Alman basınında dikkat çeken Türkiye detayı: Üretim merkezi olma yolunda

Kovid-19 nedeniyle Çin'de yaşanan üretim ve tedarik sıkıntılarına yönelik rota Türkiye'ye çevrildi. Alman Die Welt gazetesinde yer alan habere göre, yatırımcının rotayı Türkiye'ye çevireceği ve ülkenin bir üretim üssü olabileceği belirtildi.

Alman Die Welt gazetesinde yer alan habere göre, Türkiye Kovid-19 salgını nedeniyle Çin'de yaşanan üretim ve tedarik sıkıntılarına yönelik alternatif bir merkez haline gelebilir.

Kovid-19 salgını nedeniyle Çin'de yaşanan sıkıntıların ardından birçok şirket üretimlerini Avrupa'ya taşımak istiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çabaları, yatırımcıları Türkiye'ye çekiyor.

Alman basınından Die Weld'de yer bir haberde, yatırımcının rotayı Türkiye'ye çevireceği ve ülkenin bir üretim üssü olabileceği belirtildi. Haberde DP World Yarımca CEO'su Kris Adams'ın, konumu nedeniyle Marmara Denizi'ndeki konteyner terminalinde büyük fırsatlar gördüğünü belirterek, "Türkiye'deki yatırım fırsatlarına iyi niyetle bakıyoruz. Ülke muazzam bir büyüme potansiyeline sahip." ifadelerine yer verildi. Haberde ayrıca, lojistik sektörünün birçok temsilcisinin Adams ile aynı görüşte olduğu aktarıldı.

Die Weld makalesinde, pandemi döneminde uzun tedarik zincirlerinin kırılgan olduğunun kanıtlandığı için şirketlerin giderek üretim süreçlerini yakın bölgelere çektiği belirtildi. Alman şirketlerinin de Türkiye'deki koşulların daha iyi olduğu görüşünün altı çizildi.

Makalede şu ifadelere yer verildi:

"Tedarik zincirleri çoğunlukla uluslararası ve bölümlere ayrılmış durumdaydı. Orada ücretler daha düşük olduğu için malların üretimi yurt dışında gerçekleşti. Apple ürünlerinin yarısı Çin'deki bir üretici tarafından monte ediliyor, hammaddeler ve ön ürünler ise dünyanın diğer bölgelerinden geliyor. Alman otomobil üreticisi Volkswagen de otomobillerinin çoğunu yurt dışında üretiyor."

Die Welt'in makalesinde, Danışmanlık firması Alix Partners'ın da konuya ilişkin ifadelerine yer verildi. Partners da salgın nedeniyle yaşanan aksaklıklarla ilgili bir raporda yeni bir dönemin başladığını belirterek, "Şirketler, tedarik zincirlerini tamamen yeniden düşünmek zorundalar. Bunun için yerel ve bölgesel teslimat seçeneklerine daha fazla odaklanmaları gerekecek." ifadelerini kullandı.

Bu gelişme, teknik jargonda "nearshoring" veya "reshring" olarak adlandırılıyor, yani üretimi yeniden yakın bir yere taşımak anlamına geliyor. Çin'e bağımlılıklar ve Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşı nedeniyle artan siyasi şüpheler, şirket merkezlerinde yeniden düşünmeyi itiyor.

ERDOĞAN FIRSATI DEĞERLENDİRDİ: TÜRKİYE ÜRETİM MERKEZİ OLMA YOLUNDA

Makalede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'nin bu eğilimden faydalanan ülkelerden biri haline gelmesini sağladığı belirtildi. Erdoğan'ın çabalarıyla, "Türkiye'nin dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biri" olmaya hazırlandığı ifade edildi.

Haberde ayrıca, koşulların iyi olduğu, Türkiye'nin genç ve iyi eğitimli bir nüfusa sahip olduğu belirtildi. Ayrıca altyapının AK Parti döneminde büyük ölçüde genişletildiği vurgulandı. Türkiye'nin Avrupa, Asya ve Afrika arasındaki konumunun, ülkeyi uygun bir merkez haline getirdiği ifade edildi. Türkiye'nin Gümrük Birliği üyesi olduğu için AB ile mal dolaşımı serbest olmasının da, ülkenin avantajlarından biri olduğuna işaret edildi.

DÜNYA DEVLERİ ROTASINI TÜRKİYE'YE ÇEVİRDİ

Habere göre, yapıştırıcı malzemeler üreten Alman firması Tesa, gelecekte Türkiye üzerinden Yakın ve Orta Doğu'daki faaliyetlerini genişletmeyi planlıyor. Şirketin bir sözcüsü, "Metropol önemli bir lojistik merkezi olduğundan ve Avrupa, Asya ve Afrika için coğrafi bir kavşağı temsil ettiğinden, İstanbul satış ekiplerimiz için genel merkez olacak." dedi.

İtalyan moda üreticisi Benetton, bu yılın sonundan itibaren Asya'daki üretimini yarıya indireceğini ve Sırbistan, Hırvatistan, Türkiye, Tunus ve Mısır'daki kapasitelerini artıracağını duyurdu. Mobilya mağazası Ikea da koltuk, kitaplık, gardırop ve mutfak dolabı gibi ürünlerin Türkiye'de üretilmesini istiyor. Bunun hangi kapsamda olacağı ise şimdiye kadar açıklanmadı.

Daha fazla üretilen yerde, daha fazla taşıma gerekir. Lojistik sektörü de genişlemeye hazırlanıyor. Alman nakliye şirketi CEO'su Tobias Bartz, "Handelsblatt"a verdiği demeçte, "Şu anda Türk lojistik hizmetlerimizin genişletilmesi için büyük yatırımlar yapıyoruz. 2024 yılına kadar faaliyetlerimizi ikiye katlamayı planlıyoruz." dedi.

Alman nakliye şirketinin bölgesel şubesi DHL Express Türkiye Başkanı Mustafa Tonguç, "Türkiye değişen tedarik zincirlerinden yararlananlardan biri olacak." ifadelerini kullandı.