Spor, dünyada silah veya ilaç ticaret hacimleri ile boy ölçüşür boyuta ulaştı. Yüksek gelir, avukatların da Spor Hukukuna ilgisini her geçen gün artırıyor.
Spor Hukuku ve Spor Hukukçusu, son yıllarda çokça duyulan ve gündeme gelen kavramlar. Ülkemizde ilk eğitim çalışması ancak 2005'te Türkiye'nin ilk ve o zaman tek CAS hakemi olan Av. Kısmet Erkiner'in Kadir Has Üniversitesindeki çalışması ile hayat bulabildi. Spor hukukunun ülkemizde bu kadar geç gelişmesinin iki sebebi var. 1-Bu alanda çalışan ve sayıları çok az olan avukat ve hukukçuların bunu genele yayma noktasında isteksiz olması. 2-Özellikle ceza hukuku ve idare hukuk çevrelerinin Spor Hukuku'nun kendi alanları içinde olduğunu dile getirip, ayrı bir dal olarak kabul etmeme noktasındaki tavırları. 3 Temmuz'un olumlu bir yanından bahsetmek gerekirse, Spor Hukuku'nun tartışılmasına son vermiş olması sayılabilir.
DEVLET SPORA KARIŞAMAZ
Sporun hukuku başka devletlerin hukuku başkadır. Spor hem yerel hem de uluslararası aşamada kendi yargı ve üst yargı organlarına sahip. Spor bu yargı organları dışından müdahaleyi ısrarla reddetmekte ve uzak durmakta. Sion, bu kuralın dışına çıkmaya çalışarak İsviçre yerel mahkemelerinden tedbir kararı aldı. Ancak FIFA'nın ihraç tehdidi karşısında Sion tüm taleplerinden vazgeçerek eksi 36 puan cezaya razı oldu.
Futbol özelinde sporun ayrı bir hukuka sahip olmasının iki temel gerekçesi var: Bunlar; sporun gereksinimini karşılayacak hıza devlet yargısının asla erişememesi ve sporun gereken finansmanı yapabilecek maddi güce sahip olmasıdır. Sporun şu an dünyada geldiği maddi boyut, silah veya ilaç ticaret hacimleri ile boy ölçüşür halde. Bu açıdan çıkan ihtilaflar da büyük maddi değere sahip olmakta.
YORUMCULAR YETMİYOR
Hem çıkan ihtilafların halli hem de sporda temsil edilme ile sağlanabilecek yoğun çalışma ortamı ve yüksek gelir, avukatların da Spor Hukukuna ilgisini her geçen gün artırmakta. Ortaya çıkan çoğu problemde eski sporcu veya hakemlerin açıklamaları artık yeterli olmamakta. Nitekim bir oyuncunun oyundan ihracı bazen yaptığı fiiller nedeni ile haftalarca konuşulabilmekte. Bu olaylar açıklanırken sadece oyun tecrübesi yeterli olmamakta, TFF talimat ve yönergeleri ile kurullarının önceki kararları da masaya yatırılma gereksinimi duyulmaktadır. Uluslararası boyutta hukuk, çok daha ön plana çıkmakta.
Spor Hukukunun gündemde olması; bu alanda çalışanlar ve medyanın tavır değişikliğinin değil sporun geldiği boyut ve ihtiyaçları nedeni ile doğal bir sürecin sonucudur.