Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde Özel Harekat Daire Başkanlığına atılan bombalar sonucu şehit olan polis memuru Ferhat Koç'un 31 Temmuz'da düğün yapacağı nişanlısı Gizem Koç, 15 Temmuz gecesi yaşananları ve yaptığı görüşmeyi unutamıyor.
Bir süre önce nikah masasına oturan ve 31 Temmuz'daki düğün törenleri için gün sayan Ferhat-Gizem Koç çiftinin mutluluğu, FETÖ'ye bağlı darbeci askerlerin Özel Harekat Daire Başkanlığına attığı bombalarla yarım kaldı.
Bombalı saldırıda, "eşim, nişanlım, sevgilim, aşkım, her şeyim" diye nitelendirdiği polis memuru Ferhat Koç'u kaybeden ve nişanlısının hediyelerini, fotoğraflarını bir an olsun yanından ayırmayan Gizem Koç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, nişanlısıyla aralarındaki aşkın, sevginin kelimelerle anlatılamayacak kadar tarifsiz olduğunu ve 15 Temmuz gecesinin, çok sevdiği Ferhat ile kendisini ayırdığını söyledi.
Darbe girişiminin olduğu geceyi anlatırken gözyaşlarına boğulan Koç, şehidin, Kocatepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Otomotiv Öğretmenliği Bölümünü bitirdikten sonra atanamadığı için polislik mesleğini seçtiğini anlattı.
Nişanlısının ilk önce Başbakanlık Ulaştırma Biriminde görev yaptığını dile getiren Koç, ardından Havacılık Daire Başkanlığının sınavlarını kazanarak, uçuş ekibinde çalışmaya başladığını aktardı.
- Gelinlik provasını kendi istediği nöbet nedeniyle iptal etti
2012'de bir arkadaşının düğününde gönlünü kaptırdığı şehit polis memuru Ferhat Koç ile 15 Temmuz akşamı gelinlik provaları olduğunu ifade eden Gizem Koç, çevresinde merhamet ve cömertliğiyle tanınan nişanlısının, o gece ısrarla nöbet tutmak istediğini vurguladı.
Koç, cuma akşamı gelinliğini almayı planladıklarını, 20.00'de randevuları olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Onu iptal etmemi istedi, ben de 'nöbet yazdırma ertelemeyelim' dedim. Çorum'da Hitit Üniversitesi Makine Mühendisliğini kazanmıştı ve sık sık oraya gidiyordu. O yüzden 'tutmam gerekiyor, onlar bana o kadar yardımcı oldular okula giderken, bunun karşılığında bırak bugün nöbet tutayım' dedi. Ben de gelinlik ve damatlık randevusunu cumartesiye aldım. Gece 23.00'e doğru mesaj attım, iletildiğini gördüm. Tekrar aradım, 'hayatım darbe var diyorlar'' dedim. 'Evet burası da karıştı, şu anda lamba arıyorum' dedi. Normalde telefonu kapatırdı, kapatmadı. Elektrik olmadığı aklıma gelmedi, nedenini de soramadım. Tüm sesleri duydum, daha sonra ona 'siz uçacak mısınız?' diye sordum. Kendisi bana 'F16'lar varken biz uçamayız, sadece helikopteri hazırlıyoruz.' diye cevap verdi. Korktuğumu söyleyince de bana 'Merak etme hayatım seni çok seviyorum' dedi ve kapattı. 23.08'de aradığımda o saatte şehit olmuş. 22 Temmuz'da Bursa'da, 31 Temmuz'da Ankara'da düğünümüz olacaktı.''
- "Melek gibiydi, uçtu gitti"
Sınıf öğretmenliği görevi için Hakkari'nin Yüksekova ilçesine tayini çıktığında nişanlısının çok tedirgin olduğunu dile getiren Koç, ''Yanıma fazla gelemeyecek diye çok üzüldü. Aşkı, sevgisi bambaşkaydı. Saç telimden saatime, kopan elbisemin parçasından küpeme, her şeyimi saklıyordu. Bizim aşkımız şimdiki aşklar gibi değildi, onun sevgisinden korkuyordum. Helikopter polisiydi zaten, uçmayı çok seviyordu. Melek gibiydi, girdi hayatımıza ve uçtu gitti.'' dedi.
15 Temmuz gecesi şehit olan nişanlısının ardından gözyaşı döken Gizem Koç, şunları kaydetti:
"Bana 'seni sevdiğimi biliyorsun ama içimi açıp görsen aklını yitirirsin, seni ne kadar çok sevdiğimi orada görürsün' derdi. Hayatındaki ilk aşkı bendim, son da ben oldum. 'Bir insan bir insana bu kadar aşık olabilir mi?' derdi. Gecenin vaktinde yazdığı sayfalarca mesajlardan bir kız korkmaz, memnun olur. Ben onun sevgisinden korkuyordum, onun sevgisine yetişemeyeceğimi düşünüyordum. Bana 'seni nefesim olduğu sürece, bu akıl bende kaldığı sürece seveceğim' diyordu. Rabbim mekanını cennet eylesin."