Star Gazetesi
Siyaset Bilimci Theodoros Tsikas, Türkiye ile Yunanistan ilişkilerine dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
"TÜRKİYE İLE BİR ANLAŞMA YUNANİSTAN'I GÜVENCE ALTINA ALIR"
Yunan basınına konuşan Tsikas, ne Türkiye'nin ne de Yunanistan'ın saldırı planladığına inanmadığını söyledi. Tsikas, "Sorun şu ki, iki ülkenin her biri diğerini saldırgan olarak görüyor. Bunu hem Yunanistan'da hem de Türkiye'de resmi söylemde ve kamuoyu tartışmalarında görüyoruz. Aralarında çok fazla birikmiş şüphe olduğu doğrudur. Tarihsel geçmişe dair farklı bir algı da var. Ve Uluslararası Antlaşmaların yorumlanmasındaki farklılıklar. Bu, bazı tehlikeli durumlara yol açabilir. Her halükarda sosyal ve ekonomik olarak hem ülkeye hem de bölgemizin istikrarına yük oluyor. O yüzden gerilimi devam ettirmenin yanlış olduğunu hep savunmuşumdur. Ülkemiz ve haklarının en iyi güvencesi, Türkiye ile ikili anlaşmazlıkları doğrudan müzakereler yoluyla veya Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'na ortak temyiz yoluyla çözme anlaşmasıdır" ifadelerini kullandı.
Siyasi, diplomatik ve askeri düzeyde tansiyonun düşürülmesine yönelik girişimlerde bulunmanın faydalı olacağı görüşünü paylaşan Tsikas, "Ege'de Güven Artırıcı Tedbirler etrafındaki diyaloğu neden sürdürmememiz gerektiğini anlamıyorum. Buna bir şekilde başladık. Hoş olmayan ve tehlikeli durumların önlenmesine yardımcı olur" dedi.
"KARŞI TARAF BOŞ DURMAYACAKTIR"ABD ve Fransa ile kurulan ittifakı kutlamanın ve Dedeağaç'a silah yığmanın yanlış olduğunu vurgulayan Yunan siyaset bilimci, "Elbette ittifakları ortadan kaldırmamız gerektiğini iddia etmiyorum. İttifak yapmak faydalıdır. Elbette karşılığında da vereceksin. İttifakları pazarlık pozisyonumuzu iyileştirmede bir faktör olarak algılarsak, bu mantıklı bir düşüncedir. Bunları bölgeye hakim olmak veya Türkiye'yi kuşatmak için bir sıçrama tahtası olarak algılarsak çıkmaza gireriz. Çünkü karşı taraf boş durmayacaktır" dedi.
Yunanistan'ın silahlanma programına yönelik eleştiride bulunan Tsikas, Yunanistan'ın ittifak kurduğu ülkelerden gündelik savaş gemisi ve savaş uçağı almasının ciddiyetten uzak ve pahalı bir taktik olduğunu değerlendirdi.
Tsikas, "Korkarım, kendi silah sistemlerini tedarik ederek diğer ülkelerin desteğini "satın alacağımızı" düşünüyoruz. Bu, sorunla başa çıkmanın verimli ve faydalı bir yolu değildir. En kötüsü bunlarla sorunlarımızı çözeceğimiz yanılgısına kapılmak olacaktır. Bir savunma anlaşması yaptığımız için hiçbir ülke kendi çatışmamıza askeri olarak doğrudan karışmayacak. Silahlı Kuvvetlerin ve teçhizat programının makul seviyelerde modernize edilmesi ihtiyacı yadsınamaz. Ama bu planlama ve programla yapılmalıdır" dedi.
DOĞU AKDENİZ KRİZİEnerjide konusunda risklerin devam ettiğine vurgu yapan Yunan siyaset bilimci, "Türkiye dahil Doğu Akdeniz'deki tüm devletlerin enerji işbirliğiyle bu sorunlar çözülebilir" dedi.
EastMed'in gerçekçi bir proje olmadığını ve başka alternatifler aranması gerektiğini savunan Yunan siyaset bilimci, "Türkiye-İsrail yakınlaşması, İsrail doğal gazının Türkiye üzerinden Avrupa'ya kanalize edilmesi için önemli olan çözümleri de içerecektir. Mısır bile alternatif yollar arıyor" dedi.
Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik olumsuz tavrını sürdürmesi durumunda Rum tarafının enerji oyununun dışında kalacağını vurgulayan Tsikas, "İsrail ve Mısır, Kıbrıs sorununun çözümünü eli kolu bağlı beklemiyor. Bugünkü enerji krizini Kıbrıs sorununu çözmek için bir motivasyon olarak görmeliyiz" değerlendirmesinde bulundu.