Tolga Özkan yazdı: Çılgın bir pazar günüydü!

Gazetemizin Formula 1 yazarı Tolga Özkan yazdı...

AKŞAM

2005'te başlamıştı çocukluk hayalimiz Formula 1'in İstanbul'a geliş hikayesi. Raikkonen'in kürsüsüyle başlayan bu hikaye Massa'nın 3 sene üst üste şampiyon olmasıyla devam etti. Manşetler "Bir İstanbul "Massa'lı" diye atıldı gazetelere. 2010 ve 2011'de İngiliz pilotlar silmişti hem kulağımızın pasını. Button ve sonrasında Hamilton kazandı kupayı. Sebastian Vettel, RedBull'la kanatlandığında yıl 2011'di.

O yıldan sonra ayrılmak zorunda kaldık Formula 1'le. Zordu ayrılık ve özlemimiz gün geçtikçe artıyordu. Ve F1 nihayet yıllar sonra yine yağmurlu bir günde gelmişti İstanbul'a. Yağmuru, çamuru, fırtınasıyla geçen yarış yine bol olaylıydı ve o gün Lewis Hamilton Dünya Şampiyonluğunu ilan etti.

Ve geçtiğimiz 3 gün yeniden bir aradaydık F1'le. Heyecansız geçen tek bir yarış bile olmayan İstanbul Park'ta dün de "Sezonun GP'si" olmaya aday bir yarış izledik.

Sıralama turları rekorlarıyla, ıslak zemindeki lastik tercihleriyle, 19. sıradan başlayan Carlos Sainz Jr.'ın yükselişiyle, Hamilton'ın pit duvarı ile yaptığı münakaşasıyla geçen yarışta Valtteri Bottas'ın kusursuz sürüşünü izledik. Önümüzdeki sezon Alfa Romeo'da yarışacak olan Fin pilot giderayak yine şovunu yaptı.

Bottas demişken... Mercedes'in bu sezon pit duvarındaki formsuzluğu pilot tercihine de yansımış. Birçok yarışta kendini kanıtlamayı başaran ve dün de bunu ispatlayan Bottas'ı bırakmak Mercedes için büyük kayıp olacak. F1'in İstanbul'u hiç bırakmaması dileğiyle...

Formula 1 Türkiye Grand Prix'sini Valtteri Bottas kazandı