Anne-baba olmak işte böyle bir şey

Eskişehir’de çocukları olmayan Çebi çiftinin evlat edindikleri Batur Alp, 21 gün sonra beyin felci geçirdi. Serabral Palsi teşhisi konulan küçük çocuk için seferber olan çift, şimdi ona gözü gibi bakıyor.

Bülent ŞANLIKAN

Eskişehir’de yaşayan Çebi çifti, çocukları olmayınca bir bebeği evlat edindi. Yıllar süren evlat hasretleri biten Sema ile Ercan Çebi’nin Batur Alp adını verdikleri bebeği 21 gün sonra menenjit sonucu beyin felci geçirdi. ‘Annelik babalık lafla olmaz’ diyen Sema ve Ercan Çebi Serabral Palsi (SP) teşhisi konulduktan sonra ellerini ve ayaklarını kullanamayan, konuşamayan Batur Alp’e hayatlarını adadı. Şimdi Batur Alp 8 yaşında. Her görenin alkışladığı anne Sema Çebi yaşadıklarını AKŞAM’a anlattı: “Henüz bebekken Batur Alp’i evlat edindik. 21 gün sonra bebeğin sol kol ve bacakta istem dışı atmalar oldu. En yakın hastaneye götürdük, menenjit teşhisi konuldu. 39 gün cihaza bağlıydı. Gece gündüz oğlumu o kapıda bekledim. Batur Alp’e beyin felci teşhisi konulunca amansız bir mücadeleye girdik.” 

ÖZEL EĞİTİM ÜNİTESİ YAPTIK 

“Süreç benim için çok zor geçti. Oğlumun tedavisi bitip taburcu oldu ama asıl mücadele bundan sonra başladı. 4 aylıktan başlayarak FTR, 3 yaştan sonra da özel eğitim, duyu bütünleme tedavisi almaya başladık.Oğlumun odasında küçük bir özel eğitim FTR ünitesi oluşturduk, tedavisini bizzat evde yapmaya başladım. 7-8 yıldır hayatımı oğluma adadım. Oğlumu kaynaştırma öğrencisi olarak 2,5 yıl anaokuluna götürdüm ve mezun oldu.”

‘HİÇ SÖYLEMESE DE BENİ ANNE YAPTI’

“Onun kollarını boynuma dolayıp sarılıyorum ve kulağına ‘seni çok ama çok seviyorum sen beni anne yaptın söyleyemesen de ben senin annenim’ diyorum. Ben tevekkül eden birisiyim Rabbim beni bu evlada bakmam için yeryüzüne getirdiğine inanıyorum. Bana göre doğurmak 9 ay ama bakmak ömür boyu, lafla anne babalık olmuyor. Allah bana ömür verdikçe maddi manevi güç verdikçe oğlumu kimseye muhtaç etmeyeceğim. Geçirdiği hastalık onun beynine zarar verdiği için konuşmuyor, ellerini kullanamıyor, yürüyemiyor, ayakta duramıyor. Ama beni anlıyor. Tek dileğim oğlumun kendi ayakları üzerinde durduğunu kimseye muhtaç olmadan yaşayabildiğini görmek.”