Aksam.com.tr
Bedensel Engelliler Yüzme Antrenörü Duran Arslan, Gençlik ve Spor Bakanlığı İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünün düzenlendiği 3 Aralık Dünya Engelliler Günü Yüzme Şenliği hakkında açıklamalarda bulundu. Bedensel engelli ve özel bireylerin spora ilgisini değerlendiren Arslan, sporun onlar için hayata adapte aracı olduğunu belirtti.
Aksam.com.tr’den Ezgi Aşık’ın sorularını yanıtlayan Bedensel Engelliler Yüzme Antrenörü Duran Arslan, engelli ve özel bireylerin sosyal hayata adapte olabilmeleri için destek verilmesi gerektiğini söyledi. Arslan, “Yüzme eğitimi alan özel çocuklarımızdan 6 sporcumuz bu yıl üniversiteye girerek eğitim hayatlarına yeni sayfalar açtılar. Down sendromlu, bedensel engelli ve görme engelli yüzücülerimiz beden eğitimi bölümlerine girerek ileride tesislerimizin yöneticileri olma yolunda bir engeli daha aştılar.” ifadelerini kullandı.
Öncelikle çok özel ve anlamlı bir mesleğiniz var, eğitmenliğe nasıl başladınız?
1998 yılında Marmara Üniversitesi’nde BESYO okurken engelli bireyler için bir proje hazırladım. Proje, İstanbul genelinde sosyal güvencesi olmayan özel gereksinimle bireylerin evlerinden alınarak, Tophane Engeliler Müdürlüğündeki hidroterapi havuzuna alınarak rehabilitasyon süreçlerine destek verilmesi üzerineydi. Küçük bir hidroterapi havuzunda başlayan çalışma birkaç yıl sonra 12 olimpik yüzme havuzu ve binlerce kişinin yararlandığı içinde Türkiye ve Avrupa şampiyonlarının yetiştiği güçlü bir yapı haline geldi.
“YARIŞMANIN TEMEL AMACI ÇOCUKLARIN MOTİVASYONUNU ARTIRMAK”
Her yıl 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde özel bir etkinlik düzenleniyor. Siz de bu yılki anlamlı etkinliği koordine edeceksiniz. Etkinlik hakkında bilgi almak isteriz? Neler düzenlenecek?
Bedensel engelli, görme engelli ve özel bireylere ücretsiz eğitim veriliyor. Haftanın 5 günü yapılan bu çalışma rehabilitasyon ağırlıklı olup içlerinde antropometrik açısından uygun çocuklar seçilerek profesyonel eğitim verilmektedir. Çocuklar Türkiye ve uluslararası yarışlara girmeleri noktasında teşvik edilmektedir.
Her yıl 3 Aralık Dünya Engeliler Günü’nde tüm çocuklarımızı, anne babaları, eğitmenleri veya kendi başlarına yüzme yarışlarına alıyoruz. Tüm çocuklara altın madalya ve hediye vererek motivasyonlarını artırmaya çalışıyoruz. Yarışmanın temel hedefi çocukların ellerinden geleni yapabilmesidir. Bu yarışmaya 8 aylık down sendromlu çocuk da girebilecek, 55 yaşında fiziksel engelli birey de… Yarışmada TRT sanatçıları da konser verecek. Hep beraber gülecek ve eğleneceğiz.
“SPOR MUTLU OLABİLMEK İÇİN YAPILMALIDIR”
Türkiye’de spor denince akla genelde futbol geliyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz? Spordaki bu algıyı nasıl kırabiliriz?
Türkiye’de maalesef futbol haricindeki spor branşlarına pek fazla ilgi gösterilmiyor. Bana göre bunun en önemli sebebi; ailelerin, çocukların sağlıklı spor eğitimimi almamasından kaynaklanıyor. Spor sadece gençken performans amacıyla değil, çocukken motorik becerinin gelişmesi, yaşlıyken kaliteli yaşamın artması, özel bireylerde de fiziksel ve mental durumun iyi seviyeye gelmesine yol açıyor. Tüm bu sebeplerden dolayı spor beraber kaliteli zaman geçirebilmek, mutlu olabilmek için yapılmalı, herkesi önünde yarışmayı bitirsen de ödülünü arkadaşlarınla paylaştığında anlamlı olmalıdır.
“EĞİTİM VERİRKEN SES TONUMUZ BİLE ÖNEMLİ”
Özel çocukların antrenmanları nasıl oluyor? Hangi hususlara dikkat ediyorsunuz?
Bedensel engelli ve özel sporcularda milli takım antrenörlüğü yaptım fakat şu an altyapı çalışmalarına biraz daha zaman ayırmaktayım. Bedensel engelli bireylerde yüzme eğitimi verilirken engelin ne olduğunu, eğitim aşamasında nelere dikkat edilmesi gerektiğine ve antrenman şiddetinin ne kadar olması gerektiğine çok dikkat edilmesi gerekmektedir. Örneğin; EMES veya DMD hastalarına eğitim verilirken kardiyovasküler sistemi güçlendirmeye yönelik egzersizler yapılırken omurganın düz olmasına ve eğitim alan kişinin yorulmamasına dikkat ederiz, mümkün olduğunca antrenmanın şiddeti düşük tutulur.
Ampute bireylerde ise vücut balansı ayarlandıktan sonra performans sonuna kadar zorlanır, kişinin motor becerinin en üst seviyeye gelmesi için çalışmalar yapılır. Serebral Palsili bireyde ise tutuşlara, dokunuşlara, ses tonuna ve yüzme branşına dikkat edilerek antrenmanı içeri hazırlanır, sırtüstü stille yüzmeye başlanarak antrenman şiddetini yüksek tutmamaya dikkat edilir. Otizmli bir bireyde, ses tonunun ortamdakinden yüksek olmasına, kısa net cümleler kurmaya, göz teması kurmaya dikkat edilir. Görme engelli bireyde kulvar veya duvar kenarında yüzmesine, kollarını sayarak mesafeyi ayarlamasına ve tesis içerisindeki hiçbir malzemenin yerinin değişmemesine dikkat ederiz.
“SPOR ONLARIN HAYATA ADAPTE ARACIDIR”
3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ne özel neler söylemek istersiniz?
Engelli ve özel bireyleri eğitim, spor ve sanat alanında dışlamayalım, bu evlatlarımıza pozitif ayrımcılık yaparak toplumda üreten bir birey olmaları noktasında destek verelim. Yüzme eğitimi alan özel çocuklarımızdan 6 sporcumuz bu yıl üniversiteye girerek eğitim hayatlarına yeni sayfalar açtılar.
Down sendromlu, bedensel engelli ve görme engelli yüzücülerimiz beden eğitimi bölümlerine girerek ileride tesislerimizin yöneticileri olma yolunda bir engeli daha aştılar. Son 3 yılda üniversitelerin birçok bölümünü kazanan engelli sporcularımız oldu. Engelli bireyler için spor tek başına amaç değil, sosyal hayata adapte olabilmek için bir araçtır.