İbn-i Sina'dan sonra Endülüs'te yetişen ve çağının en büyük botonikçisi olarak tanınan İbn-i Baytar, 13. yüzyılda kaleme aldığı ve hala varlığını sürdüren en büyük ilaç kullanım ansiklopedisi "Bitkisel İlaç ve Gıdalar Sözlüğü" yazmıştır.
Büyük botanik alimi İbn-i Baytar, İslam alimlerinin eserlerinden okumalar yapmış ve ilaçları kıyaslama yoluna giderek onların kimyasal özelliklerini incelemiştir. Ünlü alimin bu yöntemleri kendisinden sonraki botanik ve tıp ilmine katkılarda bulunmuştur.
İşte bitkilerle şifa dağıtan İbn-i Baytar tarafından önerildiği iddia edilen ve sadece Mardin yöresinde yetişen ikşut otu ile ikşut otunun iyi geldiği o rahatsızlıklar haberimizin detaylarında...
Kullanan hastaların çoğu iyileşme belirtileri ve azalan şikayetlerle gelip kendisine teşekkür ettiğini belirten 35 yıllık imam olan Remzi Yağmurcu, "Kitapta yazılan şifalı bitkilerde en çok satılan bitki ikşuttur. İkşut, Arapça'da 'yerekan', mahalli Arapça'da ise 'Ebu safar' olarak bilinir. Ortaçağ'ın en büyük botanik bilimcisi İbn-i Baytar'ın müfredat kitabında ikşut ile ilgili faydalı bilgiler yer alıyor. Hicri 1168 tarihinde yazılan kitapta bu bilgileri görüyoruz. Yurdun dört bir yanında ikşut bitkisi için gelen özel siparişler alıyoruz. Mardin'e özgü şifalı bir ot olan ikşut, karaciğer yağlanması, hepatit ve şeker tedavisine iyi geliyor. Mayıs, ağustos dönemi boyunca toplanan bu ot, kurutulduktan sonra kullanıma hazırlanıyor. Ayrıca kanser için önemli şifa kaynağı olan ısırgan otu, en çok ilgi gören bitki türüdür. Birçok kanser türü üzerinde etkili, acı ve sızıları azaltıyor." dedi.
Kitabın yüzyıllardır babadan oğula el değiştirdiğini belirten Yağmurcu, şöyle konuştu: "25 yıldır İbn-i Baytar'ın kitabında yazılan şifalı bitkilerden elde ettiğim karışımlarla, hastalar önce Allah sonra bu ilaçlarla şifa buluyor. Kitaba gözüm gibi bakıyorum. Dedelerimden kalma bir kitaptır. İbn-i Baytar tarafından kaleme alınmış kitapta birçok hastalığa iyi gelen şifalı bitkiler yer almaktadır.'
İbn-i Baytar'ın, İbn-i Sina'dan sonra 13. yüzyılda Endülüs'te yetişen büyük Müslüman botanik âlimi ve eczacı olduğunu ifade eden Yağmurcu, şunları aktardı: "Bitkiler üzerindeki çalışmaları sebebiyle 'A'sâb' (Botanik bilgini) lakabıyla biliniyor. Gezip gördüğü yerlerdeki bitkileri yerinde inceledi. İncelediği bitkinin, yetiştiği beldeyi ve toprağı, o bitkinin büyümesinde tesiri olan diğer durumları tetkik etti. Tarlada biten ve mahsullere zarar veren otları da tespit eden İbn-i Baytâr, muhtelif bitki nevilerine âit koleksiyonlar ortaya koydu. Eserlerinde 1400 kadar bitkiyi tek tek inceledi. Bunlardan hangi ilâçlar yapılabileceğini tespit etti. Bu ilaçların kimyevî yapıları ve hastalıkları önlemedeki tesir derecelerini en ince teferruatına kadar kitapta söz eder."
İKŞUT OTUNUN İYİ GELDİĞİ RAHATSIZLIKLAR
Mardin yöresinin meşhur bitkisi İkşut otu, başta karaciğer yağlanması olmak üzere böbrek rahatsızlıklarında, bulanık görme, göz yorgunluğu için bölgedeki aktarlar ve baharatçılar tarafından tavsiye edilmektedir. Antioksidan ve antikanser etkilere sahip olan ikşu otu Mardin yöresinde ise, karaciğer problemleri ve diz ağrıları için sıkça kullanılır.
Türkiye'de sadece Mardin yöresinde yetişen ve Mardin kültürüyle özdeşleşen İkşut otunun kullanımı ise şu şekildedir:
Yarım litre kaynamış suya 2 yemek kaşığı ikşut otu atılarak sabaha kadar demlenir.
Daha sonra süzülüp sabah aç karna içilerek tüketilir.
Yaklaşık bir ay günde 3-4 su bardağı içilerek kullanılması önerilir.
Uyarı: Kullanmadan önce doktorunuza danışınız! Bebekler ve çocuklarda kullanılmaz.