Edirne iftar vakti saat kaçta? 2019 Ramazan İmsakiyesi Edirne iftar ve sahur vakitleri!

Edirne sahur ve imsak vakitleri vatandaşlar tarafından araştırılıyor. Edirne imsak, iftar ve sahur vakitleri bu yıl da büyük ilgi görüyor. Edirne imsak, iftar ve sahur vakitleri ne zaman? İslam alemi için kutsal olan Ramazan ayının 4 günü geride kaldı. On bir ayın sultanı olan Ramazan ayında, milyonlarca Müslüman oruç ibadetini de gerçekleştiriyor. Oruç ibadetini gerçekleştiren vatandaşlar, sahur ve iftar vakitleri arasında yemek, içmek gibi eylemlerden uzak duruyor. Edirne imsak, iftar ve sahur vakitlerini haberimizin içerisinde bulabilirsiniz.

Edirne imsak, iftar ve sahur vakitleri araştırılan konuların arasında yer alıyor. 2019'da Edirne iftar imsak ve sahur saat kaçta sorusu en çok araştırılan konulardan bir tanesi. Edirne İmsakiye ilde yaşayan vatandaşlar tarafından sorgulanıyor. Bu yıl Ramazan ayı 6 Mayıs’ta başladı ve 29 gün sürecek. Ramazan ayı, Kur’an’ın indirildiği ve İslam alemi için kıymetli olan bir aydır. Müslümanlar için kutsal olan Ramazan ayında ibadetler artar. Bu ibadetlerden birisi de, Ramazan ayında farz olan oruç ibadetidir. Oruç ibadeti ile birlikte, milyonlarca kişi sosyal ve kişisel olarak da gelişir. Edirne imsak, iftar ve sahur vakitleri haberimizin detaylarında…

İL İL RAMAZAN İMSAKİYESİ İÇİN TIKLAYINIZ

EDİRNE İMSAK-SAHUR VAKTİ Edirne’de sahur 10 Mayıs’ı 11 Mayıs’a bağlayan gece 04.06’da olacak.   EDİRNE’DE İFTAR SAATİ-AKŞAM EZANI KAÇTA? Edirne iftar vakti Diyanet Ramazan İmsakiyesi ile açıklandı. Edirne’de iftar 20.27’de olacak.   2019 EDİRNE İMSAKİYESİ Diyanet tarafından hazırlanan Edirne imsakiyesinin tamamına haberimiz içerisinden ulaşabilirsiniz.   2019 RAMAZAN NE ZAMAN BAŞLIYOR NE ZAMAN BİTİYOR? Ramazan'ın 1. günü ise 6 Mayıs 2019 Pazartesi günü başlayacak. 3 Haziran 2019 günü ise son gündür.   EN UZUN ORUÇ NEREDE TUTULACAK? EN KISA ORUÇ HANGİ İLDE? Kameri ay hesaplamalarına göre, şevval ayının hilali, Ramazan'ın 29'uncu gününün akşamı görüleceği için Ramazan bu yıl 29 gün sürecek. Buna göre, Türkiye genelinde ramazanın birinci günü en uzun oruç 16 saat 10 dakika ile Sinop'ta, en kısa oruç ise 15 saat 33 dakika ile Hatay'da tutulacak.   PEYGAMBERİMİZDEN SAHUR DUASI Peygamber Efendimiz meaIen buyuruyor ki: “Ey bu gecenin ve biraz sonra oIacak sahurun Rabbi oIan AIIah’ımız.. Bizi iftarIara uIaştırırken günahIarımızdan arınmış oIarak orucumuzu açmayı nasip eyIe… Âmin…”   PEYGAMBERİMİZDEN İFTAR DUASI Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) iftar vakti geldiğinde orucunu, “Allahümme leke sumtü ve ala rızkıke eftartü." şeklinde dua ederek açardı. Bu duanını anlamı, (Ey Allah'ım, Senin rızan için oruç tuttum ve Senin rızkınla orucumu açıyorum.) ( Ebu Davud, Savm: 22) şeklindedir.
  PEYGAMBERİMİZ ORUCUNU NEYLE AÇARDI? Hazreti Muhammed orucunu açarken hep hurmayı tercih ederdi. Hazreti Muhammed'in orucunu açarken 'ateş dokunmamış' yiyecekler tercih ettiği aktarılıyor. Selman İbn-i mir (r.a.),   Peygamberimizin oruç açarken yenmesi gereken yiyecekler hakkında şöyle buyurduğunu rivayet ediyor: 'Sizden biriniz orucunu açacağı zaman hurma ile açsın. Çünkü hurmada bereket vardır. Eğer hurma bulamazsa, su ile açsın. Zira su temizleyicidir.'   Ebu Davud ise Peygamberimizin oruç açmasıyla ilgili şunları aktarıyor; -'Resulullah(s.a.v.) akşam namazını kılmazdan önce birkaç tane taze hurma ile orucunu açardı. Eğer taze hurma yoksa kuru hurma ile açardı. Kuru hurma bulamazsa da bir kaç yudum su yudumlardı.'   ORUÇ NEDİR? Oruç Arapça’da “savm” kelimesiyle ifade edilir. Savm sözlükte nefsi tutmak ve engellemek anlamındadır. İslam dininde oruç, sabahın başlangıcı sayılan ikinci fecirden (tan yerinin ağarmasından) başlayarak güneşin batışına kadarki sürede başka bir deyişle imsaktan iftara kadar ibadet niyetiyle yemekten, içmekten ve cinsel ilişkiden nefsi uzak tutmaktır.   Oruçtan beklenen amacın gerçekleşmesi için dikkat edilmesi gereken şeyler vardır. Kamil anlamda oruç bütün organların iştirakiyle gerçekleşir. Şöyle ki: Oruç tutan kişi mideyi yemek içmekten koruduğu gibi, dili de yalandan, gıybetten, kötü ve boş sözden uzak tutmalı- dır. Göz harama bakmamalı, kusur aramamalıdır. Kulak gıybet, dedikodu ve boş sözler dinlememelidir. Gönül güzel şeyler düşünmelidir. Bilinmelidir ki, organları orucu iştirak etmeyi başaramayan kişi şeklen oruç tutmuşsa da, oruçtan beklenen gayeye bütünüyle ulaşamamış demektir.
  RAMAZAN AYININ ÖNEMİ Manevi güzelliklerle dolu olan Ramazan ayı müminler için bir rahmet ve mağfiret mevsimidir. Bu kıymetli zaman dilimini ibadet ve iyiliklerle değerlendiren mümin ebedi mutluluğun kapısını açar. Cehennemden kurtuluş beratını alarak zaman ve mekân cennetine doğru yol alır. Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmaktadır:   “Ramazan Ayı gelince, cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulurlar” 3 Aylar’ı uğurladığımız Ramazan ayı faziletlerle dolu bir aydır. Ramazan ayı, hayır ayı, yoksullara ve düşkünlere yardım ayı ve bütün anlarıyla Kur’an ayıdır. Ramazanın diriltici özelliği, bütün insanlığı hidayete ve mutluluğa ulaştırmak için insanlığa gönderilen Kur’an-ı Kerim’in bu ayda inmeye başlamasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca İslam’ın temel esaslarından biri olan oruç ibadetinin bu ayda yerine getirilmesinden dolayıdır.   RAMAZAN AYI İLE İLGİLİ HADİS VE AYETLER “İslâm beş temel üzerine bina kılınmıştır: Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Resulü olduğuna şahitlik etmek. Namazı dosdoğru kılmak, zekâtı hakkıyla vermek, Allah’ın evi Kâbe’yi haccetmek ve Ramazan orucunu tutmak.”(Buhârî, Îmân 1, 2, Tefsîru sûre(2) 30; Müslim, Îmân 19-22) Ebû Ümâme Sudayy İbni Aclân el-Bâhilî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i Vedâ hutbesi’nde şöyle buyururken dinledim demiştir: “Allah’tan korkunuz. Beş vakit namazınızı kılınız. Ramazan orucunuzu tutunuz. Mallarınızın zekâtını veriniz. Yöneticilerinize itaat ediniz! (Bu takdirde doğruca)Rabbinizin cennetine girersiniz.” (Tirmizî, Cum’a 80) Ebû Hüreyre radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Aziz ve celîl olan Allah “İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim” buyurmuştur. Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin. Şayet biri kendisine söver ya da çatarsa: ‘Ben oruçluyum’ desin. Muhammed’in canı kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha güzeldir. Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: Birisi, iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır.” (Buhârî, Savm 9; Müslim, Sıyâm 163) Sehl İbni Sa’d radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellemşöyle buyurdu: “Cennette reyyân denilen bir kapı vardır ki, kıyamet günü oradan ancak oruçlular girecek, onlardan başka kimse giremeyecektir. Oruçlular nerede? diye çağrılır. Onlar da kalkıp girerler ve o kapıdan onlardan başkası asla giremez. Oruçlular girince o kapı kapanır ve bir daha oradan kimse  girmez.” (Buhârî, Savm 4; Müslim, Sıyâm 166.) Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Allah rızâsı için bir gün oruç tutan kimseyi Allah Teâlâ,  bu bir günlük oruç sebebiyle cehennem ateşinden yemiş yıl uzak tutar.” (Buhârî, Cihâd 36; Müslim, Sıyâm 167-168.) Ebû Hüreyre radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallalllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Îmân 28, Savm 6) Ebû Hüreyre radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Hiçbiriniz, oruçlu olduğu gün çirkin söz söylemesin ve kimse ile çekişmesin. Eğer biri kendisine söver veya çatarsa, ‘ben oruçluyum desin’” (Buhârî, Savm 9) Ebû Hüreyre radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellemşöyle buyurdu: “Kim yalan konuşmayı ve yalan-dolanla iş yapmayı terketmezse,  Allah o kimsenin yemesini, içmesini bırakmasına kıymet vermez.” (Buhârî, Savm 8, Edeb 51) Ebû Hüreyre radıyallahu anh‘den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellemşöyle buyurdu: “Sizden biriniz bir-iki gün öncesinden oruç tutarak ramazanı karşılamaya kalkmasın. Ancak belli günlerde oruç tutmayı âdet edinmiş olan kimse, o gün orucunu tutsun.” (Buhârî, Savm 5, 14; Müslim, Sıyâm 21) Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuşlardır: “Nice oruç tutanlar vardır ki, orucundan kendisine kuru bir açlıktan başka bir şey kalmaz! Geceleri nice namaz (terâvih ve teheccüd) kılanlar vardır ki, namazlarından kendilerine kalan yalnız uykusuzluktur.” (İbn-i Mâce, Sıyâm, 21)