Rivayete göre Nemrut, Hz İbrahim’i yakmak için çok büyük bir ateş yaktırır. Bu ateş o kadar büyüktür ki; Hz. İbrahim bu ateşten kurtulsa da, bu ateşin büyüklüğü ve dehşeti yöre halkını derinden etkiler ve o günden sonra hiç kimse ateş yakmaya cesaret edemez. İşte herkesin ateş yakmaktan korktuğu bu dönemde, insanlar her şeyi çiğ yer. Lakin eti çiğ yemek mümkün değildir, bunun üzerine insanlar eti biber gibi baharatlarla yoğurmaya başlarlar, etin baharatlarla yoğurulması onun ağırlığını alıp eti yumuşatmaktadır. İlk başlarda sadece et ve biber karışımı olan bu yiyeceğe zamanla bulgur, yeşillikler ve diğer baharatlar eklenir ve Çiğ köfte meydana gelmiş olur.
Elazığlı Çiğköfteci Yönetim Kurulu Başkanı ve Çiğ Köfte Ustası Ahmet Usta, “Çiğ köfte, biz Türkler için oldukça geleneksel bir lezzettir. Acı sevenler için harika bir tattır hem kullanılan malzemeler itibari ile alçak gönüllü bir aperatif hem de faydalı bir yiyecektir. Özellikle Hıdırellez’in anlamına uygun olarak sadece Hıdırellez günü değil bahar ve yaz ayları boyunca bu nefis yiyeceği sofralarımızdan eksik etmeyelim.” diyor.