Hıdırellez ne demek, hangi tarihte, ne zaman kutlanır?

Hıdırellez 2016'ya az bir zaman kaldı. Türkiye'de çeşitli etkinliklerle kutlanan Hıdırellez halk bayramı olarakta bilinmektedir. Kötüleri cezalandıran, zorluklarda yardımcı olan ve bolluğa kavuşturan Hızır'ın, İlyas Peygamber'le bir araya geldikleri günde her türlü dileğin onlar tarafından yerine getirileceğine inanılıyor. 5 Mayıs Perşembe günü Hıdırellez kutlanacak.

Hıdırellez bayramına sayılı günler kaldı. Hızır'ın, İlyas peygamber'le buluştuğuna inanılan Hıdırellez binlerce yıldır kutlanıyor. "Hıdırellez"in ismini, "Hızır" ve "İlyas" kelimelerinin halk arasındaki telaffuzundan aldığı biliniyor. Doğanın canlanmasının habercisi olarak görülen bu günde, Hızır ve İlyas'ın her türlü dileği yerine getireceği inanışı yaygın. Bu sene ise 5 Mayıs'ta kutlanacak

HIDIRELLEZ NE ZAMAN?

Kötüleri cezalandıran, zorluklarda yardımcı olan ve bolluğa kavuşturan Hızır'ın, İlyas Peygamber'le bir araya geldikleri günde her türlü dileğin onlar tarafından yerine getirileceğine inanılıyor. Bu nedenle çeşitli dilekler için çeşitli ritüeller gerçekleştiriliyor. Ritüellerine göre; Hıdırellez günü eğlence, şenlikler ve ateş yakıp üzerinden atlama gibi etkinlikler yapılır. Hıdırellez, her yıl olduğu gibi bu senede 5 Mayıs Perşembe günü kutllanacak.

HIDIRELLEZ'İN TARİHİ ANLAMI

Veli ya da peygamber olarak kabul edilen Hızır'ın İlyas peygamberle buluştuğuna inanılan 6 Mayıs, binlerce yıldır bayram olarak kutlanıyor. Hızır ve İlyas'ın bu günde her türlü dileği yerine getireceğine inanılıyor.


Zor durumlarda yardımcı olduğuna, bolluğa kavuşturduğuna ve iyileri mükafatlandırıp, kötüleri cezalandırdığına inanılan Hızır'ın, İlyas peygamber'le buluştuğuna inanılan 6 Mayıs, binlerce yıldır bayram olarak kutlanıyor.

Türk dünyasının mevsimlik bayramlardan "Hıdırellez"in ismini, "Hızır" ve "İlyas" kelimelerinin halk arasındaki telaffuzundan aldığı biliniyor. Doğanın canlanmasının habercisi olarak görülen bu günde, Hızır ve İlyas'ın her türlü dileği yerine getireceği inanışı yaygın.

Hızır ve İlyas'ın buluştuklarında, Allah yolunda olmanın ve birlikteliklerinin verdiği sevinçle kuvvet bulduğuna inanılıyor. Onların su kaynaklarında, kırlarda buluştuğunun düşünülmesi nedeniyle kutlamalar bu alanlarda yapılıyor.

Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Zeki Kaymaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tasavvuf çevrelerinin Hızır'ı bir veli olarak kabul ettiğini ancak onun peygamber olduğuna dair görüşlerin de olduğunu söyledi.

Halk arasında, zor durumdaki insanlara yardım eden, iyileri mükafatlandırıp, kötüleri cezalandıran, berekete ve bolluğa kavuşturan Hızır'ın, "hayat suyu" içtiği için sonsuza kadar yaşayacağına inanıldığını aktaran Kaymaz, inanışa göre Hızır'ın genellikle ak saçlı, nur yüzlü, sakallı yaşlı bir adam veya dilenci, fakir kılığında göründüğünü belirtti.

Kaymaz, İlyas'ın peygamber olduğu konusunda hemfikir olunduğunu, peygamberliği konusunda bir tartışma olmadığını ifade ederek, "Halk inanışına göre, Hızır karaların ve havanın, İlyas ise suların hakimidir. Bu ikisi birleştiğinde, doğada var olan her şeye güç yetecek konuma gelinmektedir" dedi.

Hıdırellez'in ritüelleri

Hızır ve İlyas'ın bir araya geldikleri günde her türlü dileğin onlar tarafından yerine getirileceğine inanıldığını kaydeden Zeki Kaymaz, şöyle konuştu:

"Hıdırellez'de şifa dileyenler, kırdan topladığı otlarla yemek yapıyor, genç ve sağlıklı olan kuzu ve oğlağın etinden yiyor. En yaygın uygulama, ateşten atlamaktır. Nazardan ve hastalıktan korunmak için atlandığı gibi, günahlardan arınmak için de bu uygulamaya başvuruluyor. Bolluk ve bereket dileyenler ise, 5 Mayıs gecesi yiyecek kaplarının, çuvallarının, erzak torbalarının ağzını açık bırakıyor. Hızır'ın bunları bereketlendireceğine inanılıyor."

Hıdırellez'de, vatandaşların mal, mülk, makam gibi isteklerini, kır veya su kenarlarına giderek çizdiğini belirten Kaymaz, bazı uygulamaların da baht açmaya dönük olduğunu söyledi. Kaymaz, bazı yerlerde baht açılması için bir küp içine çeşitli takıların atıldığına, bazı yörelerde de gül ağacına kırmızı kurdele bağlandığına işaret etti.

Zeki Kaymaz, Hıdırellez'in toplumsal birlik ve bütünlük elde etmeye yönelik uygulamaları olması nedeniyle, devletin ve sivil toplum kuruluşlarının daha fazla ilgi göstermesi gerektiğine inandığını dile getirdi.

Hızır ve Kur'an

Kur'an'da Kehf suresi'nde Musa ve bir gencin kıssası anlatılmaktadır. Kehf Suresi'de dahil olmak üzere hiçbir yerde Hızır ismi geçmemektedir ancak çeşitli hadislerde bu şekilde anılmaktadır. 

Olayın yaşandığı yer için "iki denizin birleştiği yer" denilmektedir. Uzun bir yolculuk yapan Musa ile yanındaki gencin beraberlerinde, yemek için getirdikleri balığın kaçması ile başlayan olay sonrasında, 65. ayette Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, kendisine tarafımızdan bir ilim öğretmiştik. denilerek Hızır olarak atfedilenden bahsedilir.

HIDIRELLEZ NEDİR?

Hızır ve İlyâs isimlerinin halk ağzında aldığı şekilden ibaret olan hıdrellez, kö­kü İslâm öncesi eski Orta Asya, Ortado­ğu ve Anadolu yaz bayramlarına dayanan, Hızır yahut Hızır ve İlyâs kavramları et­rafında dinî bir muhtevaya bürünmüş halk bayramının adıdır.

Hıdrellez, halk arasında ölümsüzlük sır­rına erdiklerine ve biri karada, diğeri de­nizde darda kalanlara yardım ettiklerine inanılan Hızır ve İlyâs peygamberlerin yıl­da bir defa bir araya geldikleri gün ola­rak kabul edilir. Ancak bu beraberlikte, ismi yaşatılmasına rağmen uygulamada İlyâs’ın şahsiyeti tamamıyla silinerek Hı­zır motifi öne çıkarılmıştır. Dolayısıyla bu bayramda icra edilen bütün merasimler Hızır’la ilgilidir. Bunun temel sebebi, İs­lâm öncesi devirlerde yukarıda zikredi­len üç büyükkültürün hâkim olduğu alan­da bu yaz bayramı vesilesiyle kültleri kut­lanan insan üstü varlıkların daha ziyade Hızır’ın şahsiyetine uygun düşmesi ve onunla özdeşleşmesidir.