Rumlarda Osmanlı tapusu paniği! Anastasiadis'i korku sardı

KKTC'de bir Rum'un Kapalı Maraş'taki mülk davasına bakan Taşınmaz Mal Komisyonu, tarihte ilk kez Vakıflar İdaresi'nin Osmanlı döneminden kalma tapusunu davaya dahil etti. Bu hamle Rum kesiminde paniğe neden oldu.

Hürriyet

KKTC'de mahkeme olarak görev yapan Taşınmaz Mal Komisyonu, 46 yıl kapalı kaldıktan sonra iki yıl önce ziyarete açılan turistik Maraş kentiyle ilgili tarihi bir karar aldı.

Buna göre; KKTC aleyhine bir Rum'un açtığı mülk davasında, söz konusu taşınmazın Osmanlı döneminden Abdullah Paşa Vakfı'na ait olduğunu orijinal tapuyla belgeleyen Vakıflar İdaresi davaya müdahil oldu. İçinde iki yabancı üyenin de bulunduğu mahkeme, bugüne kadar yalnızca 1974'teki tapu kayıtlarını, yani Rumların bireysel tapularını geçerli sayıyordu. Osmanlı dönemindeki tapulara ilişkin olarak ise itirazlar dile getiriliyordu.

ZAMAN AŞIMI TARTIŞMASI

Komisyon geçen hafta, Vakıflar İdaresi'nin söz konusu davaya müdahil olma talebini değerlendirdi. Rum tarafının avukatı, 1940'lı yıllarda bireysel mülk tapusu yapılan taşınmaz ile ilgili Vakıflar Hukuku'na (Ahkam-ül Evkaf) göre itiraz süresinin 36 yıl olduğunu, ancak bu süre üzerinden 80 yıl geçtiğini ve itirazın zaman aşımına uğradığını savundu. Vakıflar İdaresi avukatları ise orijinal tapuların 1990 yılında bir apartmanın bodrum katında bulunduğunu ve itirazla ilgili zaman aşımı süresinin bu tarihten başlaması gerektiğini bildirdi. Böylece Komisyon, tarihinde ilk kez, ihtilaflı bir mülk davasında Vakıflar İdaresi'nin davaya dahil olmasına karar verdi. Vakıflar bugüne kadar ancak davacı kabul ederse davalara müdahil olabiliyordu.

'YAĞMALADILAR'

Vakıflar İdaresi Genel Müdürü İbrahim Benter, yaptığı açıklamada davanın devam ettiğini ve alınan kararın hukuk mücadelelerinde önemli bir adım olduğunu belirterek şöyle dedi: "46 yıl kapalı tutulan Maraş kenti 4637 dönümden oluşuyor. Bu alanın tümü Osmanlı döneminden 3 vakfa tapulu. Rumlar 1944'te İngilizlerin mal dönüşüm yasalarını da kullanarak, devredilmesi hukuken mümkün olmayan vakıf mülklerini hileli yöntemlerle bireysel mülk haline getirdi. Maraş'ın tümü Osmanlı mülküdür. Göreve geldiğim günden bu yana mücadele ediyorum, ecdadımızın mirası, yetim mallarını kimseye yedirmeyeceğiz. Kim vakıf malına zarar verirse, Kanuni Sultan Süleyman'ın vakıf bedduası üzerlerine olsun."

'TÜRKLERİN TUZAĞI'

Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis ise komisyonun kararına sert tepki gösterdi. Rum halkına Taşınmaz Mal Komisyonu'na başvurmama çağrısı yapan Anastasiadis, "Türklerin tuzağı bu. Osmanlı tapularıyla Maraş'ın tümünü almak istiyorlar" dedi. Rum lider, geçen yıl gündeme getirdiği, "Maraş'ı BM üzerinden bize verin, Ercan Havaalanı'nın BM denetiminde uluslararası trafiğe açılmasına izin verelim" teklifini de tekrarladı. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise, "Maraş'ın iadesini istiyor, ne münasebet, mümkün değil" karşılığını verdi.

İNGİLİZ ÜSSÜNDEKİ MÜLKLERİN DURUMU

İbrahim Benter, Kıbrıs'ta İngiltere'nin deniz ve hava üslerinin bulunduğu iki egemen bölgesi olduğuna dikkat çekerek, "İngiltere Ağrotur hava üssündeki arazilerinin önemli bölümünü askeri bölge statüsünden çıkardı. Bu alan İngiliz toprağı kabul ediliyor ancak 1960'taki anlaşmalara göre, vakıf arazilerini bize devretmek zorundalar. İngiliz üsleri komutanı Tümgeneral Robert John Thomson, 2400 dönüm vakıf arazisini Rumlara devretmeyeceği yönünde yazılı taahhütte bulundu. Ancak imar konusunda Rum belediyelerine devretti. Şimdi İngilizleri de dava edeceğiz" dedi.

30 BİN KURUŞA SATIN ALMIŞ

MARAŞ'ta Abdullah Paşa Vakfı'na ait 2743 dönüm arazi, günümüzde 5 yıldızlı otellerin bulunduğu sahil şeridinin tümünü kapsıyor. Sadrazam Abdullah Paşa, Kıbrıs Valisi olduğu dönemde hak sahiplerine 30 bin kuruş ödeyerek mülkleri satın almış ve vakfetmiş.

TAŞINMAZ MAL KOMİSYONU NEDİR?

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) yönlendirmesiyle 2005'te kurulan 'mahkeme niteliğindeki' Taşınmaz Mal Komisyonu, Rumların özellikle 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan sonraki bireysel mülk davalarına bakıyor. Komisyon, KKTC'deki mülk davalarına tazminat, iade ve takas yöntemleriyle çözüm buluyor. Maraş kentiyle ilgili 400'e yakın başvuruya ise iki yıl öncesine kadar 'askeri bölge' olması nedeniyle bakılamıyordu.