Dünyanın en görkemli yapılarından olan Pharoah Khufu'nun mezarının yer aldığı Keops Piramidi gizemini hala koruyor. İnşası yaklaşık 27 yıl süren ve şimdiye kadar birçok kez incelemesi yapılan Keops Piramidi bilim insanları tarafından uzaydan gelen parçacıklar kullanılarak incelenecek.
Milliyet'te yer alan habere göre; Keops Piramidi aslında Keops olarak da bilinen Pharoah Khufu'nun mezarı. Piramidin inşa sürecinin yaklaşık 27 yıl sürdüğü ve inşasında yaklaşık 6 milyon ton ağırlığında, 2.3 milyon adet blok taş, kireçtaşı ve granit kullanıldığı biliniyor. 3 bin 800 yıldır insan eliyle yapılan en görkemli yapı olan Keops Piramidi'nin içinde hâlâ keşfedilmemiş birçok bölge bulunuyor.
Arkeologlar Keops Piramidi'nin piramidin iç yapısının haritasını çıkartalı yıllar oldu. Ancak piramit ve altındaki toprak, farklı odalar ve geçitler içerdiğinden daha derinlerde farklı şeyler olabileceği belirtiliyor. Son zamanlarda arkeologlardan oluşan ekipler piramitlerin içini daha titiz bir şekilde araştırmak için bazı yüksek teknolojili yöntemler kullandı ve kullanmaya da devam ediyor.
1960'ların sonlarında Amerikalı Fizikçi Luis Alvarez ve ekibi piramidin içini taramak için bir tür tomografi sistemini kullanmıştı. 1969 yılında da Alvarez, piramidin yüzde 19'unu incelediklerini ve yeni oda bulamadıklarını kaydetmişti.
Tarihler 2017'yi gösterdiğinde ise ScanPyramids ekibi, büyük piramidi incelemek için bazı teknikler kullanmaya karar verdi. Kendilerinden önceki Alvarez ve ekibi gibi onlar da kızılötesi termografi ve diğer araçlarla birlikte müon tomografisi kullandı. ScanPyramids ekibinin en önemli keşfi ise piramidin içinde devasa bir boş alan olan 'Big Void' yani 'Büyük Boşluk' oldu. Hatta o yıllarda keşif 'Nature' dergisinde yayınlandı ve o yılın en önemli bilimsel keşiflerinden biri olarak kabul edildi.
Keops Piramidi'nde kullanılmak istenen müonlar, elektronlara benzer ancak daha kütleli temel parçacıklardan oluşuyor. Tomografide kullanılan müonlar yapılara derinlemesine nüfuz ettikleri için yapabilecekleri X ışınlarından daha derin. Müonların en büyük özelliği ise uzaydan gelen parçacıklardan oluşuyor olmaları.
Büyük Piramidi Keşfet (EGP) görevinde de görüntüleme için bir müon tomografisi kullanılıyor. Kendilerinden önceki ScanPyramids ekibi gibi EGP de yapının içini görüntülemek için müon tomografisini kullanacak. Ancak ekip, müon teleskop sistemlerinin önceki müon görüntülemeden 100 kat daha güçlü olacağını söylüyor.
Ekibin yetkilileri, "Büyük Piramit'te yakın zamanda kullanılan ekipmanın 100 katından daha fazla hassasiyete sahip bir teleskop sistemini sahaya çıkarmayı planlıyoruz. Müonları neredeyse tüm açılardan görüntüleyecek ve ilk kez gerçek bir tomografik görüntü üretecek, böylesine büyük bir yapı" şeklinde açıklama yaptı.
EGP, Büyük Piramid'in dışında farklı konumlara hareket ettirilen çok büyük teleskop sensörleri kullanacak. EGP Giza Pirami'dinin daha derin keşfi için teleskop prototipleri inşa ediyor ve hangi veri işleme tekniklerini kullanacaklarını belirliyor. Büyük Piramidi Keşfetme Misyonu'nun, büyük yapıları kozmik ışınlı müonlarla görüntülemeye farklı bir yaklaşım getireceği kesin. Yapının dışına yerleştirilen çok büyük müon teleskopları Giza platosundaki Büyük Keops Piramidi'ne dair çok daha yüksek çözünürlüklü görüntüler üretebilir.
ScanPyramids, 2017'de Big Void'i keşfettiğinde o yıllar için bu büyük bir haberdi. Bazı tartışmalara da neden olsa da Mısır bilimcilerin çoğu, bulunan bu keşfi ve bilimsel doğasını kabul etti. Öte yandan fizikçiler de bu keşfi destekledi. Hatta fizikçi Lee Thompson, Science'a verdiği bir röportajda, "Bilim insanları, üç bağımsız deneyde üç farklı müon detektörü kullanarak boşluğu gördüler, bu da bulgularını çok sağlam kılıyor" dedi.
Bilim insanları, insanlığın en eski arkeolojik hazinelerinden birini araştırmak için modern yüksek enerjili fiziği kullandıklarında ortaya ne çıkaracak bilinmez. Ancak Büyük Keops Piramidi'nin üzerindeki sır perdesini kaldırmak için uzaydan gelen gizemli parçacıkları kullanmak sıradışı olacak.