İstanbullu Gelin 68. bölümde; Esma ile oğlu Faruk yüzyüze geliyor ve Faruk, "Ben kendimi bildim bileli bu evde bu evin kraliçesine layık bir kral olmaya çalıştım. Kim bilir, belki de artık tahtı gerçek sahibine bırakma zamanı gelmiştir" diyor. Faruk'un bu sözleri Esma Sultan'ı gözyaşlarına boğuyor.
Öte yandan Garip ise, "Merak etme, ben hayatımı Esma'nın yoluna serdim" diyor. Esma ile Garip'in nikah masasında birbirlerine "Evet" demesi Boranlar ailesini gözyaşlarına boğuyor. Esma alzheimer hastalığı yüzünden evlenmek istememişti fakat Garip Esma'nın bu hastalığını öğrendikten sonra kararından döndürmüştü. Düğün merasiminin sonunda Esma Sultan oğullarına, "Bu gece için hepinize çok teşekkür ederim. İnceliğiniz, misafirperverliğiniz her zaman kalbimizde olacak. Kalbimde olacak derken ben kelimelerimi seçerek söylemek istiyorum. Hiçbir zaman unutmayacağım demek isterdim ama maalesef bu mümkün olmayacak. Ben bir süredir Dr. İbrahim ile görüşüyorum. Türlü tetkiklerden sonra benim alzheimer olduğumu söyledi. Biliyorum sorularınız var haklısınız ama ben zihnimi toplamışken biriteyim. Ben de yeni öğrendim. Size duygusal olarak yük olmak istemedim ama sonra düşündüm ki bu hepimiz için haksızlık. Bu bir hastalık. Kendi başıma kaldıracağım bir yük değil. Kendimi tabii ki teslim etmeyeceğim. Zihinimi aktif tutmak için elimden gelen her şeyi yapacağım. Uzun ve zorlu bir süreç bizi bekliyor. Ben üzerime düşeni yapacağım. Sizi bizi ailemizi unutmamak için var gücümle savaşacağım. Ömrümün kalan kısmını sizinle geçirmek istiyorum ama tabii karar sizin." diyor.
Oğulları annelerinin hastalığını öğrendiğinde adeta şoka giriyorlar ve bu durumu kabullenmek istemiyorlardı.