Arkadaşlarınıza eşek şakası yapmadan önce iki kere düşünün.
Oğuz BİRKARDEŞLER / aksam.com.tr
Karla kaplı ıssız ormanın içinde yer alan bir dağ evinde tatil yapan gençler, başlarına geleceklerden habersiz çılgınca eğlenmektedir. Tabi ki bu kadar gencin olduğu ortamda aşk da kaçınılmazdır. Hannah, grubun popüler çocuğu Mike'a aşıktır. Mike ve arkadaşları Hannah'nın duygularıyla oynar ve ona bir şaka yaparlar. Bu şaka karşısında gururu kırılan Hannah, ortamdan uzaklaşıp ormanın içine doğru kaçmaya başlar. Grup buna herhangi bir tepki vermezken kız kardeşi Beth, Hannah'ı kurtarmak için peşine düşer ve gözden kaybolurlar. Ancak Beth ve Hannah ormanda yalnız değildir ve kız kardeşlerin başlarına gelecekler herkesin kaderini etkileyecektir... Oyundaki maceramız da böyle başlıyor.
Hannah ve Beth'in erkek kardeşleri Josh Washington, oyunda kilit bir rol taşıyor. Ayrıca Josh, arkadaş grubunun kaldıkları evin de sahibi. Bu karakter arkadaşlarına bir mesaj yolluyor ve geçen yıl yaşananları unutmaları adına hepsini evine davet ediyor. Josh'un tek niyetinin olanları unutmak olmadığını ilerleyen zamanlarda öğreniyoruz. Ancak dağ evindeki ve çevresindeki gariplikler bununla da sınırlı değil!
Until Dawn, son dönemlerde hasret kaldığımız kaliteli korku oyunu açığını kapatan bir oyun. Son zamanlarda korku oyunlarından bazıları aksiyona, bazıları da hayatta kalma türüne evrilmişti. Until Dawn, eski klasik Resident Evil oyunlarına benzer bir oynanış ile karşımıza çıkıyor. Kamera açıları, korku unsurları, odaları ve çevredeki eşyaları incelemek gibi bir çok oyun dinamiği ile Resident Evil ve Silent Hill gibi yapımları anımsatıyor. Ancak bu oyun örneklerini sadece oynanış olarak veriyorum. Zira konusu, karakterleri ve oyun ilerleyişi ile bambaşka bir oyun Until Dawn.
Diğer korku oyunlarında karizmatik ve güçlü karakterler ile düşmanlarımızla savaşırdık. Ancak Until Dawn böyle bir oyun değil. Konusunda da değindiğim üzere eğlence odaklı yaşan bir grup genci kontrol ettiğimiz bir yapım. Bu gençlerin kavgayla, dövüşle ya da silah gibi cisimlerle işleri yok. Oyunu farklı yapan da bu. Sıradan insanların korkuları ile baş başa kalıyor olmaları ve bunu üzerimizde oluşturduğu çaresizlik hissi.
Until Dawn kısa bölümler halinde (oynayış biçiminize göre bazen yarım saati, bazen bir saati bulabiliyor) oynanan ve genellikle çiftler halinde ilerlediğimiz bir yapıda oynanış sunuyor. Karakterlerin gördükleri cisimlere ve olaylara verdikleri tepkiler, kendi aralarında konuşmaları ve sürekli değişen kamera açıları oyuna sinematik bir hava katıyor. Zaten ilk bölümlerde ağırlıklı olarak yavaş seyreden bir tempoda ilerliyoruz. Asıl aksiyon sır perdelerinin birer birer çözüldüğü ve oyunun hemen hemen ortasına tekabül eden kısımlardan sonra başlıyor. Buradan da oyunun ne kadar zekice kurgulandığını anlıyoruz.
Oyunda kelebek etkisi denen bir faktör var. Bu kelebek etkisi, oyun esnasında verdiğimiz kararlara göre şekilleniyor ve karakterlerin kaderine direkt olarak etki ediyor. Verdiğimiz kararlara göre hem bizim hem de arkadaşlarımızın hayatları kurtulabiliyor ya da yitirilebiliyor. Oyunun başında ufak tefek eğlencelik olaylarla başladığımız karar verme duygusu, oyun ilerledikçe zorlaşıyor. Ani karar vermeniz gerektiği zaman stres oluyorsunuz zira yapacağınız yanlış seçimin sonuçlarının kötü olacağını gayet iyi biliyorsunuz.
Kelebek etkisi özelliğini nasıl kullandığınıza bağlı olarak oyunun bir çok sonu var.. Oyunun başında Beth ve Hannah, uçurumdan düşmek üzereydi,Beth, Hannah'ı elinden tutuyordu. Ben burada kötü ya da bencilce bir karar vermemek adına Hannah'ı boşluğa bırakmadım, ne olacaksa birlikte olsun diye ikisini de uçurumdan aşağı bıraktım. Ancak ilerleyiş beklediğim gibi olmadı. Doğru olduğunu düşündüğümüz bazı seçimler bazen tam tersi durumlarla da sonuçlanabiliyor.
Oyunda belli noktalarda totemler buluyoruz. Bu totemler gelecekten kesitler sunuyor. Ölüm totemi, tehlike totemi gibi gruplara ayrılıyorlar. Buna göre dikkatli olmamız gerekiyor zira totemlerde birisinin öleceğini ya da başının derde gireceğini görüyoruz. Totemler ve kelebek etkisi başarılı bir şekilde ilişkilendirilmiş.
Until Dawn'da bir çok QTE (quicktime event) bulunuyor. Bunlarla genel olarak düşmanlarımızdan kaçarken, bir yere tırmanırken ya da makine gibi düzenekleri çalıştırırken karşılaşıyoruz. Bazen gizlilik gerektiren yerlerde gamepadi kıpırdatmadan durmamız isteniyor. Kıpırdarsanız düşmanınız sizi fark ediyor ve yakalanıyorsunuz. Bu da çok hoş düşünülmüş bir özellik. Until Dawn, aksiyon türü oynanışın kısıtlandığı bir yapım. Ancak bu rahatsız etmiyor çünkü QTE'ler çok başarılı bir şekilde uygulanmış
Oyunun sonlarına doğru özellikle Mike karakteriyle silah kullanıyoruz ancak serbest bir kullanımdan bahsedemem. Düşmanımız üzerimize saldırırken belli bir süre veriliyor ve nişan alıp ateş ediyoruz. Bu nişan olma olaylarını da oyunun başında kartopu oynarken öğrenmiştik. Oyunun, eğlenceli bir tatilden nasıl bir kabusa dönüştüğü de böyle küçük detaylarda gizli.
Mike'ın silah kullanmasını gerektiren yaratıklara wendigo deniyor. Aslında tam da canavar sayılmazlar. Zira wendigolar madende mahsur kalan insanların zamanla canavarlaşması ile oluşan yaratıklar. Oyun esnasında topladığımız ipuçları ile bu insanların nasıl wendigoya evrildiklerini görüyoruz.
Mike'ın cesur davranışlarıyla wendigolarla savaşması ve yardım çağırması ile karakterlerimizin bir kısmı kurtulmayı başarıyor. Ancak kimin kurtulacağını oyun içinde alacağımız kararlar belirliyor.
Grafik olarak son derece başarılı olan Until Dawn'ın karakter modellemeleri ve animasyonları övgüyü hak ediyor. Zaten oyundaki karakterler de gerçek film oyuncularından modellenmiş. Filmlerle çok içli dışlıysanız Until Dawn'ı oynarken tanıdık yüzlerle karşılaşmış olacaksınız. Müzik ve ses efektleri de ortamı kusursuzca tamamlıyor. Yani Until Dawn'ı oynarken sinema havasını fazlasıyla alıyorsunuz.
Benim için çok başarılı bir oyun olan Until Dawn, oyun otoritelerinin yaptığı bir çok incelemeden de yüksek puanlar aldı. Ancak ben Until Dawn'ı o kadar çok beğendim ki, soranlara oyunu PlayStation 4'ün klasikleri arasında göstereceğim. PS4 aldırır mı aldırmaz mı o alacak kişiye kalmış ancak PS4'ü olan herkes Until Dawn'ı oynamalı..
Until Dawn İncelediğimiz platform: Playstation 4
Tür: İnteraktif drama, korku Puan: 9.5/10