Çizgi film karakterlerinde görülen beyaz eldivenler izleyicilerin her zaman merak ettiği bir konu olmuştur. Birbirinden farklı hayvan türlerinin çizgi filmini yapan Looney Tunes karakterlerine beyaz eldiven giydirmekten vazgeçmiyor.
Çizgi film tarihçisi ve New York Üniversitesi profesörü John Canemaker, bu durumun birkaç farklı nedeni olduğunun söylüyor.
Her türlü animasyonun geçmişten günümüze yoğun efor ve emeğe dayalı bir üretim süreci olduğunu hepimiz biliyoruz. Bilgisayarlar ve gelişmiş animasyon teknolojilerinin öncesinde, tüm karelerin kağıtlara tek tek çizilerek oluşturulduğu bir dönem vardı.
Bu dönemde, köşeli ve bol eklemli vücut hatlarının işi iyice yokuşa sürüyor ve animasyoncuların işini son derece zahmetli hale getiriyordu. Buna çözüm olarak, her türlü beden detayı oval olarak çizilmeye başlandı. Bu tekniğe de 'lastik hortum' adı verildi.
Lastik hortum tekniği işleri hakikaten kolaylaştırıyor ve zaman tasarrufuna yol açıyordu. Bildiğimiz çoğu çizgi film karakterlerinin gerçekçilikten uzak, aşırı oval yapılarının temel sebebi budur. Bu akımın neticesinde eller de bildiğimiz oval ve etli halini aldı.
Fakat halen bir sıkıntı vardı: Siyah beyaz animasyonlarda, eller vücudun üzerinden seçilemiyordu. Animasyoncular da çareyi, Mickey Mouse'a beyaz eldivenler giydirmekte buldular. Böylece meşhur farenin insancıl elleri rahatlıkla seçilebilecekti.
Üçüncü neden: Fare de olsa, insan insandır. Bir başka neden de buydu. Fare ya da tavşan olarak izlediğimiz karakterlerin son derece insancıl hareketlere imza atması, onların ellerinin de pati yerine insan eli olmasını gerektiriyordu.
Gerçekten de, bu karakterleri ait oldukları türden ziyade, birer insan gibi algıladık hep.
"Mickey'e fare elleri vermek istemedik çünkü onun insan gibi görünmesini istiyorduk. Bu nedenle ona tıpkı bir insan gibi eldiven taktırdık." Yani karakterlerin insanla benzer bir yönünün kurulması gerekliliği de, bir başka nedendi.