Queensland Müzesi'nin araştırma ekibi, birkaç ay önce, gövdesi ve kafası birleşik 100 milyon yıllık bir plesiosaur iskeleti bularak tarih öncesi hakkında önemli bir keşif yaptı. Şimdi, araştırmacılar tarih öncesi çalışmaların geleceğine ışık tutuyor.
Amerikan basınında yer alan habere, üç amatör fosil avcısı, Ağustos ayında Batı Queensland taşrasındaki bir sığır istasyonunda, genellikle bir elasmozor olarak bilinen, 19 fit (6 metre) boyunda, genç, uzun boyunlu bir plesiozorun kalıntılarını keşfetti.
Queensland Müzesi'ndeki kıdemli paleontoloji küratörü Espen Knutsen, keşfi Rosetta Taşı'nı bulmaya benzetti. Knutsen, "Rosetta Stone'un ne olduğuna aşina değilseniz, Mısır hiyerogliflerini anlamanın anahtarını elinde tutan, dini metinlerin 1799'daki çığır açan keşfidir. Bu durumda, yeni bulunan, iyi korunmuş elasmozaur bize tarih öncesi hakkında daha çok şey öğretecek." Açıklamasında bulundu.
Knutsen, "Hiç bir zaman bir ceset ve bir kafa bulamadık ve bu, bu alanda gelecekteki araştırmaların anahtarı olabilir." dedi. Kıdemli paleontoloji küratörü, ayrıca paleontologlara bölgenin Kretase döneminin kökenleri, evrimi ve ekolojisi hakkında daha fazla bilgi sağlayabileceğini de sözlerine ekledi.
Knutsen, "Bu plesiosaurların üçte ikisi boyunlu olduğu için, genellikle ölümden sonra kafa vücuttan ayrılırdı, bu da ikisini birlikte koruyan bir fosil bulmayı çok zorlaştırır." dedi.
TAM VÜCUTLARI BULMAK ZOR
Knutsen, fiziksel özelliklerinden dolayı bu fosillerin tek parça halinde bulunmasının zor olduğunu öne sürdü. Espen Knutsen, "Bu plesiosaurların üçte ikisi boyunlu olduğu için, genellikle ölümden sonra baş vücuttan ayrılırdı, bu da ikisini birlikte koruyan bir fosil bulmayı çok zorlaştırıyor." değerlendirmesinde bulundu.