Bakım evi hemşiresi anlattı: İşte hayatını kaybeden kişilerin 4 büyük pişmanlığını

Amerika Birleşik Devletleri'nin Kaliforniya eyaletinde bir bakım evinde görevli hemşire Julie McFadden sosyal medya hesabı üzerinden ilgilendiği hastalarla ilgili videolar paylaşıyor. TikTok hesabından bir video yayınlayan McFadden, ölüm döşeğindeki kişilerin bakımıyla ilgilenirken öğrendiği en büyük 4 hayat dersini paylaştı.

Independent Türkçe

ABD'de bir bakımevinde görev yapan hemşire bakımıyla ilgilendiği hastaların son anlarında dile getirdiği pişmanlıklarını paylaştı. Sosyal medya hesabı TikTok üzerinden video paylaşan Julie McFadden, son paylaşımıyla takipçilerini etkiledi.

Independent Türkçe'de yer alan habere göre; Kısa süre önce paylaştığı videoda McFadden, takipçilerine ölmek üzere olanlardan öğrendiği bazı tavsiyeler verdi. En büyük pişmanlıkların genelde anı yaşamamaya ya da sahip olduklarını yeterince takdir etmemeye yoğunlaştığını söyledi.

McFadden, "Hayatının sonuna gelmiş pek çok kişi sağlıklarını ve hayatta olmayı takdir etmemekten, yaşamlarını sürekli çalışarak heba etmekten ve aileleriyle zaman geçirmemekten pişman" dedi.

İzleyicilerine bilgece bazı sözler söyleyen McFadden şöyle devam etti:

Bu bana anın tadını çıkarmayı, şimdiyi yaşamayı, minnettar olmayı, sağlığın ve yaşamla ilgili küçük şeylerin kıymetini bilmeyi öğretti. Son olarak herkesi aşırı çalışmamaya ve vaktinin çoğunu kimle geçirdiğine dikkat etmeye çağırdı.

Mecbur değilseniz hayatınızı sürekli çalışarak heba etmeyin ya da buna mecbur kalmayacak hale gelmeye çalışın. Sevdiklerinizle zaman geçirin. Bu illa aileniz demek değil, sevdiğiniz ve size sevildiğinizi hissettiren kişiler demek.

10 yıldan uzun süre yoğun bakım hemşiresi olarak görev yaptıktan sonra 5 yıl önce bir bakımevinde çalışmaya başlayan McFadden, ölümün tabulaştırılmasına meydan okumak ve insanları hayatın son aşamalarında neler olduğuna dair bilgilendirmek için TikTok'a katıldı.

Daha önce USA Today'e, "Genel itibarıyla bilgi yaymak istediğimin farkındaydım. Bu kadar tabulaştırılması gerekmeyen ama epey tabulaştırılmış bir konu olduğunu düşünüyordum" demişti.

Birilerine cevaplar verebilmek, onları rahatlatabilmek, onlarla ilgilenmek ve bu sürecin daha kolay geçmesine katkı sağlamak bir hediye gibi hissettiriyor.