Çarşamba günleri izleyicisi ile buluşan Kuruluş Osman dizisi, yayınlandığı ilk günden itibaren dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Kuruluş Osman'ın tıpkı hikayesi gibi çok kaliteli oyunculuk performansları var. Dizide Gonca Hatun karakterini canlandıran Emel Dede, sette yaşadıkları ve dizi ile alakalı samimi açıklamalarda bulundu.
"GONCA HATUN DUYGUSAL BİR KARAKTER"
Gonca hatun karakterine hayat veren Emel Dede, karakteri hakkındaki soruya ilişkin, "Gonca çok tatlı bir karakter bence. İyi yürekli, merhametli, dürüst, sevdiğini sahiplenen ve koruyan bir karakter. Biraz da mahzun bir karakter çünkü ailesini çok küçük yaşta kaybetmiş ve Şeyh Edebalı tarafından büyütülmüş. Bala Hatun ile kardeş gibi büyümüşler, yoldaşlar, gönüldaşlar. O yüzden biraz duygusal ve diğer karakterlere göre nahif bir karakter. Yeri geldiğinde çok güçlü, ayakları yere sağlam basan bir karakter olabilse de özünde bir hassasiyet var" yanıtını verdi.
"ŞEYHİN SÖZÜ, GONCA'NIN DÜSTUR EDİNDİĞİ BİR ÖĞRETİ"
Dede, aklına kazınan, Şeyh Edebalı ile beraber bir sahnesinin yaşattığı hissiyatı şu sözlerle dile getirdi: "Bir sahne çekmiştik; düşman kalesine gidiyoruz şeyhim ve dervişlerle birlikte. Yerde yatan düşman askerleri var ve şeyhim merhametle onlara bakıyor. Diğer dervişler şaşırıyor ve aralarından biri, 'Şeyhim, onlar bizim çocuklarımızı, hatunlarımızı öldürdüler, neden merhametle bakarsın?' diyor ve şeyhim de, 'Siz onlara baktığınızda düşman askeri görürsünüz ama ben baktığımda yanlışa düşmüş bir kul görürüm.' diyor. Bu, Gonca'nın da düstur edindiği bir öğreti."
"HUZURLU BİR SET ORTAMIMIZ VAR"
Sette ortamı ve ekip arkadaşlarıyla ilgili "Sette hepimiz çok iyi anlaşıyoruz, maşallahımız var. Güzel ve huzurlu bir set ortamımız var. Yiğit Uçan bence çok kibar, yardımsever ve iyi yürekli biri. Aynı zamanda çok iyi bir oyuncu. Onunla partner olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Özge Törer ile keza iyi anlaşıyoruz, zaten sahnelerimiz genelde birlikte oluyor" şeklinde konuştu.
"GONCA'NIN CEPKENLERİNE TALİBİM"
Emel Dede, 'Kuruluş Osman' dizinden bir hatırayı yanında taşımak istediğini söyledi: "Karakterimden bir eşya almak isteseydim herhalde cepkenleri alırdım. Cepkenlerimiz çok güzel ve havalı. Modern hayatta da çok güzel kombinleyebileceğimiz şık parçalar. Gonca'nın cepkenlerine talibim."
"ŞEYHİMİN ANLATTIĞI HİKAYE BENİ HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLATTI!"
Sette en çok etkilendiği sahneyi ve üzerinde bıraktığı hissiyatı: "Birinci sezonda obadan gidişatla ilgili olumsuz bir haber getiriyorum. Dervişler ve şeyhimle birlikte Osman da mağarada. İlk kez Osman'ın umutsuzluğa kapıldığını, yıkıldığını ve çaresiz hissettiğini gördüğümüz bir sahne. Orada diyor ki bana; 'Diyesin Gonca Hatun, ahval nicedir?' Gonca 'Ahval kötüdür' derken bile içim titremişti, çok iyi hatırlıyorum. Sonrasında şeyhim, Osman'a umut aşılayarak onu ayağı kaldırdı, motive edecek telkinlerde bulundu. Şeyhim bunları yaparken anlattığı hikayelerden çok etkilenip arkada hüngür hüngür ağlamıştım. Bayağı bir duygu boşalması yaşamıştım. Şeyhimin anlattıkları ve manevi olarak değerli tüm replikler Gonca için çok başka çalışıyor" sözleriyle dile getirdi.
"GÜZEL BİR SAHNE ÇEKİNCE ONUN ENERJİSİYLE MUTLU OLUYORUZ"
Setin keyifli atmosferinden söz eden Dede, "Burada vakit geçirmeyi çok seviyorum. Çok özel bir alanda çalışıyoruz malum, platomuz çok güzel. Eğlenceli anlarımız oluyor tabii mesela Ragıp Savaş'la sahne çekerken fazla gülüyorsunuz ve sahneye girerken odaklanma noktasında bir tık desteğe ihtiyacınız oluyor. Yeri geliyor ağlıyoruz, yeri geliyor gülüyoruz, sahne üzerine istişare ediyoruz. Sahne odaklı aslında mutluluklarımız. Güzel bir sahne çektiğimizde, onun enerjisiyle çok mutlu oluyoruz. Kuruluş Osman'da oynamak için oyuncu olmanız yetmez. Aynı zamanda iyi bir binici ve savaşçı olmanız gerekiyor. Aksiyon sahnelerinde başarılı olmanız gerekiyor. Daha önce aksiyon dizisinde yer aldım, zorluğunu biliyorum ama dönem dizisinde aksiyon çekmek zor ama bir yandan da havalı" sözleriyle dönem dizisinde oynamanın zor ve gurur verici yanına dikkat çekti.
"DÖNEM KADININI OYNAMAYI ÇOK DEĞERLİ BULUYORUM"
Gonca Dede, kadınların tarihin seyrine yön veren pozisyonu hakkında "Dönem kadınını oynamak çok keyifli ama çok sorumluluk istiyor. Ben doğru canlandırabilmeyi çok kıymetli buluyorum. Birçok tarihçinin de yorumu böyle. Osmanlı Devleti'nin yayılmasında lojistik konusunda kadınların desteği inanılmaz büyük. Hem aş pişiriyorlar, keçi sağıyorlar, obayı çekip çeviriyorlar, soyun devamını sağlıyorlar, eşleri cenkteyken obaya sahip çıkıyorlar, baskın yediklerinde savaşabiliyorlar; tuzladıkları kuru etleri eşlerini cenge gönderirken ceplerine koyuyorlar, zırhlarını örüyorlar, oklarını tamir ediyorlar. Günümüz kadınlarına ve dönem kadınlarına baktığımızda görev paylaşımı noktasında bence çok daha fazla görev üstlerine düşmüş ve altından da layığıyla kalkmışlar. O yüzden dönem kadınını oynamayı çok değerli buluyorum" şeklinde konuştu.
"EZBERLERİ BOZACAĞIZ"
Emel Dede, 'Kuruluş Osman' seyircisini heyecanlandıran açıklamalarda da bulundu: "Bazen karakterin yönünü tayin etmek için, bazen de sadece kişisel olarak merak ettiğimiz için sonraki bölümleri bilmek istiyoruz. Ama yönetmenlerimizin söylediği bir şey var; önce sizin ezberiniz bozulacak, sonra siz izleyicinin ezberini bozacaksınız. O yüzden biz de sizin gibi gelecek bölümleri heyecanla bekliyoruz."