Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla 29 Temmuz 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan Genelgeyle kamuda açık kaynak kodlu yazılım kullanımının yaygınlaştırılarak bilişim harcamalarından tasarruf edilmesi, üretici bağımlılığının azaltılması ve siber güvenliğin yerlileşmesi ve güçlendirilmesi istenmişti. Bu kapsamda kritik kurumlar haricinde tüm kamu kurum ve kuruluşlarından, yazılım envanterlerinden hangilerini Açık Kaynak Kodlu Yazılım (AKKY) muadilleriyle değiştirebileceklerine yönelik "yol haritası raporu" hazırlamaları ve 9 ay içerisinde Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi'ne iletmeleri istenmişti. Bu süre Nisan 2024'te doluyor.
Kamuda siber güvenlik yazılımlarının yüzde 60'a yakını ABD ve İsrail menşeli şirketler tarafından sağlanıyor. Genelge uyarınca, 2024 ilk çeyreğine kadar şirketlerin yerli yazılım ya da Açık Kaynak Kodlu Yazılım (AKKY) kullanımına geçiş için yol haritası hazırlayarak bunu Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi'ne sunmaları gerekecek.
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bünyesindeki Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM), Savunma Sanayii Başkanlığı ve Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi, siber güvenlikte yerli ürünlerin kullanımının yaygınlaştırılması için harekete geçti. Bu kapsamda, siber güvenlik alanındaki yerli ürün ve üreticiler desteklenirken çeşitli Ar-Ge çalışmaları ile güvenlik açıklarının tespiti, saldırıları önleme ve siber tehditlere karşı direnci artırmaya yönelik de çok sayıda çözüm uygulamaya alındı.
Bundan 10 yıl öncesine kadar kamuda kullanılan yazılımların yaklaşık yüzde 90'ı ABD ve İsrail menşeli ürünlerden oluşurken, gerçekleştirilen projeler neticesinde bu oran yüzde 60'a kadar çekildi. 2018 yılında Savunma Sanayi Başkanlığı öncülüğünde Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlığı yerli ürüne geçti. Bazı yazılımların yerli muadillerinin olmaması bir dönem yabancı yazılım kullanımını mecbur kılarken, şimdi ise Türkiye siber güvenlik yazılımlarında dünyayla yarışır nitelikte ürünler üretti. Son olarak İsrail'in Filistin'e yönelik başlattığı saldırılar Türkiye'de de boykot çağrılarını beraberinde getirirken, bu anlamda en büyük boykotlardan biri siber güvenlik yazılımı sektöründe gerçekleşecek.
ABD ve İsrail menşeli yazılım firmaları Türkiye'deki kamu kurumlarından yıllık milyonlarca dolar siber güvenlik yazılımı lisans bedeli alıyor. Yapılacak yeni düzenlemelerle siber güvenlik yazılımları için de sunucu haricinde ayrı ihaleler düzenlenmesinin sağlanması planlanırken, yerli yazılım firmaları ile aralarında yaklaşık 30 katlık bir maliyet farkı bulunan bu yabancı yazılımların kullanımının tamamen bitirilmesi hedefleniyor.