Üniversitenin Bilgi İşlem Merkezine baskın gerçekleştiren akademisyenlerden biri olan Tuna Tuğcu'nun Bilgi İşlem Merkezi Başkanı olduğu dönemde usulsüz bir şekilde kendi şirketi olan SD4U'ya ihale yapmadan alım gerçekleştirdiği ortaya çıkmıştı. Şirketin ortakları arasında Yeditepe Rektörü Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl ve onun eşi, aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Bölümü öğretim üyesi olan Prof. Dr. Haluk Bingöl olduğu öğrenildi.
Üniversitenin şirketten birden fazla alım gerçekleştirdiği haberlere yansımıştı. Tuna Tuğcu, Canan ve Haluk Bingöl'ün sahip oldukları şirketten 2016-2018 yılları arasında ihalesiz olarak toplam 40 bin dolarlık satın alma yapıldığı iddia ediliyor. Boğaziçi Üniversitesinin Bilgi İşlem Merkezine yapılan baskın sonrasında Tuna Tuğcu ve diğer 3 akademisyen hakkında görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla üniversite yönetimi tarafından soruşturma açılmıştı. Soruşturmanın bu bilgiler ışığında genişletileceğini öngörülüyor.
NELER YAŞANMIŞTI?
Geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Üniversitesi dört öğretim üyesi Prof. Dr. Tuna Tuğcu, Prof. Dr. Yavuz Akpınar, Prof. Dr. İbrahim Semiz ve Prof. Dr. Emre Otay üniversitenin Bilgi işlem Merkezine bir baskın düzenlediği basına yansımıştı. Üniversite yönetimi ve bilgi işlem merkezi başkanının Cumhurbaşkanı tarafından açılışı gerçekleştirilen Kandilli Bilim, Teknoloji ve Araştırma binasının açılış törenine katılmalarını ve kampüste olmayışlarını fırsat bilen akademisyenlerin, üniversitenin Bilgi İşlem merkezinde görevli personeli tehdit ettiği ve yetkileri olmamasına rağmen bazı evrakı gasp ettikleri ortaya çıkmıştı.
Tuna Tuğcu ve diğer baskıncı hocalar hakkında açılan soruşturmaların hemen ardından Bilgi İşlem Merkezinde çalışan bir personelin merkezin resmi e-mail hesabını kullanarak bütün üniversiteye bir propaganda e-maili gönderdiği öğrenildi. Tuna Tuğcu'yu aklamak amacıyla yetkisiz e-mail gönderen personelin aynı zamanda Tuna Tuğcu'nun da çalıştığı Bilgisayar mühendisliği bölümünde doktora öğrencisi olduğu bilgisine ulaşıldı.
Tuna Tuğcu'nun, başkanlığı döneminde işe aldığı ve ilişkilerini devam ettirdiği diğer bazı personel üzerinde de etkisinin olabileceği değerlendiriliyor. Soruşturma sürecinin şeffaf bir şekilde devam edebilmesi ve delillerin ortadan kaldırılmasını engellemek amacıyla baskıncı hocalar 3 ay süreyle görevlerinden uzaklaştırdı.
Soruşturmaya dair delillerin ve bilgi işlem altyapısının sabote edilmesi riskine karşı üniversite yönetimi tarafından başka tedbirler de alındı. Üniversite yönetiminin İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlar Bürosunu inceleme yapmak üzere üniversiteye davet ettiği ve bazı öğretim üyesi ve ilişkili bazı bilgi işlem personeli tarafından verilerin silinmesi ihtimaline karşı üniversite sunucularının Siber Güçler Bürosu tarafından kayıt altına alındığı bilgilerine ulaşıldı.