Hüsna Köşger
Ferdi Tayfur kızı Tuğçe Tayfur ile yaşadığı sorunlar ile son dönemde sıklıkla gündemde. Bir süredir tedavi gördüğü hastanede vefat eden Ferdi Tayfur, vefatıyla hayranlarını derinden üzmüştü. Kızı Tuğçe Tayfur'un ağlarken çekilen görüntülerde kullandığı, "Ayırdınız beni babamdan" sözleri ise dikkat çekmişti.
Yaşanan bu gelişmenin ardından Ferdi Tayfur'un cenazesinde kızı Tuğçe Tayfur'un yaşadığı kavga da ses getirmişti. Tuğçe Tayfur'un kavga ettiği kişinin, halasının kızı da olan Tayfur'un menajeri Şirin Gözalıcı olduğu iddia edilmişti. Şirin Gözalıcı ise o kişinin kendisi olmadığını belirterek, Gözalıcı, "Öncelikle belirtmek isterim ki; bu acılı durumda bu açıklamaya maruz bırakıldığım için, çok üzgünüm. Cenazede tartışan kişi ben değildim, yoldaydım. Önce maske altından karşı tarafı kışkırtıp küfürler yağdırıp, sonra hızını alamayıp kendini küfürleriyle ele veren de kendisidir" ifadelerini kullanmıştı.
Peki olayın perde arkasında ne var? Ferdi Tayfur ile Tuğçe Tayfur'un arasının açılma nedeni neydi?
Anne Necla Nazır, "Sürekli suskun kaldık, kimseyle alıp veremediğimiz yok. Ama benim çocuğumu sanki baba-kız birbirlerine düşmanmış haline getirdiler. Öyle bir şey yok! O onun babası... Cenazede benim evladıma bunu yapanlar normalde ne yapmazlardı! Ölüsüne saygı duymayanlar, dirisine saygı duyar mıydı, babasının elini öptürürler miydi?" demişti.
Ancak baba Tayfur ile kızı arasında sosyal medya üzerinden polemikler yaşanmıştı. Ferdi Tayfur'un avukatının yaptığı açıklamada, Tayfur'un kızı Tuğçe Tayfur'un soyadını kullanmamasını istediği şu ifadelerle belirtilmişti:
"Müvekkilim Sayın Ferdi Tayfur ve kızı Tuğçe Aydın arasında gelişen birtakım özel nedenlerden dolayı müvekkilimizin 'Tayfur' soyadının Tuğçe Aydın tarafından gerek görsel gerekse işitsel olarak ticari amaçlarla kullanılmasına ve müvekkilimizin kendisine ait eserlerin Tuğçe Aydın tarafından sosyal medya, dijital mecralar ve sahnelerde okunmasına rızasının olmadığını ve ayrıca Tuğçe Aydın'ın işletmiş olduğu 'Tuğçe Tayfur Store' isimli mağazasından kaynaklı müvekkilimizin isim hakkı alacağının bulunduğunu ve gerek müvekkilimiz Sayın Ferdi Tayfur, yeğenleri gerekse akrabaları hakkında sosyal medya ve dijital mecralarda herhangi bir açıklama veya söylemlerde bulunmaması adına Tuğçe Aydın'ı bilgilendirmekle bu açıklamalarımızı da kamuoyuna duyurmaktayız. Yapmış olduğumuz açıklamalara itibar edilmemesi durumunda gerek Tuğçe Aydın gerekse Tuğçe Aydın ile beraber iş yapan ve hareket eden şahıs veya şirketler hakkında tüm yasal haklarımızı saklı tutmakla beraber Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacağımızı bildiririz."
Tuğçe Tayfur'sa açıklamayı paylaşarak; "Tayfur soy ismimi bana leylekler vermedi. Babamsın ya ondan Tayfur soyadım. İsim hakkı talep etmişsiniz. Ben, paranızın bittiğini bilseydim eşimle yardımcı olurdum size. Siz ne dediyseniz baba olarak onu yaptım ben ama kötü yine ben oldum. Allah var gam yok. Bu işin bir de inanmadığın ahireti var be baba. Olur, sorun yok. Tuğçe Aydın olarak devam ederim." açıklamasında bulunmuştu.
Yaşanan bu gelişmeler sürecinde anne Necla Nazır da susmamış ve eski eşi Ferdi Tayfur'a bu sözlerle resti çekmişti:
"Evladımın her tarafı kurtlu olsa onu dişimle taşırım, yine taşırım. Evladım söz konusu olduğu için bu kırmızı çizgim. O yalnız değil. Onun Allah'ı var. Onun bir ailesi var. Aslanlar gibi ardında duran bir eşi var.
Ferdi Bey yıllar önce neden kaçıp gittiniz? Söyleyeyim. Siz bana bir kadınla birlikte olduğunuzu ve hamile olduğunu, bir erkek çocuğu doğuracağını söylediğinizde bayıldınız. Ben de kızımı alıp sizi terk ettim. Siz Japonya'ya kaçtınız. Bu yüzden kaçtınız.
Evladım ne yaptı? Hanginize ne yaptı? Menajerliğini bıraktırdı diye mi? Nedenlerini de açıklayayım mı? Beni konuşturmayın. Sabrımın sonundayım. Evladımın, torunlarımın rızkını etrafındaki yeğenlerine yedirmem. Seni, evladına düşman bir baba ilan ettiler bunlar."