Tarihçileri heyecanlandıran keşif... Harput Kalesi'nde bulundu

Elazığ'da Selçuk dönemine ışık tutan bir kitabe, Harput Kalesi'nde bulundu. Yapılan kazılarda, Selçuklu dönemine ait sanatkar isminin yazılı olduğu kitabe ile sırlı seramik üretiminin varlığı kanıtlandı.

İHA

Elazığ'da bulunan Harput Kalesi'nde yapılan kazılarda, Selçuklu dönemine ait sanatkar isminin yazılı olduğu kitabe ile sırlı seramik üretiminin varlığı kanıtlandı. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan 5 bin yıllık kalede, tarihi ve kültürel zenginliklere ışık tutan önemli buluntular gün yüzüne çıkarıldı.

100 BİNDEN FAZLA TARİHİ ESER OBJESİ GÜN YÜZÜNE ÇIKARILDI

FÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Güzel Sanatlar Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmail Aytaç başkanlığında 11 yıldır yürütülen kazı çalışmaları çerçevesinde UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine bulunan kalede, bu süre zarfı içerisinde birçok tarihi yapı ve 100 binden fazla tarihi eser objesi çıkartıldı.

SELÇUKLU DÖNEMİNE AİT

Kalede yapılan çalışmalarda iki yıl önce ortaya çıkan ve ilk kez görüntülenen Selçuklu dönemine ait motifli sırlı seramik buluntuların olduğu kitabe ile iç kale kısmında yaşam, cam üretimi ve metal üretiminin yanı sıra seramik üretiminin de var olduğu kanıtlandı. Yarı mamul ürün olarak gün yüzüne çıkarılan ve 13. yüzyılda yaşayan bir sanatkarın isminin yazıldığı sırlı seramik, Selçuklu dönemine ait olduğu belirlendi.

"13. YÜZYILDAKİ BİR SANATKARIN İSMİNİ GÖRMEKTEN MUTLUYUZ"

Gün yüzüne çıkarılan kitabenin tarihi ve kültürel açıdan önemli olduğunu belirten Harput Kalesi Kazı Başkanı Prof. Dr. İsmail Aytaç şunları söyledi:

'Harput Kalesi'nde 2022 yılında çıkan Selçuklu döneminin sırlı seramiği, kazıma ile motiflendirilmiş seramiğin arkasında Harput ismi ile İsmail sanatkarının adı okunuyor. Bunu bir çok kişiye okuttuk. İsimler biraz yakın okunsa da bir seramik üzerinde 'Harputlu' olmasını gösteren sanatkar isminin varlığı bizim için önemli. Ayrıca bu yarı mamul ürün bu sırlı seramiklerin Harput'ta üretildiğini gösteriyor. Ayrıca fırınlara ait diğer malzemeler ve kil parçaları da grup halinde çıkmıştı. 13. yüzyıldaki bir sanatkarın ismini görmekten de mutluyuz