuk yıl sonra Yüksek Mahkeme kararı bozarak Mursi’nin yeniden yargılanmasına karar verdi.

Mursi hakkında görevden uzaklaştırıldıktan sonra 6 ayrı dava açıldı. Mursi'nin 4 davası karara bağlanmış, 2 davasında ise yargılama süreci devam ediyordu. Muhammed Mursi, eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i (1981-2011) istifaya zorlayan 2011 yılındaki halk devriminin ardından, 2012 yılında ülke tarihinde demokratik yollarla göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı olmuştu.

Mursi, 3 Temmuz 2013'te dönemin Savunma Bakanı ve ardından Cumhurbaşkanı olan Abdulfettah es-Sisi tarafından gerçekleştirilen askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılmıştı. Darbe öncesi yaptığı son açıklama akıllara kazınmıştı

Mursi'nin, bugün mahkeme salonunda hayatını kaybetmesi, darbe öncesi yaptığı son konuşmayı yeniden akıllara getirdi.

Temmuz 2013'te askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılan Mursi, bilinmeyen bir yere götürülmeden önce Mısır halkına seslenerek, akıllara kazınan tarihi konuşmasını yapmıştı. "Hakkı ve hukuku korumanın bedelini gerekirse hayatımla öderim"
25 Ocak 2011 devriminde elde edilen hakları ve meşruiyeti korumanın bedelini hayatı pahasına ödemeye hazır olduğunu vurgulayan Mursi, "Hakkı ve hukuku korumanın bedelini gerekirse hayatımla öderim." demişti.

Mursi, konuşmasında şu ifadeleri kullanmıştı:

"Sizleri, çocuklarımızı, bizden sonra gelecek evlatlarımızı korumak istiyorum. Kızlarımızı, geleceğimizin annelerini korumak istiyorum. Onlar çocuklarına sizin babalarınız ve ecdadınız erkektiler, haksızlık ve bozuk görüşler karşısında asla boyun eğmediler, vatanlarından, haklarından ve dinlerinden en ufak taviz vermediler, diyecekler."

Mısır halkının haklarını muhafaza için canını ortaya koyduğunu vurgulayan Mursi, şöyle devam etmişti:

"Bu haklarımızın bedeli için benim kanım akacaksa, ben hazırım. Vatan uğruna canımı kolayca veririm. Allah her şeye kadirdir. Kimse sizi aldatmasın. Sakın tuzaklara düşmeyin."

Muhammed Mursi ayetlerle dua ederek konuşmasını tamamlamış, "Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalplerimizi eğritme, bize tarafından bir rahmet bağışla. Hiç kuşku yok, lütfu en bol olan yalnız sensin. Allah, emrini yerine getirmeye kadirdir. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler." demişti.

Mursi, o konuşmanın ardından bilinmeyen bir yere götürülmüş, aylarca kendisinden haber alınamamıştı.

Mursi'nin sağlık hizmetlerinden mahrum hapishane hayatı 
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin hapishane hayatını ve aile hasretini 19 Haziran 2017'de yayımladığı bir raporla gözler önüne serdi. 

Rapora göre, Mısırlı makamlar, "kanunsuz" şekilde Mursi'nin ailesi ve avukatlarıyla iletişim kurmasını ve bu kişilerin Mursi'yi ziyaret etmesini engelledi. 

?

Ayrıca Mursi, sağlık hizmetlerinden de mahrum bırakıldı. 

Mursi'nin cezaevine girdiği 4 yıl içerisinde, 4 Haziran 2017'de ilk kez ailesi ve avukatının ziyaretine izin verildi. Bu durum, Mursi'nin tutukluluğuna hukuki itirazını dile getirme ve kendisine karşı yöneltilen birçok suçlamaya karşı kendini savunma hakkını baltaladı. 

HRW'ye konuşan ve adı açıklanmayan Mursi'nin bir akrabası, 4 Haziran'da Mursi'nin eşi ve kızını sadece 30 dakika görmesine izin verildiğini, 4 oğlu ve diğer akrabalarıyla görüşmesinin engellendiğini ortaya koydu. 

Aynı tarihte, Mursi avukatıyla Ocak 2015'ten sonra ilk kez 10 dakika görüşebildi.

Mursi'nin avukatları, 8 Haziran 2017'de başsavcılığa dilekçe yazarak müvekkillerinin hayatının tehlikede olabileceğini ve muayene için özel bir sağlık merkezine naklini talep etti. 

Mursi'nin akrabası da 4 Haziran'daki aile ziyaretinde Mursi'nin sağlığının çok iyi olmadığını ve ciddi oranda kilo verdiğini aktarmıştı.

Söz konusu ziyaretten 3 gün sonra yapılan duruşmada ise mahkeme Mursi'nin konuşmasına izin vermedi. 

Telefonla konuşması, gazete okuması, TV izlemesi yasaktı
Mursi'nin akrabası, ailenin mahkeme günü Mursi'nin yakınında tutulan başka mahkumlardan, Mursi'nin bayıldığına ve şeker komasına girdiğine dair bilgi aldığını söyledi. 

Akrabası, Mursi'nin diğer mahkumlara hayatından endişe ettiğini ve konserve gıdaları yemekten kaçındığını söylediğini de aktardı.

Hapishane hemşiresi ya da doktorunun, Mursi'nin düzenli tansiyon ve şekerini ölçtüğü ancak başka bir sağlık hizmeti sunmadığı bilinirken, Mursi'nin ailesinin de hapishaneye yiyecek ya da ilaç getirmesine izin verilmedi. 

Ayrıca, Mursi'nin gazete okuması, televizyon izlemesi ya da telefon görüşmesi yapması yasaktı. 

Mursi sağlık durumunun iyi olmadığını söylemişti ancak mahkeme dikkate almadı
Kahire Ceza Mahkemesinde, "yargıya hakaret" suçlamasıyla 6 Mayıs 2017'de hakim karşısına çıkarılan Mursi, yaklaşık dört yıl boyunca görüşmediği ailesi ve savunma heyeti ile görüşme talep etmiş, ayrıca "hayatını tehdit eden bazı durumlar" olduğunu belirterek, bu meseleyi avukatı ile görüşmek istediğini dile getirmişti.

Mursi'nin oğlu Abdullah, o dönem mahkemeden sonra yayımladığı açıklamada, "hukuksuz yargılama" sırasında babasının, hayatını tehdit eden bazı durumlardan şikayet ettiğine dikkat çekmesine rağmen mahkeme tarafından dikkate alınmadığını belirterek, 3 Temmuz 2013'ten bu yana alıkonulan babasının hayatından Mısır yönetiminin sorumlu olduğunu vurgulamıştı.

Öte yandan Mursi’nin ailesi, bu yıl ramazan münasebetiyle yaptığı yazılı açıklamada, Mursi’nin hukuksuz şekilde, tek başına bir hücrede tutulmasından şikayet etmiş ve sağlık durumu hakkında bilgileri olmadığına dikkati çekmişti.

Ailesi, Mursi'ye yapılanların Mısır'da ve tüm dünyada hukuka aykırı olduğun ifade edilmişti.


İŞTE MURSİ'NİN SON SÖZLERİ

Mursi'nin avukatı Abdulmaksut, duruşma salonundaki sanık kafesinde bulunan Mursi'nin son konuşmasında yargılanma sürecini eleştirdiğini belirtti.

Ülkenin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı'nın, "Şu ana kadar mahkemede neler olup bittiğini anlamıyorum. Avukat görmüyorum. Medya görmüyorum. Ortada bir mahkeme de görmüyorum. Mahkemenin görevlendirdiği avukat da beni savunacak bir bilgiye sahip olmayacak." dediğini kaydeden Abdulmaksut, Mursi'nin bir şiire atıfta bulunarak "kendisine zulmetse de ülkesine bağlı olduğunu" söylediğini aktardı.

Abdulmaksut, Mursi'nin ayrıca şu ifadeleri kullandığını kaydetti:

"Mahkemeden gizli bir duruşma istemiştim. Mahkeme reddetti. Bitti, bu mahkemenin kararı. Ancak ülkemin güvenliği, selameti ve egemenliği için benimle mezara gidecek sırlarım var." 

Temmuz 2013'te askeri darbeyle görevden uzaklaştırılan Mursi, kamuoyunda "Hamas adına casusluk" olarak bilinen dava için bugün hakim karşısına çıkmıştı.


CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN MURSİ PAYLAŞIMI

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin vefatı nedeniyle paylaşımda bulundu.

Twitter hesabından, Mursi'nin fotoğrafını paylaşan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Mısır'ın demokratik seçimle göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı, kardeşim Muhammed Mursi'nin vefat ettiği haberini teessürle öğrendim. Tarihin en büyük demokrasi mücadelelerinden birini veren şehit Muhammed Mursi'ye Allah'tan rahmet diliyorum."


ABD YÖNETİMİ MURSİ'NİN ÖLÜMÜNE SESSİZ KALDI

ABD yönetimi, Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin mahkeme salonunda hayatını kaybetmesine sessiz kaldı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, bakanlıkta düzenlenen günlük basın brifinginde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Mursi'nin mahkemede vefatına ilişkin yorumu sorulan Ortagus, haberleri duyduğunu söylemekle yetindi.

Dışişleri Bakanlığı ise AA muhabirinin konuya ilişkin sorusuna yazılı açıklama göndererek yanıt verdi. Açıklamada, "Mısır'ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin vefat ettiğine dair geçen raporların farkındayız ve durumu izliyoruz." ifadeleri kullanıldı.

MURSİ ÖLMEDİ ÖLDÜRÜLDÜ!

Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Karadaği, Muhammed Mursi'nin vefatına ilişkin, "Mursi ölmedi! Azgın bir grup tarafından yavaş yavaş öldürüldü." ifadelerini kullandı.

Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Karadaği, mahkeme salonunda geçirdiği baygınlığın ardından hayatını kaybeden Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi için "Ölmedi, yavaş yavaş öldürüldü" değerlendirmesinde bulundu.

Karadaği, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Mursi ölmedi! Azgın bir grup tarafından yavaş yavaş öldürüldü. Allah bize yeter. O ne güzel vekildir. Hakların zayi olmayacağı bir yere gitti. Kendisine zulmedenleri ve katillerini kudretli ve güçlü olan Allah'a şikayet edecek." ifadelerini kullandı.

Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Karadaği ayrıca akan kanların boşa gitmeyeceğini belirtti.

Raysuni: Mursi'nin ölümü Arap liderlerine bir ayıp ve utançtır
Dünya Müslüman Alimler Birliği internet sitesi üzerinden yayınlanan Ahmed er-Raysuni, "Muhammed Mursi, altı yıldır hapishanelerde işkence görüyor ve acınılacak, maskara halindeki mahkemelere götürülüyor. Altı senedir onu parça parça öldürdüler." ifadelerine yer verdi.

Mısır makamlarını eleştiren Raysuni, "Altı yıl önce Mursi davasını, güç sahibi bir grup hıyanet çetesi haricinde tüm Mısır'ın kalbine bir leke haline getirdiler. Bu utanması kalmamış hain katillerin artık kalplerinde lekelenecek yer kalmamış. Bilakis bu hainler, Araplara, Müslümanlara ve insanlığa birer lekeler" ifadelerini kullandı.

Raysuni, Mursi'nin askeri darbeyle görevden uzaklaştırılmasını destekleyen Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin "Şehit Mursi'nin ölümünün yanı sıra Mısırlıların, Libyalıların, Yemenlilerin, Sudanlıların ve Müslümanların" da kanına bulaştığını belirtti. 

Mursi'nin ölümünün ardından Arap liderlerinin sessiz kalmasını eleştiren Raysuni, şöyle devam etti: 

"Şehit Mursi'nin ölümü, sessiz kalarak iş birlikçi haline gelen Arap liderlerine bir ayıp ve utançtır. Mursi'nin ölümü, tüm el-Ezher şeyhleri için bir utanç ve ayıptır. Mursi'nin ölümü, Mısır'ın fetva mercileri ve tüm görevi şerefli masumların ölüm ilanını imzalayan Mısır'ın cumhurbaşkanı (Sisi) için bir utanç ve ayıptır."

Katar Emiri'nden Mursi'nin ailesi ve Mısır halkına başsağlığı
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, Mursi'nin vefatından büyük üzüntü duyduklarını belirtti.

Katar Emiri Al Sani, resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Eski Cumhurbaşkanı Dr. Muhammed Mursi'nin ani ölüm haberini son derece üzüntüyle karşıladık. Ailesi ve kardeş Mısır halkına başsağlığı diliyoruz. Allah'tan geldik, Allah'a döneceğiz." ifadelerini kullandı.

Malezya'dan başsağlığı mesajı
Mısır'ın demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin vefatının ardından Malezya hükümetinden taziye mesajları yayımlandı.

Malezya Başbakan Yardımcısı Wan Azizah Wan İsmail, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, Mursi'nin vefatını demokrasi için büyük kayıp olarak niteleyerek, "Mısır'ın demokratik yollarla seçilmiş beşinci cumhurbaşkanı Mursi'nin vefatından ötürü çok üzgünüm." ifadelerini kullandı.

Wan Azizah, Mursi'nin ailesine ve Mısır halkına başsağlığı diledi

Baradey'den Mursi için başsağlığı mesajı
Eski Mısır Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed el-Baradey, Twitter hesabından paylaştığı mesajında, "Dr. Muhammed Mursi'ye Allah rahmet eylesin, yakınlarına sabır ve dayanma gücü versin." ifadesini kullandı.

Darbe sürecinde aktif rol alan Baradey, son dönemde sıklıkla sosyal medya hesabından paylaşımlar yaparak Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi yönetimini eleştirmiş, bazı konularda Müslüman Kardeşler Teşkilatı’na (İhvan) destek vermişti.

Mursi'nin devrildiği 2013 yılından bu yana İhvan hakkında hiç konuşmayan Baradey, bu yıl yaptığı açıklamalarla Mursi'nin tutulduğu hapishanede ziyaretine izin verilmemesine tepki göstermiş, İhvan liderlerinin sağlık durumuyla ilgili mesajlar paylaşmıştı.

Muhammed el-Baradey, Mursi'nin 2013'te askeri müdahale ile devrilmesinin ardından bir yıl cumhurbaşkanı olarak görevde bulunan Anayasa Mahkemesi Başkanı Adli Mansur'un yardımcılığını yapmıştı.

Karadavi'den Mursi için taziye mesajı
Dünya Müslüman Alimler Birliğinin eski başkanı Yusuf el-Karadavi, sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında Mursi'yi "halkın hür iradesiyle seçilen ilk cumhurbaşkanı" şeklinde nitelendirdi. 

"Mursi, sabrederek ve maruz kaldığı sıkıntıların karşılığını Allah'tan bekleyerek vefat etti." ifadesini kullanan Karadavi, "Allah'ım onu razı olduğun ve senden razı olan şehit bir kulun olarak kabul et." diye dua etti.  

Gannuşi: Mursi'nin vefatından dolayı büyük üzüntü ve şaşkınlık yaşıyoruz
Tunus Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi, Hareket adına yayımladığı taziye mesajında, "Mursi, Mısır'ın önde gelen şahsiyetlerindendi ve Mısır'ın adil ve özgür seçimleriyle Cumhurbaşkanlığı görevini üstlenmişti." ifadelerini kullandı.

Mursi'nin ailesine, sevdiklerine ve Mısır halkına başsağlığı dileyen Gannuşi, mesajına şöyle devam etti: 

"Bu acı verici hadise Mısır'da acı çeken binlerce siyasi tutuklunun çilesine son vermek, onları serbest bırakmak ve demokratik bir siyasi hayat için farklı taraflar arasında diyaloğun başlaması adına bir çağrı olabilir."

Hamas'tan Mursi için başsağlığı
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, "Allah'ın yazdığı kadere tam bir rıza göstererek, kardeş Mısır'a ve halkına, tüm İslam alemine başsağlığı diliyoruz." denildi.

Mursi'nin uzun soluklu mücadele sürecini, Mısır'a, halkına ve başta Filistin meselesi olmak üzere ümmet meselelerine hizmet ederek geçirdiği kaydedilen açıklamada, "Mursi, milletvekili olduğu zamandan bu yana Kudüs'ü ve Mescid-i Aksa'yı savunmak için çok şey yaptı." ifadeleri kullanıldı.

Filistin 1948 İslami Hareketi’nden Mursi için taziye mesajı 
Filistin 1948 İslami Hareketi Başkan Yardımcısı Şeyh Kemal El-Hatib, Mısır'ın demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi için taziye mesajı yayımladı.

Şeyh Hatib, sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında, Mursi'yi Mısır’ın, Arap ve İslam dünyasının şehidi olarak niteledi.

Başta Mursi’nin ailesi olmak üzere Müslüman Kardeşler Cemaati ile Mısır halkı ve “özgür dünyanın onurlu insanlarına” taziyelerini ileten Şeyh Hatib, “Tüm umudum ve ricam Muhammed Mursi’nin şehadetinin, ABD ve İsrail’in uşağı (Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah) Es-Sisi’ye haddini verecek devrimci bir öfkeye dönüşmesidir.” dedi.

Şeyh Hatib, Mursi’nin sabır, sebat ve gerçek vatanperverliğin sembolü olarak kalacağını vurgulayarak, “Seni devrimciler ve gelecek nesiller unutmayacak.” ifadelerini kullandı.