Milyonlarca yıldır okyanusun derinliklerinde saklanan vampir kalamarların gizemi çözüldü

Bilim dünyasının sırrını çözmeye çalıştığı 'vampir kalamarlar'ın geçmişine ilişkin bulunan fosillerden önemli bilgiler elde edildi.

Uzun süredir kayıp olan 'vampir kalamarlar'ın fosilinin bulunması sonrası türün geçmişine ilişkin önemli analizler yapıldı.

Independent Türkçe'nin haberinde göre, yapılan incelemeler, vampir kalamarların okyanusun karanlık köşelerinde 30 milyon yıldır "gizlendiğini" ortaya çıkardı.

Latince ismi Vampyroteuthis infernalis olan bu canlılar, sığ sularda bulunan diğer kalamarların aksine okyanusun derinlerinde ve oksijen fakiri sularda yaşıyor. Bilim insanları günümüzdeki vampir kalamarların geçmişini yeterince aydınlatamıyor. Zira eski vampir kalamarlardan kalan çok az fosil mevcut ve bu yüzden söz konusu canlıların az oksijenle hayatta kalmayı nasıl öğrendiği bilinmiyor.

Yeni fosil analizi ise vampir kalamarın geçmişindeki büyük bir boşluğu doldurdu ve günümüzdeki vampir kalamarların atalarının, 23 milyon ila 34 milyon yıl önce, Oligosen devrinde de derin okyanuslarda yaşadığını ortaya koydu.

Bunun yanında araştırmacılar bu kalamarların, dinozorların hüküm sürdüğü, Jura Devri'nde oksijen fakiri sulara uyum sağlamış olduğunu tespit etti.

Prag Üniversitesi'nden paleontolog ve yeni araştırmanın ortak yazarı Martin Kostak, "Sabit ve düşük oksijen seviyelerinde yaşam, evrimsel avantajlar getiriyor. Buralarda avlanma rekabeti ve baskısı daha azdır" ifadelerini kullandı.

FOSİL GİZEMİ AYDINLATTI

Kostak ve meslektaşları, 2019'da mürekkep balığı atalarının fosillerini ararken Macar Doğa Tarihi Müzesi koleksiyonunda uzun süredir kayıp olan eşsiz bir fosil buldu. Fosil ilk olarak 1942'de Macar paleontolog Miklós Kretzoi tarafından keşfedilmişti. Paleontolog, onu yaklaşık 30 milyon yıl öncesine ait bir kalamar olarak tanımlamıştı. Ama daha sonra başka araştırmacılar fosilin bir mürekkepbalığına ait olduğunu sandı.

1956'da Macar Devrimi sırasında müze ateşe verilmişti. Bu nedenle bilim insanları fosilin de yok olduğunu düşünmüştü. Bu yüzden fosilin yeniden keşfedilmesi araştırmacılar için büyük sürpriz oldu. Kostak, "Kesinlikle kaybolduğu söyleniyordu. Onu görmek için büyük bir andı" diye konuştu.

Kostak ve meslektaşları, buldukları eşsiz fosili taramalı elektron mikroskobuyla inceledi ve jeokimyasal analizini yaptı. Bunun sonucunda Kretzoi'nin haklı olduğu keşfedildi: Fosil bir mürekkepbalığına değil, kalamara aitti.

Ancak fosili çevreleyen tortular, deniz tabanında sıklıkla bulunan mikrofosil izlerinden farklıydı ve bu da kalamarın sığ sularda yaşamadığını gösteriyordu. Bunun ardından tortudaki karbon seviyelerini analiz eden araştırmacılar, totunun düşük oksijenli bir ortamda bulunduğunu keşfetti.

Araştırma ekibi ayrıca fosilin çıkarıldığı yerin üzerindeki kayaç katmanlarını da analiz etti. Böylece kalamarın, o dönemdeki sığ sularda hayatta kalamayacağı anlaşıldı.

DERİNLİKLERE UYUM SAĞLIYOR

Saygın bilim dergisi Nature Communications Biology'de yayımlanan bulgular, vampir kalamarların atalarının, diğer kalamalarların hayatta kalamadığı yerlerde yaşamayı nasıl öğrendiğine dair ipuçları veriyor.

Kostak'a göre fosil kayıtlarına daha ayrıntılı bakıldığında bu kalamar grubunun en eski fosil örneklerinin Jura dönemine (201 ila 174 milyon yıl önceye) ait olduğu ve tipik olarak oksijensiz tortularda bulunduğu anlaşılıyor.

"En büyük farksa bu oksijeni tükenmiş koşulların o dönemde sığ sularda da ortaya çıkması" diyen Kostak, sözlerini şöyle sürdürüyor:

Bu da vampir kalamarların atalarının aslında sığ suda yaşadıkları anlamına geliyor. Ama düşük oksijenli koşullara uyum sağlamışlardı.

Yaklaşık 145 milyon yıl önce başlayan Kretase Devri'ndeki fosil kayıtlarında ise bir boşluk mevcut. Kostak, Jura'daki oksijen fakiri koşullarla yeni yaşamlarına hazırlanan kalamar grubunun bu noktada okyanus derinliklerine kaymış olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.

Bu nedenle derin sulardaki yeni yaşam tarzının, vampir kalamar atalarının, Kretase döneminin sonunda dinozorları öldüren krizden nasıl sağ çıktığını da açıklayacağı düşünülüyor.