Dedesinin antika mirasıyla 6 bin parça biriktirdi

Tekirdağ'da Dr. Akif Başkurt, dedesinin verdiği gümüş savatlı at kamçısı ve karpit lambayla başladığı antika merakıyla 35 yılda 6 bin parça eşya ve çeşitli malzemeler biriktirdi.

Tekirdağ'da Dr. Akif Başkurt, dedesinin verdiği eşyayla başlayan antika merakıyla biriktirdiği 6 bin parçayı kuracağı özel müzede sergilemek istiyor.

Çerkezköy ilçesindeki polikliniğin genel müdürü Başkurt, dedesinin 1984 yılında gümüş savatlı at kamçısı ve karpit lamba vermesiyle antika eşyaya merak saldı.

Ardından geçen 35 yılda aralarında Osmanlı motifli giysi, antika saat, ibrik gibi çeşitli eşya ve malzemelerin yer aldığı yaklaşık 6 bin parça biriktiren Başkurt, koleksiyonunu özel müze kurarak sergilemek istiyor.

Başkurt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 yaşında başlayan antika merakının bugüne kadar sürdüğünü söyledi.

Yaklaşık 30 yıldır Çerkezköy'de yaşadığını, mesleğinin yanı sıra hobi olarak antika eşya topladığını anlatan Başkurt, "Rahmetli büyükbabam bana gümüş savatlı at kamçısı ve kendi dedesinden kalan bir karpit lambayı verip 'Bunları artık sen saklayacaksın.' dedikten sonra odama koydum. İzmir'de okurken kendi harçlığımdan arttırdıklarımla bit pazarından küçük şeyler aldım." diye konuştu.

"KOLEKSİYONUMUN AĞIRLIĞI ANADOLU KÜLTÜRÜDÜR"

Başkurt, antika eşya biriktirme amacının eski kültürleri yaşatmak olduğunu dile getirdi.

"Koleksiyonumun ağırlığı Anadolu kültürüdür." diyen Başkurt, şunları kaydetti:

"Bunun içinde Anadolu'da yaşamış Türkmenlerin, Osmanlı kültürünün, Hristiyanlık, Ermeni, Süryani ve Museviliğe ait eserler mevcut. Bunun haricinde tarihi öneme sahip Avrupa ürünlerini de topluyorum. Özellikle Osmanlı tekstili üzerine uzmanlaşmaya çalışıyorum. Osmanlı tekstili ve takıları ilgimi çekiyor. Osmanlının Türk kültürüne ait değişik kıyafetleri, üç etekleri, cepkenleri, saray içi giysiler, has ipek giysiler, Bektaşi giysileri, dergahlara ait giysiler, gelinlikler, kınalıklar ve bu giysilere ait özel takılardan bir koleksiyon oluşturmaya çalıştım." 

Türk kültürünün daha fazla tanıtılması gerektiğine işaret eden Başkurt, biriktirdiği eşyayı başka insanlarla paylaşmak istediğini anlattı.

Başkurt, koleksiyonunda eşi benzeri olmayan parçaların bulunduğunu söyleyerek, şunları kaydetti:

"Bunlar arasında Mustafa Kemal Atatürk'ün, İstanbul'un işgali karşısında sergilenecek yolu, vilayetlere ve kolordu komutanlıklarına ilettiği ıslak imzasını taşıyan yazı, Atatürk için verilen kadı emrinin yumurta kağıdına yazılmış metni de bulunuyor. Atatürk'ün Meclis'te kullandığı yazı takımının örneği, kullandığı seyahat çantası, 1927'de basılan Osmanlıca Nutuk ve bunun gibi birçok eseri toplamaya çalıştım." 

AA